Röportaj/ Sinan KESKİN

Ülkemizde kadın olmak ne kadar zor ise, trafikte kadın olmak bir o kadar zordur. Kendini bilmez bir takım “erkeğin” trafikte kadın sürücü gördükleri girdikleri ruh hali akıl alır gibi değil. Kadın sürücülere zor anlar yaşatmaktan nasıl bir ilkel zevk aldıklarını anlamak mümkün değil. Sorumsuzca yaptıkları hareketlerin kadın sürücüleri olduğu gibi kendilerini hatta olayla ilgisi olmayan diğer sürücüleri de tehlikeye attığının farkında değiller sanırım.

Trafikte kadın olmak bu denli zorken motosiklet sürücüsü olmak sanırım bir kat daha zordur. Tüm bu zorluklara rağmen Türkiye'de kadın motosiklet sürücüsü her geçen gün artıyor. Üstelik kadınlar artık sadece amatör olarak motosiklet kullanmıyorlar. İleri sürüş teknikleri konusunda uzmanlaşan kadın sürücüler yeni başlayanlara ya da kendini güvende hissetmek isteyenlere ileri sürüş tekniklerini öğretiyor.

Profesyonel iş hayatını bıraktıktan sonra motosikleti bir yaşam biçimine dönüştüren Fulya Akçay da bu alanda Türkiye'nin en başarılı isimlerinden. Fulya Akçay, bu işte o kadar başarılı ki şampiyon ralli pilotu Volkan Işık ve Türk Yıldızları Pilotu Kemal Koyunluoğlu da ileri sürüş teknikleri eğitimlerini ondan alıyorlar.

Hem yurt dışı RoSPA (Royal Society for the Prevention of Accidents) eğitmenliği hem de Türkiye Motosiklet Federasyonu eğitmenliğine sahip olan Türkiye’deki ilk ve tek kadın motosiklet eğitmeni olan Fulya Akçay ile motosiklet tutkusunu, güvenli sürüş tekniklerini ve hedeflerini konuştuk.

Kısaca Fulya Akçay'ı tanıyabilir miyiz?

Mimarım. Uzun yıllar profesyonel hayatın içinde kurumsal firmalarda önce mimar olarak sonra Ege Bölgesi Proje Yöneticisi olarak çalıştım. Eşim Zafer Akçay motosiklet kullandığı ve bu alanda gönüllü olarak dernekte eğitmenlik yaptığı için 2002 yılından beridir hem artçı olarak hem de eğitim tarafında motosikletli yaşamın içindeydim.

Aktif olarak motosiklet kullanmaya ne zaman başladınız?

O zamanlar hep artçı olarak motosikletin üstündeydim, ama kendim kullanmamıştım. 2005 yılında ehliyetimi aldım. 2005 yılından sonra arası sıra kullandım. 2014 yılından sonra da profesyonel olarak motosiklet ile ilgilenmeye başladım. 2017 yılında eşimle birlikte 5Sriders’ı kurduk. Sloganımız, akreditasyonumuz bulunan RoSPA derneğinin ‘Kazaların Olması Gerekmiyor’ sloganıdır.

Eğitmenliğe giden süreç nasıl başladı?

Eşim Türkiye'deki birçok motosiklet eğitmeninin hocasıdır. Hocaların hocası yani. Türkiye'de kurulmuş en eski motosiklet derneğinde gönüllü olarak eğitimler veriyordu. Ben bu süreçte hep onun yanındaydım, eğitimlere tanık oluyordum. Kurumsal iş hayatını sonlandırdıktan sonra kendime bir hobi arayışına girmişken motosiklet ön plana çıktı. Eğitim ve eğitmen yetiştirme programlarının çoğunda eşimin asistanlığını yapıyordum. Profesyonel çalışma hayatını sonlandırdıktan sonra ben de motosiklet sahibi olmaya karar verdim ki bu konuda en büyük destekçim eşimdir. Yıllarca artçı olmam ve eğitim süreçlerinin içinde bulunmam motosiklet kullanımı ve gelişimi konusunda daha çabuk ve hızlı bir şekilde ilerlememi sağladı.

Bu konuda başka bir hikaye daha var sanırım.

