Bir okurumuz soruyor: “Devlet memurluğundan emekli olduktan sonra bir işyerinde 6 yıldır çalışıyorum. İşveren işlerini daraltma gerekçesi ile beni de işten çıkarma kararı aldı. Ne var ki işveren emekli olurken ikramiye aldığımı ileri sürerek herhangi bir tazminat ödemeyeceğini söylüyor. Ancak ben hem ihbar ve hem de kıdem tazminatı hakkım olduğunu biliyorum. Tazminatsız işten çıkarılırsam ne yapayım?”
Okurumuz Emekli Sandığı'na tabi devlet memuru olarak çalışmakta iken emekli olduktan sonra özel sektöre ait bir işyerinde iş sözleşmesi ile işçi olarak çalışmaya başlayıp ilgili mevzuat gereğince çalışma süresi boyunca sosyal güvenlik destek primi ödeyerek çalışmakta iken işverence iş sözleşmesi feshedilerek işten çıkarılmıştır.
Öncelikle şu hususun bilinmesi gerekmektedir: Okurumuz bir iş sözleşmesine dayanarak 4857 sayılı İş Yasası’na tabi işçi olarak çalıştığından İş Yasası’nın sağladığı bütün haklardan yararlanması gerekmektedir.
Diğer yandan işten işverence haklı bir nedeni olmaksızın, yani kıdem ve ihbar tazminatı almasını gerektirmeyen bir gerekçe ile işten çıkarıldığı için 4857 sayılı İş Yasası’nın 17. maddesi gereğince, sosyal yardım ve yan ödemeleri de dâhil tazminata esas giydirilmiş ücreti üzerinden 56 günlük ücreti tutarında ihbar tazminatı ile 1475 sayılı (eski) İş Yasası’nın yürürlükte bırakılan kıdem tazminatı ile ilgili 14. maddesi gereğince, yine tazminata esas ücreti üzerinden her yıl için 30 gün esasına göre 6 yıllık kıdem tazminatı alması, ayrıca işyerinde çalışmaya başladığı ve işten ayrıldığı tarihte 50 yaşın üzerinde olması nedeniyle İş Yasası’nın 53. maddesi gereğince 6 yıllık hizmeti karşılığı her yıl için 20 gün üzerinden kullandırılıp ücreti ödenmesi gereken izinlerinden kullanmadığı ve ücretini almadığı izni varsa bunların ücretinin de son ücreti üzerinden ödenmesi gerekmektedir.
Okurumuzun kıdem ve ihbar tazminatı ile kullanmadığı izinlerinin ücretinin ödenmemesi halinde iş mahkemesinde dava açması gerekecektir.

***

Bir diğer okurumuz “5 yıldır çalıştığım işyerinde ücretlerim bu yıla kadar düzenli şekilde ödenmekte iken 2017 yılı Ocak ayından beri hem zamanında ödenmiyor, hem de parça parça ödeniyor. Buna bağlı olarak benim de ödemelerim aksamaya ve geçim sıkıntısı çekmeye başladım. Acaba ücretim zamanında ödenmediği için işten ayrılsam kıdem tazminatım ile kullanmadığım 2 yıllık iznimin ücretini alabilir miyim?”
4857 sayılı İş Yasası’nın 32. maddesi gereğince ücret en geç ayda bir ödenir. İş sözleşmeleri veya toplu iş sözleşmeleri ile ödeme süresi bir haftaya kadar indirilebilir. Başka bir deyişle hak edilen ücret, ülkemizdeki uygulamaya göre en geç giren ayın ilk haftasında ödenir. Ayrıca iş ya da toplu iş sözleşmesinde özel bir düzenlemeyle ödemenin haftalık ücret şeklinde yapılabileceği de kararlaştırılabilir.
Öte yandan İş Yasası’nın 24/II-e maddesinde işçiye işveren tarafından ücreti kanun hükümleri veya sözleşme şartlarına uygun olarak hesap edilmez veya ödenmezse iş sözleşmesini haklı nedenle feshetme hakkı verilmiş olup, okurumuza ücretleri son aylarda en geç giren ayın ilk haftasında ödenmesi gerekirken ödenmediğinden okurumuz iş sözleşmesini haklı nedenle feshedebilir. Bu durumda da kıdem tazminatı ile kullanmadığı 2 yıllık izin ücretinin de ödenmesi gerekir.
Okurumuza şu hususu da hatırlatalım: İş sözleşmesini feshettiğine ilişkin bildirimi noter kanalı ya da acele posta ile gönderdiğinde kıdem tazminatının ödenmemesi halinde faizin başlangıcı buna göre başlatılacaktır.