Osmanlı geleneği padişah kafası, din bağlantısı, Anadolu insanının yufka yürekliliği, Türkiye’de insanları 'itaatkar insan' durumuna getirmiştir.

***

Öyle ki ‘itaatkar insan’ durumu giderek 'köleler' üretmeye başlamıştır. 'Aman sus', 'sesini çıkarma’, 'işini kaybedersin’, 'aç kalırsın', 'hapislere düşersin sen mi kaldın toplumu düzeltecek’, 'sen anlamazsın', 'başın belaya girer' gibi daha üretilebilecek bir dolu örnekle öğrencisi, öğretmeni, işçisi, memuru, yazarı, çizeri, bilimcisi, gazetecisi susturularak ‘itaatkar’ duruma, bir sonraki aşamada da ‘köle’ durumuna getirilmek istenmektedir.

***

Değil köleliği kabul etmek, 'itaat' bile etmeyenler işsiz bırakılacak, sürgünler yaşayacak, mahpuslarda çürütülecek, 'asmayalım da besleyelim mi' denilerek sehpalara gönderilecektir.
'İtaatkar' ve 'köle' yaratmak isteyenlere 'Bir gazetecinin ölüm notları'nda Aykut Poturoğlu en güzel yanıtı vermiştir; 'Ölüm son söz değil, yorgunluk gidermektir belki sadece...'

***

Yaşamın her alanında işçisi, memuru, öğretmeni, öğrencisi, aydını, gazetecisi, yiğitçe, korkusuzca halkının ve sınıfının çıkarları doğrultusunda uğraş verenler için ölüm sadece hasbahçedir.
Ölümü hasbahçe belleyenler de düşmanları ve saldırıları arttıkça güç kazanırlar.

***

Rolland'a göre; güç, düşman saldırısı arttıkça artar.
Sırtı yere gelen adam ayağa kalktı mı artık tek bir insan olmaktan çıkmış kahramanlık senfonisinin harekete geçen ordusu olmuştur.

***

Kahramanlık senfonisinin harekete geçen ordusunun sözcülüğünü üstlenen namuslu basın ‘ucuz habercilik’, 'kolay yazarlık', 'lotaryacılık', 'bezirganlık', 'yalakalık', 'onursuzluk' anlayışından uzak, emekçi halkın, toplumun, ülkenin, vatanın çıkarları doğrultusunda kavgasını sürdürürken Hüseyin Avni Dede'nin şu dizeleri unutulmaz; 'Hiçbir zaman hepimiz mangal yürek/hepimiz kağıt kalem/yazacağım, yazacağız/yazacağız uzun zaman.'

***

‘Kafa tutanlar’da “Türkiye’de kaç gazeteci var” sormuş, “Türkiye’de kaç meslek sahibi varsa o kadar gazeteci var” demiştik.
Bize göre ilk ve tek mesleği gazetecilik olan ve ‘palto değil kafa tutanlar’, beynini ve yüreğini gazeteciliğe adayanlar önemliydi.
Bu anlayış dışında kalanlara da Rıfat Ilgaz ile seslenmiştik;
'Benden geçti mi demek istiyorsun/Aç iki kolunu iki yana/korkuluk ol'

***

‘İtaatkar olmamak’, 'köle olmamak' günüdür yaşanılan günler.
Cumhuriyet için, demokrasi için, laiklik için, parlamenter sistem için, insan hakları için, özgürlük için Mustafa Kemâl Atatürk için gün pes etmeme günüdür.

***

İnönü Alpat’ın dizeleri ile gün 'yitik bir ülkeyi korumaya değil/yeniden kurulacak bir ülkeyi aşkla örmeye benzer/devrimci olmak’ günleridir...