Malik Tahirler. Futbol hayatında da o kadar güçlü bir karakterdi ki 30 Ekim'deki İzmir Depremi sonrası da göçük altından sağ çıkmayı başardı. Karşıyaka altyapısından takım arkadaşı, en önemli dostlarından biri Kaf Kaf'ın sol beki Onur Kıntaş'ın sözleri bunlar. Karşıyaka altyapısında birlikte yıllarca oynadıktan sonra, profesyonel olunca yollarımız ayrıldı. Ama gönüllerimiz hiç ayrılmadı diyor Onur. Daha iki hafta öncesine kadar birliktelermiş. Hayatı futboldu diyor ve Malik'i anlatmaya başlıyor Onur şu dizelerle: "Çapraz bağları koptu. Bir sürü sakatlık yaşadı ama hiç pes etmedi. Mücadeleyi bırakmadı. Altyapısından çıktığı Karşıyaka formasını A takım seviyesinde giymekti en büyük hayali. O mücadeleci yapısını şimdi, Tepecik Hastanesi'nde sürdürüyor. Doktorlar, başka biri olsa çoktan hayatını kaybederdi diyor. Ama bilmiyorlar ki hayatı hep savaşmakla, mücadeleyle geçti. Hayati iç organlarının cevap vermesi bekleniyormuş. Sık sık kan veriyorlarmış. Vücudunda, kırıklar, ezilmeler varmış. Ama bizim tanıdığımız Malik, nerelerden döndü geldi. Yine hayata dört elle sarılacak. Bilinci açıkmış, ara ara gözlerini açıyormuş. Neredeyim? Beni görmeye kimler geldi diyormuş? Sonra tekrar uyutuyorlarmış. Depremden sonra 6 saat onu apartmanının önünde bekledim. Hayat mücadelesini kazanmak için ilk adımı attı. Aramıza dönecektir hatta o çok sevdiği Karşıyaka formasını da giyecektir. Şu an tek yapacağımız şey dua etmek. Dua edelim ve Malik aramıza dönsün." Bölgesel Amatör Lig'in aranan futbolcularından biriydi Malik. Yeşilova formasıyla çok maçını izlemişimdir. Sol ayağıyla sağ kanattan içeri kat ederek, Gareth Bale etkisi yapardı sahada. Umarım sağlığına kavuşur. Ve hayallerini gerçekleştirir.

***

Karşıyaka demişken, yeşil kırmızılıların harika giden performansından da bahsedelim. 4 günde oynadığı 2 karşılaşmada 4 puan çıkaran Kaf Kaf, liderliği averajla maptırsa da namağlup zirve yarışını sürdürdü. İçeride Cizre karşısında ilk yarı adım atacak gücü olmayan KSK, ikinci yarı Soner Hoca'dan soyunma odasında nasıl bir ikaz aldıysa, 45 dakikada 5 gol atarak galibiyeti cebine koydu. Çatalca beraberliğinin de şu yandan önemi vardı. Üst lige çıkmak istiyorsan, hedefin varsa kötü oynarken de kazanacaksın, berabere kalacaksın. Moral bozucu depremi yaşadıktan sonra, İstanbul deplasmanında ilk dakikalarda penaltı kaçırıp, iki gol ayağının formsuz olduğu maçta Cenk'in golüyle alınan 1 puan galibiyetten daha önemlidir. Bu 1-2 puanları geçtiğimiz yıllarda takımlarımız son haftalarda çok aradı. Daha en son Altay, kıl payıyla Play Off'u kaçırmamış mıydı? Bir de Kaf Kaf'ta filizlenen esktra yetenekli bir oyuncudan bahsedelim; Özkan Duman. Doğukan İnci'yi, Namık Barış'ı hepimiz artık az çok biliyoruz ancak henüz 24 Eylül'de profesyonel olan 200 doğumlu bu çocuktan herkes çok bahsedecek. Ayaklarına müthiş hakimiyeti, özgüveni, son vuruşlardaki becerisiyle yeni bir 10 numara doğuyor Karşıyaka'da. 2018 yılında Gençlerbirliği'nden özkaynağa kazandırılan Özkan, Doğukan sonrası Kaf Kaf'ın yeni yıldızı olmaya aday gözüküyor. Cizre maçında oyuna sonradan dahil olup attığı gol klasını gösterir nitelikteydi. Doğukan'ın ara pası sonrası önü boş olan her genç futbolcu kaleyi görür görmek şutu atar. Ancak Özkan, kalecinin dibine kadar topu sürdü ve sol ayağıyla temiz bir plase yapıp topu ağlarla buluşturdu. Bazen en ufak hareket bile futbolcunun kalitesini, önünün açık olduğunu gösterir. Doğuştan yeteneğini, çalışkanlığı ile birleştirirse Karşıyaka, Türk futboluna yeni bir yetenek kazandırabilir.