İzmir Pazarcılar Esnafı Odası Başkanı Hamdin Erişen, Bayraklı Belediye Başkanı Hasan Karabağ'a çağrıda bulunarak, "O koltuğa halkın sorunlarını çözmek için oturdun. Pazarcıyı kınamak yerine bir çözüm bul" dedi

Son genel kurulda üçüncü kez başkanlığa seçilen İzmir Pazarcılar Esnafı Başkanı Hamdin Erişen ile Özkanlar Pazaryeri krizini ve son gelişmeleri konuştuk. Erişen Gazete 9 Eylül Gazetesi'nin sorularını yanıtlarken son olarak Bayraklı Belediyesi'nin önünde protesto eylemi yapan pazarcı esnafına, sorun çözümleninceye kadar destek olacağını söyledi.

Bize oda başkanı oluncaya kadar İzmir'de neler yaşadınız, anlatır mısınız?

İzmir'e 1971 yılında geldim. 1974 yılına kadar bu kente göç edenlerin çoğu gibi seyyar satıcılık yaptım. Yıllar boyunca akşamüzerleri Basmane Hürriyet Bulvarı'nda, İkiçeşmelik'te, Mezarlıkbaşı'nda işçinin memurun işinden çıkıp evine gittiği saatlerde dört tekerlekli tezgahımda meyve sattım. Benim seyyar satıcılık yaptığım yıllarda İzmir'de sadece üç pazar vardı. Biri Yenişehir'de, diğeri Eşrefpaşa'da, üçüncüsü Aleybey'deydi. Meyve satmak için sokak sokak dolaşmaktan yorulunca ben de İzmir'e göçmüş birçok tanıdığım gibi pazarcılığa başladım.
1985 yılına kadar pazarcılık yaptım, bu arada Akdeniz'den ve Güneydoğu Anadolu'dan toptan sebze, meyve getirip, pazarlarda tezgah açan esnaf arkadaşlarıma da satmaya başladım. Mersin'de bir gün önce kesilen portakal, ertesi sabah taze taze tezgahlarda yerini alıyordu. Pazarcılığıın ardından 1990 yılında İzmir Sebze Meyve Hali'ne geçtim. 1996 yılına kadar Hal'de komisyonculuk yaptım. Ama komisyonculuğa başladıktan sonra sosyal hayatım bitti.Bu araa 1990 yılında Zekeriya Mutlu ile birlikte İzmir Pazarcılar Esnafı Odası'nın yönetimine geldik. Bir yandan mesleğimi sürdürürken bir yandan Mutlu'nun yardımcısı olarak pazarcı esnafının sorunlarına çözüm bulma mücadelemi de sürdürüyordum.Bu mücadele büyük fedakarlık gerektiriyordu bu yüzden de komisyonculuk işimi kardeşlerime devrettim.Zekeriya Mutlu İzmir Esnaf Odaları Birliği Başkanlığı'na seçilince, arkadaşlarım da beni 2008 yılında İzmir Pazarcılar Esnafı Odası Başkanlığı'na uygun gördüler.O yıldan bu yana İzmir'deki pazarcı esnafının sorunlarına çözüm bulmaya çalışıyoruz. Takdir esnafımızındır. Memnun kaldıkları sürece beni uygun görürler, ben de görevime devam ederim.

ADALET SAĞLADIK


Pazarcı esnafı için ne gibi hizmetleriniz oldu?

Başkanlığım döneminde pazaryerlerini Türkiye'de ilk kez biz özelleştirdik. Pazaryerlerine standartlar getirdik. Biz büyük bir aileydik ve bütün aile bireylerimiz eşitti. Tezgahlar arasındaki büyüklük farkını ortadan kaldırdık. Bütün üyelerimiz eşit haklara sahip oldu. Adaleti sağladık. 2011 yılına kadar bu sistem devam etti. 2011 yılında pazaryerleri belediyelere geçti. Biz esnafımıza yardımcı olmaya devam ediyoruz. Sorunları çözülsün diye uğraşıyoruz. İzmir'de 154 pazaryeri var. Bu pazarlarda hizmet veren 3 bin 600 esnafımız var. Bin 500- bin 600 arasında da malını tarladan getirip doğrudan satan arkadaşlarımız var. Pazaryerlerine rekabet getiriyorlar. Onları hiç kendi esnafımızdan ayırmadık,yüzde 40'lara kadar tezgah payı verdik. Pazaryerlerimize rekabet geldi, vatandaş daha taze ve ucuz sebze ve meyve yemeye başladı. Kendi esnafımız kadar onlara da sahip çıkıyoruz.

34 YILLIK PAZARDI


Bize Özkanlar pazaryeri krizi nasıl başladı, anlatabilir misiniz?

