Ege Bölgesi, sahip olduğu doğal rüzgar kaynaklarıyla Türkiye'nin yenilenebilir enerji üretiminde kilit rol üstleniyor. Bölge genelinde 4.054 megavatlık kurulu güç, ülke genelindeki rüzgar enerjisi kapasitesinin yüzde 29’unu oluşturuyor. Bu güçlü altyapı sayesinde, her yıl yaklaşık 2,5 milyon hanenin elektrik ihtiyacı sadece rüzgardan karşılanabiliyor.

İzmir rüzgarla büyüyor, sanayiyi taşıyor

İzmir, Ege’nin enerji üretiminde başı çeken kenti olarak öne çıkıyor. Kentin 1979 megavatlık rüzgar kurulu gücü, sadece yerel ihtiyaçları karşılamakla kalmıyor, aynı zamanda rüzgar sanayi ekipmanlarının üretim ve ihracat üssü olarak da hizmet veriyor. İzmir merkezli firmalar, türbin parçalarından kanatlara kadar birçok ekipmanı hem iç piyasaya sunuyor hem de dış pazarlara ulaştırıyor.

Bölge illeri birer enerji üssüne dönüşüyor

Ege’de yalnızca İzmir değil, çevre iller de rüzgar enerjisi yatırımlarında dikkat çeken birer merkez haline geldi. Manisa 750, Aydın 440, Afyonkarahisar 390, Muğla 220, Uşak 151, Denizli 74 ve Kütahya 50 megavatlık kurulu güce sahip. Bu illerdeki yatırımlar, hem enerji üretimini çeşitlendiriyor hem de bölgesel kalkınmaya katkı sağlıyor.

İlk türbinin döndüğü yer: Çeşme

Türkiye’nin rüzgar enerjisi serüveni, 1988 yılında İzmir’in Çeşme ilçesinde kurulan ilk santralle başladı. Bu tarihi adım, Türkiye’nin yenilenebilir enerjiye yönelişinin sembolü haline geldi. O dönemde yalnızca 19 megavat olan kurulu güç, bugün 13.792 megavata ulaşarak dev bir sektöre dönüştü.

Elektrik üretiminde rüzgarın payı artıyor

2024 itibarıyla Türkiye’deki rüzgar enerjisi santralleri, toplam elektrik üretiminin yaklaşık yüzde 12’sini karşılıyor. Bu oran, her geçen yıl yükseliyor. Özellikle Ege ve Marmara bölgeleri, yüksek rüzgar potansiyelleri sayesinde bu artışta başrolü oynuyor. Uzmanlara göre bu oran, önümüzdeki yıllarda daha da yükselecek.

Rüzgar sanayisi binlerce kişiye iş kapısı oldu

Türkiye Rüzgar Enerjisi Birliği Başkan Yardımcısı Ebru Arıcı, rüzgar enerjisi sektöründe yaklaşık 40 bin kişiye doğrudan istihdam sağlandığını belirtiyor. Bu sektör sadece enerji üretimiyle değil, aynı zamanda türbin, kule, jeneratör ve kanat gibi ekipmanların üretimiyle de büyük bir sanayiye dönüşmüş durumda. Üretilen ekipmanların yüzde 70’i ihraç ediliyor, bu da Türkiye’nin bu alandaki küresel rekabet gücünü artırıyor.

A A 20250516 37971549 37971543 E G E N I N R U Z G A R I 25 M I L Y O N H A N E L I K T E M I Z E N E R J I S A G L I Y O R

1. Buca Kitap Günleri başlıyor 1. Buca Kitap Günleri başlıyor

2035 hedefi: 120 bin megavatlık yenilenebilir kapasite

Enerji Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği Başkanı Alper Kalaycı, Türkiye’nin 2035 yılına kadar 120 bin megavatlık yenilenebilir enerji kurulu gücüne ulaşmayı hedeflediğini açıkladı. Bu hedef doğrultusunda, rüzgar ve güneş enerjisine yapılacak yatırımlar hem özel sektör hem de kamu eliyle destekleniyor. Kalaycı, Ege Bölgesi’ndeki yatırımların artarak süreceğini ve bu bölgenin enerji üretiminde liderliğini koruyacağını vurguladı.

Ege'nin enerjisi Türkiye’yi dönüştürüyor

Ege’deki rüzgar santralleri, yalnızca bölge halkının değil, Türkiye’nin dört bir yanındaki hanelerin elektrik ihtiyacını karşılıyor. Aynı zamanda bu yatırımlar, karbon emisyonunu düşürerek çevresel sürdürülebilirliğe de katkı sağlıyor. Uzmanlar, Ege’nin rüzgar potansiyelinin daha verimli kullanılması halinde Türkiye’nin enerji ithalatını ciddi oranda azaltabileceğini belirtiyor.

Kaynak: AA