Yaz aylarının gelişiyle birlikte tatil planları da yavaş yavaş şekillenmeye başlarken, artan fiyatlar ve hayat pahalılığı, birçok kişi için tatil hayalini adeta bir lükse dönüştürmüş durumda. Türkiye'nin cennet köşelerindeki popüler tatil beldelerinde yer alan otellerde konaklamak, artık orta gelirli bir aile için bile bütçeyi zorlayan bir kalem haline geldi. Bu durum, daha uygun maliyetli ve doğayla baş başa bir tatil alternatifi olarak görülen kamp yapma fikrini ön plana çıkarıyordu. Ancak, son yıllarda yaşanan ekonomik dalgalanmalar ve enflasyonist baskı, kamp alanlarındaki fiyatları da olumsuz etkileyerek, bu mütevazı tatil seçeneğini bile ulaşılması zor bir hale getirdi. Özellikle Güneybatı sahillerindeki popüler bir kamping alanının son 5 yıllık Temmuz ayı fiyatlarındaki değişim, kamp yapmanın maliyetinin ne denli arttığını ve birkaç yıl önceki otel fiyatlarına yaklaştığını acı bir şekilde gözler önüne seriyor.
Son 5 yılda yüzde 2500'ü aşan şok artış: Çadır kurmak ateş pahası
Doğaseverlerin, daha özgür ve nispeten daha ekonomik bir tatil alternatifi olarak gördüğü çadır kamplarına olan ilgi, özellikle pandemi sonrasında artan karavan merakıyla birlikte daha da yoğunlaşmıştı. Ancak, "uygun maliyet" kavramı, kamp alanlarındaki fiyat artışlarıyla birlikte adeta anlamını yitirmiş durumda.
Güneybatı sahillerinde yer alan ve örnek olarak incelenen bir kamping alanının 2021-2025 yılları arasındaki Temmuz ayı fiyatlarına bakıldığında, yaşanan artışın boyutu net bir şekilde görülüyor:
-
2021 Yılı: Temmuz ayında gecelik karavan yer ücreti, karavanda kalan kişi başı ücreti ve çadırda kalan kişi başı ücretlerinin her biri 60 TL iken, çadır yer ücreti ise gecelik 40 TL olarak belirlenmişti.
-
2022 Yılı: Fiyatlar, yine Temmuz ayı için bir önceki yıla göre yaklaşık yüzde 40 seviyesinde bir artış göstererek, kişi başı ücretler 85 TL'ye, çadır yer ücreti ise 55 TL'ye yükselmişti.
-
2023 Yılı: Bu yılda fiyat artışları daha da hızlanarak yüzde 130 gibi dikkat çekici bir orana ulaştı. Karavan, karavandaki kişiler ve çadırdaki kişiler için ödenen ücretler 195,5 TL'ye çıkarken, çadır yeri için ödenen ücret ise 126,5 TL olmuştu.
-
2024 Yılı: Fiyat artış oranı ortalama yüzde 165 gibi rekor bir seviyeye ulaşmıştı.
-
2025 Yılı: Artış hızı bir önceki yıla göre bir miktar yavaşlasa da, yüzde 225 gibi yine çok yüksek bir oranda seyrediyor.
Bu yaz Temmuz ayında aynı kamping alanında kamp yapmak isteyen bir karavan sahibi, 2021 yılında 60 TL olan karavan yer ücreti ve karavanda kalan kişi başı ücret için artık gecelik tam 1600 TL ödemek zorunda kalacak. Çadırda kalmayı tercih eden bir kişi de yine gecelik aynı ücreti (1600 TL) ödeyecek. Çadır yer ücreti ise 2021 yılında sadece 40 TL iken, 2025 yılında 1250 TL'ye fırlamış durumda. Bu rakamlar, kamp ücretlerinin son 5 yılda ortalama yüzde 2681 gibi akılalmaz bir oranda arttığını gösteriyor. Bu durum, "uygun maliyetli tatil" kavramını kampçılar için bile sorgulanır hale getiriyor.
Asgari ücretlinin kamp tatili hayal oluyor: Tatil süresi 5 güne düştü
Kamp alanlarındaki bu fahiş fiyat artışları, en çok dar gelirli ve asgari ücretli vatandaşları etkiliyor. Asgari ücretli bir bireyin veya ailenin, kendi karavanı ya da çadırı olsa dahi, bir kamping alanında tatil yapabileceği süre, son 5 yılda dramatik bir şekilde kısalmış durumda.
