Röportaj / Levent Arıöz

Spor yapmak, insanı sağlıklı ve zinde tutmanın yanında hayata bağlayan ve pozitif anlamda değiştiren çok değerli bir uğraş. İzmir'de yaşayan işitme engelli 23 yaşındaki İlayda Alkan için de aynı durum sonuna kadar geçerli. 9 yaşında zatüree geçiren ve ateşli hastalık sonucu iki kulağında işitme kaybı meydana gelen İlayda, voleybolla tanışana kadar adeta hayata küsmüş bir bireydi. Dışarı çıkmak istemeyen, sosyalleşmeyen genç sporcunun kaderi 12 yaşında iken değişti. Kendisi de voleybolcu olan ablasının yönlendirmesi ile parkelere adımını atan genç sporcunun milli takımla yaşadığı dünya şampiyonluğu ve kulüpte yakaladığı başarılarla özgüveni arttı. Dışa dönük, hayatı seven bir insan oldu. 3 sezondur normal bireylerden oluşan Göztepe'nin 1. Lig'de mücadele eden kadın voleybol takımında oynayan İlayda Alkan, spora başlama hikayesini şu sözlerle anlattı:

BOYUNUN UZUNLUĞU DİKKAT ÇEKTİ

"Voleybolla sporcu olan ablamın sayesinde tanıştım. Ablam Nazlı Alkan, Ankara'da Türkiye Şampiyonası'nda yer alırken, ben de onu izlemeye gitmiştim. Boyumun uzunluğundan dolayı dikkat çektim. Önce Galatasaray beni istedi ancak ailem şehir dışında olduğu için teklife sıcak bakmadı. Sonrasında ablamın oynadığı kulüp olan Arkas devreye girdi ve 12 yaşında parkelere adım attım. Yıldız takımında başladım. 2 sene sonra Arkas'ın A takımında görev aldım ve 7 sene oynadım. Sonrasında talihsiz bir ön çapraz bağı sakatlığı yaşadım. 1 sene tedavi görüp Altınoluk'a transfer oldum. Ardından ablamla tekrar yollarımız kesişti ve 3 senedir Göztepe formasıyla mücadele ediyorum."

İtalya'yı evinde yenip dünya şampiyonu oldu

Ekim ayında unutulmaz bir dünya şampiyonluğu yaşadıklarını  kaydeden İlayda Alkan, "Ay yıldızlı formayı ilk olarak 2017 yılında Samsun'da düzenlenen işitme engelliler olimpiyatlarında giymiştim. Bu sene İtalya'da yapılan dünya şampiyonasına katıldık. 1. olacağımızı pek tahmin etmiyordum ancak takıma yeni oyuncularımız geldi ve iyi bir uyum yakaladık ve Finalde İtalya'yı kendi evinde mağlup edip voleybolda dünyanın en büyüğü olduk" dedi.

Lisede büyük zorluk yaşadı

Eğitim hayatında zorluklar yaşadığını dile getiren genç sporcu, "Liseyi 1. sınıfta terk etmek zorunda kaldım. Normal bireylerin olduğu bir liseye gidiyordum. Duymadığım için sınıf arkadaşlarım tarafından üzücü tepkilerle karşılaştım. Bir gün eve geldim ve okulu bırakmak istediğimi söyledim, neden bu kararı verdiğimin açıklamasını yaptım. Ailem de o zaman açıktan okursun dedi ve bu şekilde liseyi bitirdim. Şimdi üniversite hedefim var. Engelli kontenjanından dünya şampiyonu olduğumuzdan dolayı Beden Eğitimi Spor Yüksek Okulu'na direkt giriş yaparak lisans eğitimime başlamak amacındayım" diye konuştu.

Eda Erdem'i örnek alıyor

Ülke olarak kadın voleybolunda çok başarılı olduklarını ve önemli sporculara sahip olduklarını söyleyen İlayda, "Önümde değerli örnekler var. İdolüm Fenerbahçe ve milli takımın başarılı sporcusu Eda Erdem. Orta oyuncuyum ve onunla aynı mevkiide oynuyoruz. Her anlamda kaliteli bir sporcu" cümlelerini kullandı. Neredeyse yılın 12 ayı voleybolla iç içe olduğunu sözlerine ekleyen genç sporcu, "İşitme engelliler voleybol ligi de var. Göztepe'nin sezonu bitince yazın Kocaeli Gölcük'te İşitme Engelliler voleybol takımında oynuyorum. Hayatımın tamamı sporla geçiyor" ifadelerini kullandı.

