Sözün orjinali Victor Hügo'ya attir.
Sefiller romanında geçer.
Biz de ise İsmet İnönü söyledi diye bilinir.
Nedir o anlamlı tümce?
“Namuslular da namuzsuzlar kadar cesur olmalı...”
***
Hayatın her alanında geçerlidir.
Çünkü çok görünür bu namuzsuzlar.
Aslında hiç de çok değiller.
Sadece ar damarları çatlamıştır.
***
Aslında bu sözün tamamlayıcısını Bertrand Russell söylemiştir.
“Dünyanın sorunu, akıllılar hep kuşku içindeyken, aptalların küstahça kendilerinden emin olmalarıdır...”
Bu kadar da basittir.
Bu kadar da mide bulandırırlar.
***
Sahipleri kadar kendilerinin de ahlaki değeri yoktur.
Kazanmaktır tek amaçları.
Ve bu uğurda inandıkları tek değerleri yoktur.
Kimi zaman solcudurlar, kimi zaman partili.
Sizi susturmak için kimi zaman [email protected], kimi zaman da [email protected] adresini kullanırlar.
Aslında tek kişidirler.
Kendilerine ayrılmış otel odasından, karakterlerine uygun kelimelerle, kendileri gibi olmayan herkesi aşağılamaya, karalamaya çalışırlar.
Karanlıktadırlar.
Aydınlığa çıkabilecek kadar yüzleri bile yoktur.
***
Hayat hikayelerine baksanız hep bir eziklik, aşağılık duygusuyla yetişmişlerdir.
O yüzden de tıpkı sahipleri gibi omurga yerine ince sazdan yapılmış kıvrak tiplerdir.
Bedelini ödeyen herkese uşaklık yapma özellikleri sahiplerinden gelir.
Onlar da kıvraktır...
***
Birbirini bulan tencere ve kapak örneğindeki gibi, kimi zaman abi, kimi zaman abladırlar.
Oysa cinsiyetleri bile yoktur.
Zamanın ruhu diye aşağıdan alır, ama sıkıştıklarında önce sahiplerini ısırırlar.
Dişlerinden sızan kan değil, içlerindeki irindir.
***
İşte tam da bu yüzden “Namuslular da namuzsuzlar kadar cesur olmalıdır...”
Vicdanlarını, akıllarını, ruhlarını kiraladıkları yetmezmiş gibi, en çok yaptıkları çamur atmaktır.
Korkmayın o yüzden.
Çok değiller, hiç çok olmadılar...
***
Rant uğruna pazarlamayacakları şehir, kasaba, mahalle yoktur.
Muhalif gibi görünüp, iktidarın kuyruk yalayıcısıdırlar.
Çok değiller ama.
Hiç de çok değiller.
Korkmayın o yüzden, yılmayın.
Ez kaldı, iplikleri pazara çıkacaktır...