Türkiye Cumhuriyeti'nin 31. hükümeti kuruldu.
Başbakan DYP Genel Başkanı Süleyman Demirel.
Başbakan Yardımcısı SHP Genel Başkanı Erdal İnönü.
***
Bakanlar Kurulu Salonu'nda koşturmaca var.
Demirel yıllar sonra,
Başbakan olarak ilk kez salonda olacak.
Başbakanlık Müsteşarı, müşavirler,
Devlet Bakanları, salonun havasını soluyorlar...
***
Birden Demirel'in gür sesi duyuldu.
“Olmamış, bu olmamış...”
Herkes panik içinde,
Neyin olmadığını anlamaya çalışıyor.
***
Durumun anlaşılmadığını gören Demirel,
Sözlerini sürdürdü...
“Kardeşim, bakanların oturacağı masa,
Başbakan'ın oturacağından daha aşağıda olamaz...”
***
Kendisinden önce uygulanan bu yönteme,
Tepki gösteren Demirel'in sözleri üzerine,
Kısa sürede masalar eşit seviyeye getiriliyor,
Aynı akşam yapılan Bakanlar Kurulu toplantısında,
Demirel ile birlikte bütün bakanlar eşit masada resim veriyor...
***
Yıllar sonra, kendisine sorulduğunda,
“Başbakan olabilirim, ama bakan arkadaşlarıma,
Tepeden bakmak doğru bir davranış değil.
Bu büyüklük ve kibir gösterisidir” diyor...
***
Demirel'den sonra,
Recep Tayyip Erdoğan da dahil,
Hiçbir Başbakan o masayı yükseltmedi.
Sadece Bakanlar Kurulu'nda değil,
Milli Güvenlik Kurulu'nda da,
Yüksek Askeri Şura toplantılarında da...
***
Nereden çıktı bu masa diyenlere...
Lütfen, internette kısa bir gezi yapın.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun,
Dün sabah İzmir'deki kahvaltı fotoğrafını bulun.
Bulun ve iyice bakın...
***
Yanında, yöresinde 5, bilemediniz 6 kişi...
Düz ve yüksek bir masa...
“Örgütle buluştu” denilen kahvaltıda,
Örgüt denilen ilçe başkanlarının tamamı,
O düz ve yüksekteki masanın aşağısında.
Tepelerinden birileri bakıyor,
Ve siz güya “örgütü” dinliyorsunuz...
Gizli, üzeri kapalı korkunç bir mesaj...
“Biz buradayız, siz orada” dercesine.
Sosyal demokrat olduğunu söyleyen bir partide üstelik de...
***
Demokrasiye önce masadan başlamaya,
Ve bunu içselleştirmeye ne dersiniz?