Haber / Mustafa OĞUZ - Seferihisar’da yapılmak istenen Jeotermal Enerji aramaları, Türkiye’de vatandaşların doğa bilinci ile ilgili düzeyinin hiç de hafife alınamayacak bir aşamada olduğu gerçeğini gözler önüne serdi. Gölcük Mahallesi halkı, henüz çalışması başlamamış olmasına rağmen, sadece duyum ile harekete geçti. Arama çalışmalarının yaşam alanlarına vereceği zararı hem internetten, hem uzmanlara danışarak öğrendi. Örneklerini yaşayanlarla buluştu, gerçekleri öğrendi. Resmi tebligat gelir gelmez de daha anket aşamasına gelmeden kendi arasında oyladı. Ardından da resmi yolla ret cevabı verdi. 

Gölcük Mahalle Muhtarı Oktay Sezer, bu konunun gündeme gelmesinin bile bölge halkını endişelendirdiğini belirterek, "Elimizdeki İl Tarım Mera Çayır Komisyonu'na bir özel firma, 72 dönümlük meramızda 600 metrekarelik bir alanda jeotermal arama başvurusunda bulundu. Bu başvuru bize anket şeklinde ulaştı. Biz de bunu vatandaşlarımızla paylaştık. Mahallemizin tamamı bu işe karşı çıktı” dedi. 

Whatsapp Image 2025 06 02 At 10.11.07 (1)

OYBİRLİĞİ İLE RED

Köydeki tek bir kişinin bile olumlu görüş belirtmediğini belirten Muhtar Sezer şöyle konuştu:

“Bir kişi bile olumlu görüş belirtmedi. Herkes olumsuz diye imza attı. Bu imzaları alıp İl Tarım Müdürlüğü'ne teslim ettik. Türkiye de çeşitli bölgelerde gördüğümüz gibi, herkesin kafasında bu bölgede yapılaşma olur mu endişesi var. Üstelik burası Deniz manzarasına sahip bir yer Meranın kaybedilmesinden, çevreye verilecek zararlardan korkan çok.  Bu işin faydası varsa bile zararı daha fazla. Doğaya on zarar, bir kar olur. Bizim için sağlık her şeyden önce gelir. Temiz hava, temiz toprak, temiz gıda, sağlıklı insan. Amacımız bu. Halkımız da aynı düşünce. Çevremizde zeytinlikler var. Yakınlarda Kuşçumu, Gödence, Çamtepe, Efemçukuru gibi bağlık alanlar bulunuyor. Hemen aşağıda Ulamış, Düzce, Turgut köyleri var. Bu köylerde mandalina üretimi ve hayvancılık yapılıyor. Ulamış Göleti sadece 1500 metre mesafede. Söz konusu bölge, Kuşçumu, Ulamış ve Düzce'nin su havzalarının hemen üstünde kalıyor. Eğer burada ağır toksik maddeler suya karışırsa, çevre için büyük bir felaket olur. Bu zararın telafisi olmaz." 

DAHA ÖNCE ZARARLARINI GÖRDÜK

Mahalle Muhtarı Oktay Sezer,  geçmişte bölgede bazı çalışmaların verdiği tahribatı hatırlattı. Sezer şöyle devam etti:

“Çevresel değişimlerin zararını gördük. 90’lı yıllara kadar burada yetişen armut ve üzüm çok meşhurdu. O zamanlar doğal yollarla yetişirdi. Sonrasında ilaçsız üretim yapılamaz hale geldi. Artık domates bile ilaçsız yenmiyor. 90’lardan önce bu sorunlar yoktu. Şimdi bir de üzerine jeotermal arama yapılırsa çevre daha da kirlenecek. Bu yüzden hoş karşılamıyoruz.”

Demircan’dan Ahmet Hakan’a; İmam hatipli kavat
Demircan’dan Ahmet Hakan’a; İmam hatipli kavat
İçeriği Görüntüle

Whatsapp Image 2025 06 02 At 10.11.07

HALK ARAŞTIRIYOR 

Gölcük’te yaşayanların bu çalışmaların verebileceği zararları araştırdığını ve ona göre karar verdiğini de belirten Sezer, “Vatandaşlarımızın hepsi bu konuda bilinçli ve duyarlı. Anketlerde bir kişi bile olumlu görüş belirtmedi. Herkes bu işin tehlikesinin farkında. Günümüzde insanlar internetten araştırma yapabiliyor, zararı nedir, faydası nedir öğreniyor. Herkes doğanın bu şekilde kalmasını istiyor. Bu güzelim köy daha fazla bozulmasın. Çünkü doğa bozulursa insanlar parayla değil, gıdayla yaşayacak. O da kalmazsa ne olacak?.”

Whatsapp Image 2025 06 02 At 10.11.08 (1)

YAPILAŞMA İSTEMİYORUZ

Bölgede yapılaşma istemediklerini de belirten Sezer, su kaynaklarının da yetersizliğine dikkat çekti. Sezer, “Kuyular kazıldıkça, zamanla yer altından arsenik gibi zararlı maddeler de çıkabilir. Ne kadar risk olduğu bilinmiyor çünkü yeterince araştırma yapılmıyor. Doğa bozulursa insanlar yaşayamaz. Hayvanların bile yaşayamadığı bir yerde insanların ne işi olur” diye sordu. 

DURUŞUMUZ NET

Muhtar Oktay Sezer, eski günlere, 60’lı, 70’li, 80’li yılların doğallığına özlem duyduklarını da kaydetti, “Doğallıktan yanayız. Bu yüzden bu tür çalışmalara karşıyız. Mahalle halkının tamamı da aynı şekilde düşünüyor. Herkes duruşunu net bir şekilde ortaya koyuyor. Eğer bu projeye onay verilirse, biz de yasal yollardan hakkımızı arayacağız. Çevre mücadelesine başlayacağız" dedi.

Muhabir: Mustafa Oğuz