Kandere’yi duydunuz mu? Peki ya, Serintepe Mahallesini?

Altındağ’ı bilirsiniz ama…

Altındağ adlı semt ya da ilçeler ya da yerleşim yerleri ülkemizde çokça var aslında… En bilineni de Ankara’nın Altındağ’ı… Ve hatta o Altındağ ki, Deniz Gezmiş ve yoldaşlarını dünyamızdan ayıran sehpaların kurulduğu, mavi gözlü dev Nazım Hikmet’in de bir dönem kaldığı cezaevine sahiplik yapar.

İzmir’in de var bir Altındağ’ı…

Altındağ, Bornova’nın bir semti… Bir ucu Kemalpaşa’ya dayanmış, diğer tarafı neredeyse körfeze inmiş, geniş mi geniş Bornova ovasına, sırtını Buca’ya vererek yukarıdan bakar Altındağ... Serintepe Mahallesi de Bornova’nın kırk beş mahallesinden ve Altındağ adını verdiğimiz mevzu bahis semti içerisinde yer alan yerleşim yerlerinden biridir. İyi de, ya Kandere?

Coğrafi bilgilere geri döneceğiz. Ama önce biraz Göztepe;

Malum, İzmir’in Süper Ligdeki tek temsilcisi konumunda olan ve ligden düşmek gibi ikinci bir ihtimali olmayan Göztepe’de bu sezon bir şeyler ters gitti. Belki de son haftalarda yolunda gitmedi desek daha mı iyi olur?

Teknik adam İlhan Palut ile Süper Lige iyi bir başlangıç yapan ve ilk on bir haftası sonunda Süper Ligin beşinci sırasında bulunan Göztepe’de, her ne olduysa ondan sonra oldu. Yavaş yavaş puan kayıpları için bir maçlık, iki maçlık derken; Göztepe tam altı haftada sadece 4gol atıp 1 puan toplayabildi. Zaten puan kaybı yaşadığı içerideki son karşılaşma olan Antalya maçından sonra teknik heyet istifa ederek, belki de takımın, yönetimin ve diğer başarı etkenlerinin önünü açıyordu.

Sonra mı ne oldu?

İzmir ülkemizin üçüncü büyük kenti ama bazı istatistiklerde bu sıralaması değişebiliyor; futbolda mesela… Ve bizler de bununla gurur duyuyoruz. İzmir, ülkemizde en fazla futbol müsabakasının oynandığı İstanbul şehrinden sonra ikinci kent durumunda… Elbet ki, okul maçları ve tüm farklı yaş gruplarındaki amatör müsabakalar da bu istatistiki bilgiye dâhil. Bornova ise İzmir’in en fazla futbol takımının barındığı, yer aldığı ilçe ve bu durum da, Bornovalılar için ayrı bir gurur…

İşte bu Bornova takımlarından birinin adı Serintepe Kandere Spor Kulübü… Kandere’yi yazımın başında sormuştum, biliyor musunuz diye? Altındağ’daki Kokluca mezarlığının üst kısmına verilen ad. Bazı semtler, bazı yerler vardır; herhangi bir yerde kayıtlı olarak geçmez. Belki sadece hafızalarda ve eski, çok sayfalı nüfus cüzdanlarında… Kandere de onun gibi… Şimdiki Meriç ve Serintepe Mahallelerinin birleşik kısmına Kandere diyorlarmış eskiler ve öylece kalmış dillerde… Hatta Eshot otobüslerinde Kandere-Konak hattını çocukluğumdan hatırlıyorum. İşte o bölge sakinleri, öz evlatlarına yetiştiricilik yapabilsin diye Kandere adının da yaşayıp, yaşatılabilmesi için Serintepe Kandere Spor Kulübünü kuruyorlar yıllar önce… Bölgenin ileri gelenleri ve esnafı da güçlerini birleştirince sadece futbolcuların değil, adam gibi adamların da yetiştiği bir kulüp haline geliyor Kandere Kulübü…

Kandere’nin efsane hocası kim biliyor musunuz? Biz kendisini bildik bileli Yasko diyoruz. Alçak gönüllü, çalışkan, yardım sever, her zaman güler yüzlü, Kandere’nin halı sahasında altı yaşındakiyle beş, şehir stadındaki yirmi beş yaşındakiyle de otuz yaşında olabilen Yasin Güleryüz! Elbet ki, destekçileri, Başkan Mehmet ağabey, genel kaptan Necati ağabey, ikinci Başkan Zeki ağabey, eczacı Orhan, beyaz eşyacı Mehmet, marketçi İrfan, muhtar, pazarcı, tekstilci derken Kandere camiası büyüyor ve önce kendi mahallesine, sonra Bornova’ya ve İzmir’e örnek sporcular yetiştiriyor. Başlarında da, kendisini Kandere’ye adamış teknik adam Yasin Güleryüz!

Göztepe’nin 6 maç, 1 puan serüveninin ardından “sonra mı ne oldu” diye sormuştum ya; Göztepe’de de profesyonel futbol oynamış olan bizim Yasko, takımın iki maçlık da olsa başına geçti ve alt yapı ekibi ile beraber Göztepe, biri içeride diğeri dışarıda olmak üzere iki karşılaşmadan altın değerinde 6 puanı 7 gol atarak hanesine iliştiriverdi.

Göztepe camiası yediden yetmişe nefes almış ve alt sıraların soğukluğundan bir nebze de olsa kurtulmuştu. Ancak Göztepe yönetimi, Trabzonspor’un ve Milli Takımımızın efsane futbolcularından Ünal Karaman ile el sıkıştı. Her iki tarafa da, elbette hayırlısı olsun. Ve yanlış anlaşılmasın, serzenmiyorum! Göztepe’nin kadirşinas Başkanı Sayın Mehmet Sepil ve ekibinin, Yasin Güleryüz Hocamızı unutmayacağına ve O’nun hakkındaki en doğru kararı vererek, gerekeni yapacaklarına eminim.

Dipnot; “İnsan değer verdiği şeylere gözüyle bakar, yüreğiyle taşır” Neşet Ertaş.