Eyyyy Hollande.
Eyyyy Fransa’nın Cumhurbaşkanı olan Hollande…
Sen ne yapmak istiyorsun, amacın ne?
Herkesi şapır şupur öpüyorsun. Önüne gelen herkesin, herkes derken bütün başbakanların yanaklarını sündürürcesine…
Benim başbakanım en ön sırada duruyor. Sırıtarak yüzüne bakıyor. Belli ki öpülmeyi bekliyor.
Pas geçiyorsun…
Eyyyy Hollande vallahi ayıp ediyorsun.
Tanımıyorum, desen yalan. Adam yıllar yılı Hariciye Nazırlığı yaptı. Dünya lideri kadar olmasa da onun yanında yetişti…
Hareketlerini, konuşmasını, bakışlarını bile ona benzeterek kısa sürede önemli bir konuma geldi.
Sen bir tek onu öpmüyorsun.
Ona gelince elini sıkıyorsun. Hadi son kişi benim başbakanım olsa, öpmekten yoruldu, kesti diyeceğiz, teselli bulacağız. Ama başbakanımdan sonra gelenleri öpmeyi sürdürüyorsun.
Üstelik Fransız televizyonlarında el sıkarken yayınlanan görüntünün alt yazısında, “İfade özgürlüğü sorunlu ülkenin başbakanı” diye yazıyorsunuz.
Ülke olarak çok kırgınız Hollande…
***
Yukarıdaki satırlar size komik gelebilir. Hatta bazı akıl evvel Ak troller Başbakan ile alay ettiğimizi düşünebilir.
Küfür edebilir, hakaret edebilir…
Benim yazdığım yazıları kaç kişi okuyor ki?.. Etki gücü ne ki?
Eğer ortada rezil olunacak ve alay edilecek bir durum varsa Başbakan’ın dünya liderleri arasında düştüğü durumdur.
İşin aslına bakarsanız; kişisel olarak yaşadığım ülkenin başbakanına yapılmış bir saygısızlığı şahsıma yapılmış kabul ederim ve üzülürüm.
Başbakanın düştüğü durumdan sevinç ve mutluluk duymam.
Naklen yayın sırasında pas geçilen bir başbakanın görüntüleri bu ülkenin evlatlarını mutsuz eder.
Ancak Fransa Cumhurbaşkanı Hollande’nin davranışının ardında yatanları da iyi anlamak gerekiyor. Ne yazık ki ve ne kadar acıdır ki Avrupa artık ülkemizi değerlendirirken iktidarın uyguladığı politikanın yanlışlığını çarpıcı bir biçimde ortaya koyuyor.
Ortadoğu politikamız…
Din üzerinden siyasetin meşrulaştırılması…
Terör örgütlerine destek verdikleri söylemlerinin kabulü…
Türkiye’de demokrasi, insan hak ve özgürlükleri, adaletin zedelenmesi…
Laik, çağdaş bir Cumhuriyet anlayışını terk etme ve geriye dönüş yollarını arayanların gayretleri…
Onların iktidarı…
Ülkemize duyulan güveni derinden zedeliyor…
Halkının çok önemli bir kısmını iteleyen, dışlayan, yok sayan iktidarı ve onun başında bulunanlara da ne yazık ki Avrupa artık saygı duymuyor.
Herkese duyulan sevgi ve saygı bu nedenle Başbakan’dan esirgeniyor.
Ne diyelim?