İlkbahar döneminde önce katıldığım bir yemekte büyük bir işletme sahibi arkadaşım çalışanlarının performans ve motivasyonlarının düştüğünü, buna çözüm arayışı içinde motivasyonlarını arttırabileceğini düşündüğü bütün tedbirleri aldığını, ücretlerinde iyileştirmeye gittiğini, izin Vb. konularında çalışandan yana davrandığını, işyerinin fiziksel koşullarının mükemmel olduğunu buna rağmen çözüme kavuşamadığını söyledi.

‘Yahu hoca, sen bu işleri bilirsin bize bir uğra bak bakalım biz nerede yanılıyoruz, performansımızı nasıl yükseltebiliriz’ dedi.

Taa kolejden arkadaşım. Onu mu kıracağım. Birkaç gün sonra uğradım çalışma stillerini ve organizasyon yapılarını gözden geçirdim.

Arkadaşımın, biraz da işin gereği olarak, sorumlulukların dağıtımında bireysel görevlendirmelerden daha ziyade grup çalışmalarını ön plana alan bir yapılanma içinde olduğunu, grubun performansı azaldıkça, yeni elemanlarla takviye ederek grubu büyüttüğünü ve böylece daha yüksek verim almayı amaçladığını gördüm.

O anda işletme yönetimi hocamın Üniversite yıllarımda anlatmış olduğu grup büyüdükçe bireysel performansın azaldığı, kaytarma eğiliminin arttığına dair bir teori öne süren hatta bunu yaptığı bir deney ile de ispat eden Maximillien Ringelmann’ın Ringelmann Etkisi adlı çalışma aklıma geldi. Çöktüm internetin başına bilgilerimi tekrar gözden geçirdim.

Bir başka deyişle sosyal kaytarma olarak da ifade edilebilen bu etki kısaca bir gruptaki eleman sayısı arttıkça her elemanın bireysel katkısının azaldığını öne sürmektedir. Durum öylesine vahimdir ki, Grup çok küçük iken, hatta o iş bireysel olarak yapılırken daha yüksek verim alınırken, grup büyüdükçe verim bireysel verimin altına dahi düşebilmektedir.

Rigelmann bu teorisini kanıtlamak için bir halat çekme deneyi yaptı. Halatı bir kişi çektiğinde kişisel olarak 85.3 Kg üretebilirken, halat altı kişi tarafından çekildiğinde ancak 390 Kg’lık bir güç üretilebiliyordu. Oysa ki beklenen 6X85.3= 511.8 Kg’lık bir güç üretilmesi idi. Demek ki sayı arttıkça grup üyeleri giderek daha az performans gösteriyor, gerçek güçlerini harcamıyorlardı. Yani grup olunca bireysel çekme gücü 85.3Kg’dan 65 Kg’a düşüyordu.

Bunun nedeni psikologlar tarafından araştırılınca gruba motivasyonu düşük

Üyelerin katılması durumunda bunların “sosyal tembellik“ yapmaya diğerlerinden daha yatkın oldukları, sorumluluk dağıtımı yapıldığında birey yerine gruba sorumluluk verildiğinde kişilerin daha az sorumluluk hissetmeye başladıkları, grup büyüdükçe bireysel çabanın azaldığı ve grup büyüdükçe başarısızlık durumunda sorumluluk paylaşılacağı için kendilerine bir zarar gelmeyeceğini düşündükleri ortaya çıkmıştır.

Arkadaşıma dedim ki; Önce grupları küçült ve grup üyelerine grup içinde olsalar dahi bireysel olarak değerlendirileceklerini söyle, Grup çalışmaları yerine bireysel görevlendirmeler yap ve sorumluluk yükle, Bireysel başarının öneminden bahset, bireysel başarıların değerlendirilerek ödüllendirileceğini söyle

Dün aynı arkadaşım beni yemeğe davet etti. Söylediklerimi uyguladığını ve olumlu sonuç aldığını söyledi. Ben de o vesileyle bu yazıyı kaleme aldım. İş adamı okurlarımıza katkısı olur diye.