Türk pop müziğinin güçlü ve duygusal sesi Nilüfer Yumlu, sahne adıyla Nilüfer, 31 Mayıs 1955 tarihinde İstanbul'un sanat ve kültürle özdeşleşmiş semti Cihangir'de hayata gözlerini açtı ve çocukluk yıllarını burada geçirdi. Ticaretle uğraşan babası Cemil Bey'in üçüncü evliliğini yaptığı Lütfiye Hanım'dan olan tek kızıydı. Nilüfer'in, babasının önceki evliliklerinden Orhan ve Tevfik adında iki ağabeyi ve Gülsevin adında bir ablası bulunmaktadır. Sanatçının hayatındaki önemli dönemeçlerden biri, henüz 3 yaşındayken yakalandığı astım hastalığı oldu. Bu sağlık sorunuyla uzun yıllar mücadele eden Nilüfer, müziğe olan tutkusunu ise adeta genlerinde taşıyordu.
Müzikle Yoğrulan Bir Çocukluk ve Acı Kayıp
Nilüfer'in çocukluk yılları, sanat ve müzikle dolu bir atmosferde geçti. Babası Cemil Bey'in piyano çaldığı, annesi Lütfiye Hanım'ın ise Türk sanat müziği şarkıları söylediği bir evde büyümesi, onun müziğe olan ilgisinin ve yeteneğinin erken yaşlarda filizlenmesine olanak tanıdı. İlk eğitimini Firuzağa İlkokulu'nda tamamlayan Nilüfer, zekası ve çalışkanlığıyla dikkat çekiyordu. Henüz 11 yaşındayken İstanbul İtalyan Ortaokulu'nu (daha sonra İstanbul İtalyan Lisesi) kazandığı yıl, hayatının en büyük acılarından birini yaşadı ve babası Cemil Bey'i kaybetti. Bu kayıp, genç Nilüfer'in hayatında derin izler bıraksa da, müziğe olan tutkusu ona her zaman bir sığınak ve güç kaynağı oldu.
Urla'daki Yumlu Çiftliği ve İzmir Kökleri İddiası
Nilüfer'in hayatına dair merak edilen bir diğer detay ise ailesinin İzmir ile olan bağlantısı. Sanatçının ailesinin İzmir'in Urla ilçesine bağlı Yağcılar Köyü'nde, kamuoyunda "Yumlu Çiftliği" olarak da bilinen geniş bir arazisi olduğu belirtilmektedir. Bazı kaynaklarda, bu arazinin ünlü şarkıcı Nilüfer Yumlu'nun ailesine ait olduğu ifade edilmektedir. Hatta Nilüfer'in üvey kardeşleri olan İskender Yumlu ve Dündar Yumlu'nun da bölgede geniş arazileri bulunduğu ve bu alanın "İskender Yumlu Çiftliği" olarak da anıldığı bilgisi mevcuttur. Bu bağlantılar ve Urla'daki aile mülkü, Nilüfer'in aslen İzmirli olabileceği yönündeki iddiaları da gündeme getirmektedir. Sanatçının çocukluk ve gençlik yıllarının bir kısmını bu çiftlikte geçirip geçirmediği veya İzmir ile olan bağının derinliği hakkında net bilgiler olmasa da, ailesinin bölgedeki varlığı dikkat çekicidir.