Yapılan hesaplamalara göre, karavan ile iki kişinin Temmuz ayında yapabileceği tatil süresi:
-
2021 yılında 16 gün iken,
-
2022 yılında 22 güne çıkmış (fiyat artış hızının asgari ücret artış hızının altında kalması nedeniyle),
-
2023 yılında 19 güne düşmüş,
-
2024 yılında 11 güne gerilemiş,
-
2025 yılında ise sadece 5 güne kadar düşmüş durumda.
Çadırda kalmayı tercih eden iki kişilik bir ailenin Temmuz ayında yapabileceği tatil süreleri de benzer bir seyir izliyor:
-
2021 yılında 18 gün,
-
2022 yılında 24 gün,
-
2023 yılında 22 gün,
-
2024 yılında 12 gün,
-
2025 yılında ise yine sadece 5 gün.
Bu rakamlar, asgari ücretli bir ailenin kamp tatili yapabilme imkanının her geçen yıl daha da kısıtlandığını ve tatil hayallerinin suya düştüğünü acı bir şekilde ortaya koyuyor. Bir zamanlar en ekonomik tatil seçeneği olarak görülen kampçılık, artık birçok kişi için ulaşılmaz bir lüks haline gelmiş durumda.
Çadır fiyatları ne durumda? Kamp kurmak isteyenler ne kadar harcıyor?
Kamp alanlarındaki ücret artışları kadar olmasa da, çadır fiyatlarında da son yıllarda önemli bir yükseliş yaşandığı gözlemleniyor. Ancak, çadır fiyatlarındaki artış, kamping ücretlerindeki astronomik artışın gerisinde kalıyor.
2021 yılında zincir marketlerden 239 TL gibi uygun bir fiyata satın alınabilen iki kişilik standart bir çadırın fiyatı, son 5 yılda yaklaşık yüzde 850 seviyesinde bir artış göstermiş. Çadır fiyatlarındaki en yüksek artış ise 2024 yılında yaşanmış.
-
2022 yılında yüzde 25'lik bir artışla çadır fiyatı 299 TL'ye çıkarken,
-
2023 yılında bu rakam 499 TL'ye yükselmiş.
-
2024 yılına gelindiğinde ise çadır fiyatlarındaki artış oranı yüzde 160'ı bularak, aynı çadırın fiyatı 1.299 TL'ye ulaşmış.
-
2025 yılında artış hızı yüzde 77 ile bir miktar yavaşlasa da, çadır fiyatı 2.299 TL seviyesine çıkmış durumda.
Bu durum, çadırı satın alabilenlerin bile artık kamping alanlarında konaklamakta zorlandığı acı bir gerçeği ortaya koyuyor. Yani, temel kamp malzemelerinden biri olan çadırın maliyeti bir nebze karşılanabilir olsa da, asıl büyük yük kamping alanlarının gecelik konaklama ücretlerinde kendini gösteriyor. Bu durum, doğayla baş başa kalmak isteyen ancak kısıtlı bir bütçeye sahip olan tatilcileri alternatif ve daha da zorlu çözümler aramaya itiyor.
Artan fiyatların nedenleri ve alternatif tatil arayışları
Kamp alanlarındaki bu fahiş fiyat artışlarının ardında yatan birçok neden bulunuyor. Genel enflasyonist ortam, artan işletme maliyetleri (personel, enerji, bakım vb.), kamping alanlarının bulunduğu bölgelerdeki arazi değerlerinin yükselmesi, artan talep ve bazı işletmelerin fırsatçılık yapması gibi faktörler, fiyatların bu denli yükselmesinde etkili oluyor.
Bu durum karşısında, tatilciler daha uygun maliyetli alternatifler aramaya yöneliyor. Ücretsiz kamp alanları, milli parklar veya daha az bilinen, tesis imkanı kısıtlı olan bölgeler tercih ediliyor. Ancak bu tür alanlarda da güvenlik, temizlik ve altyapı gibi sorunlar yaşanabiliyor. Sonuç olarak, bir zamanlar herkesin ulaşabileceği bir tatil seçeneği olan kampçılık, artan maliyetler nedeniyle giderek daha kısıtlı bir kesime hitap eder hale geliyor. Bu durum, hem doğa turizminin geleceği hem de insanların dinlenme ve yenilenme hakkı açısından endişe verici bir tablo çiziyor.