AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul'da düzenlenen Uluslararası Aile Forumu'nda yaptığı çarpıcı konuşmada, aile kurumunun insanlık tarihindeki önemine ve günümüzde karşı karşıya olduğu tehditlere değindi. İnsanlığın geleceği adına hayati bir konuyu ele almak üzere bir araya geldiklerini belirten Erdoğan, forumun düzenlenmesinin aile kurumuna verdikleri önemin en somut işareti olduğunu ifade etti. Erdoğan, ailenin toplumun yapı taşı olduğunu ve yeri doldurulamayacak derecede mühim, değerli ve kutsal bir müessese olduğunun altını çizdi.
"Aile, toplumun yapı taşı ve en korunaklı limanımızdır"
Konuşmasında aile kavramının tarihsel ve toplumsal önemine vurgu yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Hz. Adem babamız, Hz. Havva validemizden beri aile vardır. Kadın ve erkekten oluşan aile müessesesi insan neslinin devamı için de vazgeçilmez yere sahiptir" dedi. Aileyi, bireyler için en korunaklı liman olarak tanımlayan Erdoğan, istikbalin teminatı olan çocukların ilk eğitimlerini aldığı bir yuva olduğunu belirtti. Aile kurumunun zayıflamasının toplumsal çürümeye yol açacağını ifade eden Erdoğan, "Ailenin çöktüğü, yıprandığı her toplum çürümeye ve berhava olup gitmeye mahkumdur. Aileye yönelik her türlü saldırıya karşı koymak hepimizin asli vazifesidir. Aileyi savunmak, insanı savunmaktır" sözleriyle bu konudaki hassasiyetini dile getirdi.
Küreselleşme, teknoloji ve manevi değerler: Aile kurumu nasıl dönüşüyor?
Günümüzde dünyanın büyük bir değişim ve dönüşüm sürecinden geçtiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, teknolojinin körüklediği bu değişimin ve küreselleşmenin aile kurumunu da derinden etkilediğini ifade etti. Birçok geleneksel kurumun anlam kaybına uğradığını ve bireysel özgürlükler ile çağdaşlaşma adına manevi değerlerin örselendiğini gözlemlediklerini söyledi. Erdoğan, "Küresel emperyalizmin aileyi hedef tahtasına koymasına müsaade ediliyor" diyerek, aile kurumuna yönelik bilinçli bir saldırı olduğuna işaret etti. Bu durumun, toplumların temel direği olan aile yapısını zayıflatarak, bireyleri daha savunmasız hale getirdiğini ve toplumsal bağları kopardığını vurguladı.
"Özgürlük ambalajıyla sunulan aslında esaret ve kölelik düzenidir"
Aile bağlarının zayıfladığı bir ortamda bireyin gerçek anlamda özgür olmasının mümkün olmadığını savunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Birileri ısrarla kabul etmek istemese de aile bağı zayıflayan bireyin özgür olması mümkün değildir. Özgürlük ambalajıyla sunulan aslında esaret ve kölelik düzenidir" şeklinde konuştu. Günümüzde insanlığın kendi varlığının en temel hakikatleriyle sınandığını belirten Erdoğan, "Adına özgürlük denilen bu kuşatma kadını da, çocuğu da, insan onurunu da tehdit ediyor" ifadelerini kullandı. Modern çağın getirdiği yaşam tarzı değişikliklerinin ve bireyselleşmenin, aile kurumu üzerinde ciddi tahribatlara neden olduğunu bildiklerini söyledi. Bu tahribatın, sadece bireyleri değil, aynı zamanda toplumun genel sağlığını ve geleceğini de olumsuz etkilediğini belirtti.
LGBT hareketine sert eleştiri: "Sapkınlığın vahim boyutlara ulaştığını görüyoruz"
Konuşmasında LGBT hareketine de değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu hareketi "sapkınlık" olarak nitelendirdi. Erdoğan, "LGBT denilen sapkınlığın ne derece vahim boyutlara ulaştığını görüyoruz" diyerek, bu tür akımların aile kurumunu ve toplumsal değerleri tehdit ettiğini savundu. Aile yapısının korunmasının, bu tür "sapkın" olarak tanımladığı akımlara karşı durmakla mümkün olacağını ifade eden Erdoğan, bu konuda devletin ve toplumun tüm kesimlerinin sorumluluk alması gerektiğini belirtti. Bu ifadeler, daha önce de benzer eleştirilerde bulunan Erdoğan'ın bu konudaki net duruşunu bir kez daha ortaya koydu.
