Mustafa Kemal "Ordu Müfettişi" göreviyle Kurtuluş Savaşı'na giderken gemiye bindiği yer; İstanbul'da Sarayburnu'dur.
Tarih; 16 Mayıs 1919'dur!..
Büyük Nutuk”ta, “1919 yılı Mayısı'nın 19’uncu günü Samsun’a çıktım” diye söze başlamış ve 16 Mayıs’ta İstanbul’da Bandırma vapuruna bindikten sonra Kız Kulesi açıklarında aranmasını takiben düşman zırhlıları arasından geçmiş, güvertedekilere; “Biz Anadolu’ya ne silah ne cephane götürüyoruz; biz ideal ve iman götürüyoruz”
ünlü cümlesini de o sırada sarf etmiştir Mustafa Kemal!..
19 Mayıs da Mustafa Kemal'in "doğduğu gündür!"

***

"Sarayburnu'na bir Atatürk heykeli dikilmesi" düşüncesi de dönemin Belediye Başkanı Emin Erkul'dan gelmiştir.
Belediye Meclisi de desteklemiştir bu fikri.
Heykelin yapımı için, Avusturyalı heykeltıraş Heinrich Krippelvile temasa geçilmiştir.
(13 yıl Türkiye'de kalan Krippel, Ankara'daki Zafer Anıtı, Samsun'daki Onur Anıtı ve Konya'daki Atatürk Anıtı'na da imzasını atmıştır.
Sanatçı, Mustafa Kemal hayranıdır da!)
Hemen öneriyi -tereddütsüz- kabul etmiştir…
Heykel, sanatçının Viyana’daki atölyesinde yapılmış,Türkiye’ye getirilip ve sanatçının denetiminde yerine oturtulmuşur.
25 Ağustos 1925 tarihinde yapımına başlanan anıt, 90 yıl önce bir Ekim günü büyük bir törenle açılmıştır.
Ahali, kurtarıcısının ilk heykeline büyük ilgi göstermiştir, neredeyse her gün ziyarete gelmiştir…

***

Heykel, mermer kaide ve bronz heykel olmak üzere iki kısımdan oluşmaktadır.
Kaidenin üç cephesine bronz madalyon şeklinde yazıtlar monte edilmiştir. (Ne yazık ki vandallar sayesinde bunların hiçbirisi mevcut değildir bugün)
Sarayburnu Atatürk Heykeli, dönem içinde Atatürk’ün "devlet adamı" olarak betimlendiği az sayıdaki örneklerden birisidir.
Atatürk’ün sol eli beline dayalı, sağ elini yumruk biçiminde sıkarak aşağıya doğru uzatmış, başı dik, kaşları hafif çatık, gözleri hafif kısıktır; dinamik duruşuyla kararlı bir ifade içinde görülmektedir.
Heykel, bazı çevrelerce "Osmanlı'ya kafa tutuş" olarak da iddia edilir…

xxx

Mustafa Kemal Atatürk, çok duygulanmıştır gösterilen vefadan.
Genç Cumhuriyet, ülkede ilk kez Kurucu Önder'in heykelini dikmiştir neticede!
Gazi Paşa, heykelin açılışından sonra belediye yetkililerine gönderdiği telgrafta şunları yazmıştır:
"Muhterem İstanbul Halkı'nın ilk defa heykelimi dikmek suretiyle gösterdiği yüksek kadirşinaslıktan ve resm-i küşat münasebetiyle hakkımda izhar buyurulan necip hissiyattan dolayı samimi teşekkürlerimi arz ederim.
Sözün bundan sonrası heykeltıraşlarındır."

***

Eyy günümüzde 1923 Cumhuriyeti'ne, Mustafa Kemal Atatürk ve yol arkadaşlarına saldıranlar, itibarsızlaştırmak isteyenler!..
Vefayı çok görenler!
78 yıl önce yitirdiğimiz Gazi Paşa; iğrenç iftira, yalan, hakaretlerle hala her gece yeniden öldürülmek isteniyor ise de;
O'nun fikirleri çok canlıdır,
O yüreklerimizdedir!
Bir Özdemir Asaf dizeleri ile seslenelim sizlere;
Bunca vefasızlıktan sonra, bazılarının ederi kalmadı artık gönlümde/Kaça deseler hiçe sayarım!”