Yüksek sesle televizyon izlemesiyle farkedildi

Yüksek sesle televizyon izlemesinin annesi tarafından farkedilmesinin ardından rahatsızlığının ortaya çıktığının altını çizen başarılı voleybolcu, "9 yaşında zatürre geçirip ateşli hastalık yaşamamdan dolayı işitme kaybı yaşamışım. İşitme cihazı bana çok yardımcı oluyor. Tam net olmasa da insanlarla iletişim kurabiliyorum. Dudak okuyorum. Bu şekilde normal bireylerden hiç bir farkım olmadığını düşünüyorum. Ailem ve spor sayesinde hayata dört elle sarıldım" şeklinde konuştu.

Göztepe'de dudak okuyarak anlaşıyor

"Göztepe'de saha içinde arkadaşlarımla dudak okuyorak anlaşıyorum" diyen dünya şampiyonu sporcu, "İşitme cihazımı kulağıma takıyorum ancak salonda taraftar olduğu için sesler karışabiliyor. Bire bir göz temasıyla dudak okuyarak iletişime geçiyoruz. Ayrıca orta oyuncu olmam avantaj ve pasörle iletişim kurmam yeterli olabiliyor çoğu zaman. Milli takımda ise hiç duymayan sporcular  var. Parkeye ayağımızı vurarak, dokunarak ve el işaretleriyle anlaşıyoruz. Ben konuşabildiğim için, hem dudak okuyorum hem de el işaretleriyle arkadaşlarımı yönlendirebiliyorum" dedi.

İzmir'de 2 işitme engelli voleybolcu daha var

İzmir'de kendisi gibi 2 tane daha işitme engelli sporcu olduğunu belirten İlayda Alkan, " Tuğçe Çakmak,  2. Lig'de mücadele eden İzmirspor'da görev alıyor. Gamze Çokgenç ise şu an boşta ancak kulüp arayışları var. En büyük hayallerimden biri işitme engelliler takımı kurmak. Benim gibi olan, benden daha az duyan ya da işitmeyen gençlere bildiğim ne varsa anlatmak istiyorum. Sporculuğumun sonunda böyle bir projeyle sesini duyuramayanlara destek olmayı planlıyorum" diye konuştu.

Takım Menajeri Durmuş: İlayda hiç pes etmiyor

Göztepe Kadın Voleybol Takımının menajeri İrem Su Durmuş, İlayda'nın pes etmeyen bir karakteri olmasının en önemli özelliği olduğunu söyledi. Durmuş, "Ekim ayında Milli takım maratonu biter bitmez Göztepe'de idmanlarına başladı. İlayda'nın diğer sporculardan farkı çok çalışması. Maç içinde skor ne olursa olsun vazgeçmeyen bir yapısı olması. Şu an hangi kulübe giderse gitsin ortama adapte olabilir. Çok pozitif ve cana yakın bir insan. Takımdaki herkes onu çok seviyor. Geçen sene Play Off oynadık ve bu sene en düşük hedefimiz o olmalı. 4 sene sonra Sultanlar Ligi'ne çıkmak istiyoruz. Adım adım gelişmeyi hedefliyoruz" ifadelerini kullandı. İlayda ile nasıl iletişim kurduğunu da anlatan İrem Su Durmuş, "İşitme cihazıyla duyabilsin diye onun yanında daha sesli konuşuyoruz. Dudağımızı iyi okusun diye kelimeleri tane tane söylüyoruz. İlayda gibi bir sporcuya sahip olduğumuzdan ötürü çok mutluyuz" cümlelerini kullandı.

Abla Alkan: Spor özgüven sağladı

İlayda'nın kendisi gibi sporcu olan ablası Nazlı Alkan, kardeşinin hayatındaki dönüm noktalarından en önemlisinin voleybolla tanışması olduğunu dile getirdi. Alkan, " Özellikle milli takıma gidince kardeşimin özgüveni yerine geldi. Kendinin farkına vardı. Duymamanın onun için engel olmadığını anladı.  Dışarı çıkmak istemeyen biriyken, şimdi sevilen, sayılan bir çok arkadaşı olan sosyal bir birey oldu. Girdiği ortamlarda İlayda'nın engelli olduğunu kimse anlamıyor. Bir sıkıntı yaşamıyoruz. Daha önce abla duymuyorum dışarıda sıkılıyorum derken şimdi aktifleşti ve dışa dönük bir kardeşim oldu" diye konuştu.