Özkanlar pazarı 34 yıllık mazisi olan bir pazardı. Aslında bir otoparktı orası. Alanı dardı. Bayraklı Belediyesi kurulunca pazaryerinin alanı Bayraklı Belediyesi'nin kontrolüne geçti. 250 pazarcı esnafımız oradan ekmek yiyordu. Ama bir süre sonra pazaryeri büyümeye başladı. Sokaklara yayıldı. Bende bütün kayıtları var. Bu pazar bu kadar nasıl büyüdü,herkes çok iyi biliyor.Sonra şikayet üzerine otopark için dava açıldı. Henüz bu konuda mahkeme sonuçlanmadan 2014 yılında Bayraklı Belediyesi tarafından pazaryerimiz kapatılmak istendi, direndik. O günlerde Bayraklı Belediye Başkanı Hasan Karabağ, tepkilerin artması üzerine 'Ben esnafımı mağdur etmem, gidin açın tezgahlarınızı, çalışmaya devam edin' dedi.2017 yılının 15 Aralık gününe kadar esnafımız pazaryerinde halka hizmete devam ettiler. Ama pazaryeri Belediye Encümeni kararıyla kapatıldı, başka bir yer istedik., 'Yer yok' dediler. Bizim siyasetle bir ilgimiz yoktur, biz hak arıyoruz.Biz siyaset konuşmayız, işimizi yaparız ama zamanı gelince kim elimizi tutmuş bakarız.Pazaryeri konusu çıkmaza girince Bayraklı Belediye Başkanı Hasan Karabağ'dan randevu istedim, vermedi. Bu sefer Aziz Kocaoğlu'na gittim. Aziz Başkan, Bornova Belediye Başkanı Olgun Atilla, ben, oturduk konuştuk.Ama Başkan Karabağ, Aziz Bey'e 'Bu bölgenin pazara ihtiyacı yok' demiş, kestirip atmış. Sorunun çözümü için AK Parti Milletvekili Hamza Dağ bile devreye girdi.Yine sonuç alamayınca CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile görüşmeye karar verdik ve görüştük. İzmir milletvekilleri Ali Yiğit ile Kamil Okyay Sındır çok yardımcı oldular. Sayın Kılıçdaroğlu 'Bu işi çözün' diye talimat verdi ama hala pazarcı esnafımızı mutlu edecek bir değişiklik olmadı.


YAPMAYIN DİYEMEM


Başkan Karabağ'ın son açıklamalarını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Geçenlerde sayın Karabağ bir televizyon programına çıktı. Benim kendisinden randevu istemediğimi bile iddia etti.Pazarcı esnafını küçümseyerek konuştu.Ben Gazete 9 Eylül aracılığı ile diyorum ki; 'Kötü söz sahibine aittir'... O koltuğa bölgenin ve halkın sorunlarını çözmek için oturur yerel yöneticiler. Artık partili değil herkesin belediye başkanıdır. O koltuk çözüm üretme yeridir.Sen de başkan olarak sorunları çözmekle mükellefsin. O koltuğa bu sözleri vererek oturdun. Ne derdimiz varsa çözmen gerekiyor ama sen bunun yerine pazarcıları kınıyorsun.Bir başkan bırakacağı eserlerle anılır. Ben bu aşamadan sonra hakkını arayan pazarcı esnafına 'Şunu yapmayın" diyemem, böyle bir hakkım yok. Haklarını arayacaklar ve ben onların yanındayım.

Henüz bölgede bir pazaryeri alanı bulunamadı, değil mi?

Bir gün Başkan Kocaoğlu ile oturduk, haritayı önümüze koyduk. Aziz Bey Sakarya Caddesi'nin altında uygun bir yer gösterdi.Ama olmadı. AK Parti Milletvekili Hamza Dağ'ın çabasıyla viyadük altında uygun bir yer bulundu ama orası da Bornova Pazarı'na yakın olduğu Başkan Olgun Attila uygun olmayacağını söyledi. Özetle sorun hala ortada duruyor, esnaf arkadaşlarımız, soruna çözüm bulununcaya kadar haklarını aramaya devam edecekler.

Tezgahını açamayan esnafınız ne durumda, neler diyeceksiniz?

Özkanlar Pazaryeri kapatıldığı için buradan alışveriş eden vatandaşlar esnafımızdan daha çok mağdur. Bu bölgede öğrenci yurtları var, maddi durumları iyi olmayanlar istediklerini ne varsa pazaryerinden çok daha ucuza alabiliyordu. Şimdi öğrencileri de vatandaşları da pazarda satılanın iki katına mal satan AVM'lere mahkum ettiler.Tekrar ediyorum, Bayraklı'da oylarını kişilere değil partiye veren yöre halkı şimdi suskun kalır ama zamanı gelince değerlendirmesini yapar, gider oyunu kullanır.Bu aşamadan sonra esnafımız demokratik haklarını sonuna kadar kullanacak ve biz de bu gerginliğe sebep olanlarla mücadelemize devam edeceğiz.