Dünyada 1960’lı yıllarda başlayan ve bugün yapay zeka ile devrim denebilecek noktaya gelen dönüşüm, sanat üretiminde yeni tekniklerin ve araçların kullanılmasını sağladı. Yapay zeka araçları sanatçılara daha geniş yaratıcı alan sunarak, sanatın daha geniş kitlelere ulaştırılmasına, üretimlerin fiziksel mekana hapsolmadan sergilenmesine, korunmasına, arşivlenmesine ve değerlenmesine imkan sağlıyor. Teknolojik gelişmelerle sanatın dijital dünyada daha da yaygınlaşacağı ve yeni yaratıcı ifade biçimlerinin ortaya çıkacağı öngörülüyor.
YAPAY ZEKA İNSAN KADAR İYİ
Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Çizgi Film Animasyon Bölümü Öğretim Üyesi Çağdaş Ülgen, dijital sanat denilince akla görüntünün geldiğini belirterek, “Dijital sanatın başlangıcını tüplü televizyonun icadı” olarak ifade etti. Ülger, 1980’lerde bilgisayar oyunları için üç boyutlu animasyonlarda yeni teknolojinin kullanıldığını hatırlattı. Günümüzde yapay zeka görüntü üretiminin gerçek anlamda bir devrim olduğuna dikkati çeken Ülgen, “Yapay zeka, iki boyutludan görüntü üretiyor. Üç boyutlu görüntü üretiminde de yapay zeka kullanılmaya başlandı. Artık yazdığınızı heykele dönüştürebilen araçlar var. Hatta bazı işler ödül alıyor. İnsan kadar iyi yapabiliyor mu? Evet, insan kadar iyi yapıyor” dedi.
