Haber/ Emel Akçay Uzun

Ülkemizde ve dünyada insan sağlığını tehdit eden COVID-19 etkilerini sürdürürken eğitimlerine devam eden öğrencilerin kaygı düzeylerinin artırması ebeveynleri endişelendiriyor. Psikolog Rezzan Karluk Psikolojik Danışma Merkezi kurucu psikoloğu, ulusal ve uluslararası E.M.D.R. terapisi uygulayıcısı Rezzan Karluk, özellikle Yükseköğretim Kurumları Sınavları (YKS) ile Liselere Geçiş Sistemi (LGS) gibi önemli dönemeçte olan öğrencilerin pandemiye karşı ruhsal bağışıklıklarının olmadığını belirterek, bu dönemde ailelere büyük görevler düştüğünü kaydetti. Öğrencilerin, pandemiye karşı ruhsal bağışıklıklarının olmadığına dikkat çeken Karluk, “Sınava hazırlanıyor olmak her öğrenci için belirli bir seviyede kaygı demektir fakat şimdi bambaşka bir durum var. Bu duruma ruhsal bağışıklıkları yok ve hayatın bu yönüyle ilk kez karşılaşıyorlar” dedi.

Yoğun duygular

Gençlerin, yaşları gereği duygularını yoğun yaşadıkları bir dönemden geçtiklerini vurgulayan Karluk, ders işleme şekillerinin değişmesi, sınav sürecinin uzaması ve konulardaki değişikliklerin öğrencilerin motivasyonlarının düşmesine neden olduğunu bildirdi. “Bu kriz sürecinden, olumlu yönlerimize odaklanıp olumsuz yönlerimizi güçlendirerek, kendimize bir gelecek tasarlayıp bunu gerçekleştirebileceğimize inanarak çok daha güçlü bir şekilde çıkabiliriz” diyen Karluk, aile ve genç birey arasında sağlıklı sınırların belirlenmesinin çalışma biçimi ve verimliliği açısından önemli olduğunu ifade etti.

Pandemi sürecinde gençlerin günden güne duyguları ve düşüncelerinin değişebileceğini belirten Karluk “Aileler her koşulda sakinliğini korumalı ve çocuğa kabullenici tavır göstermeli. Tüm bu süreçte çocuğunuzun, sık sık duyguları hakkında konuşmasını sağlayın ve ona kendisini anladığınızı hissettirin. Sizler, çocuğunuzu iyi tanıyarak, potansiyeline uygun, aşırıya kaçmayan hedefler belirlemesinde kendisine yardımcı olabilirsiniz” dedi.

Sürecin üstesinden nasıl gelinir?

Öğrencilere psikolojilerini rahatlatacak önerilerde bulunan Karluk, “Öncelikle pandemi sürecini kişiselleştirmeden, kabullenerek, duygularıyla yüzleşerek devam etmeleri gerekiyor. çünkü bu durum sınava girecek olan tüm öğrencilerin başına geldi. Havalar daha çok ısınmadan hazırlıklar tamamlanmalı. Çalışmaları tamamlamak, öğrencileri psikolojik olarak rahatlatır. Arta kalan zamanda da bol bol deneme çözerek kendilerini sıcak tutabilirler” dedi.