Tabiki motosikletle hayatın içindeydim ama aklımlada eğitmenlik yoktu. Bir hobi arayışındayken, daha kadınsal olduğu düşünülen dansı düşünürken, bir baktım Zafer eğitim süreçlerinde o kadar yoğunki, hafta sonları eve gelemiyor. Bir gidiyor 1 hafta yok. Kocamın yanında olayım, onunla ortak bir hobi geliştireyim dedim. Eşimle birlikte daha çok zaman geçirmek adına motosiklete yöneldim. Başlangıçta onun asistanlığını yapıyordum. Çok iyi sürücüler geliyordu. Tüm eğitim süreçlerinde defalarca bulundum. Bir noktadan sonra baktım eğitmenlerden daha çok bilgiye sahibim. Bütün eğitimlere tanığım, en güzel kaynak da yanımda. Bir şeye takıldığımda hemen Zafer'e sorup öğrenebiliyorum. Bu avantajımı kullandım ve eğitmenlikte ilerlerdim.

Profesyonel olarak motosiklet kullanmaya başladığınızda neler hissettiniz?

Keşke daha önce başlasaymışım dedim. 2005 yılında ehiliyetimi aldığımda bu işin üstüne gitseymişim. Tabi profesyonel hayatta çalışınca o kadar zaman ayıramayabiliyorsunuz. Ama motosiklet bambaşka bir dünya. Özellikle daha yoğun kullanmaya başladıktan sonra bunu anlıyorsunuz. Müthiş bir keyif. Kadın – erkek herkesin kullanması gerektiği düşünüyorum. Motosiklette olmak, yolda olmak, yolculuk, motosikletli hayat çok keyifli.

Motosiklet sizin için geç gelen bir aşk olmuş sanırım.

Motosiklet sürmek nasıl anlatılır bilmiyorum. Ulaşmak için değil, yolda olmak için sürersiniz. Hadi Hatay’a gidelim dediğiniz zaman motosiklet kullanıcısı nasıl ya da hangi araçla gideceğim diye düşünmez. Tabi ki motorla gidecektir. Hem de farklı rotalar çizerek. O yolu araba ile gitmenin ne anlamı olabilir ki? Yol yapmak için Transfagarasan’a, Transalpina’ya gidersiniz. Alplere gidersiniz. Karadeniz’e, Toroslara gidersiniz. Motosikletli yaşamda en güzel olan şey plan yapmaktır. Yeni yollar, rotalar, görülecek yeni yerler...

 Mesela, Mikado pideyi bilir misiniz? Bozdoğan Aydın. Yol üzeri değil, içerilerde köyde bir pideci ama motosikletli yaşamda yeri vardır. Kuzeyde Macahel de 168 yıllık kök boyaları ile korunmuş rengarenk İremit camiyi gördünüz mü? UNESCO tarafından korunan Maral Şelalesi, 68 metreden vadi tabanına dökülüyor. Ayrıca Camili köyünde Kafkas ırkı kraliçe arı üretimi de yapılıyor. Güneyde İbradı - Düğmeli köye gittiniz mi? Motosikletli yaşam yol üzeri değildir. Derinlere girmeniz gerek.

Motosiklet sürmek yaşamaktır, görmektir, gezmektir, yorulmak ama yolda olmaktır. Motosiklete hakkını vererek binmek biraz zorlayıcıdır. Motosiklet kıyafeti olmadan binemezsiniz, binmemelisiniz. Uzun süre sağlıklı kullanmak istiyorsanız kurallarına uymalısınız.

Amatör sürücü olmakla eğitimli sürücü olmak arasında ne gibi farklar var?

Yolda eğitimli motosiklet sürücüsü olmanın keyfi apayrıdır. Yoldan, yolculuktan, virajlardan çook keyif alırsınız. Eğitmen açısından baktığımda insanlara faydalı olmak, katılıcımların yüzlerinde başarmanın verdiği tebessümü görmek paha biçilmezdir. Tüm bu keyifler için çok çabaladım, çalıştım. Zorlu testlerden, eğitimlerden, süreçlerden geçtim. Hocam-kocam Zafer Akçay'ın emeği çoktur üzerimde. Bir de bu sektörde kadın olmanın ve Zafer Akçay ın eşi olmanın verdiği zorlukları yaşadım. Torpilli bir sürücü olmadığımı ispat etmek için kendimi hem bilgi hem de sürüş konusunda çok geliştirdim. Yolda diğer sürücü arkadaşlarla sürmek, sürüşümü göstermek benim için her zaman ayrı bir keyiftir.

Motosiklet kullanmak, ileri sürüş tekniklerini öğrenmek zor mu?

Eğer motosiklet kullanmaya eğitimini alarak başlarsanız kolay ilerleyen bir süreç. Çünkü hiç tecrübesi olmayan birini alalım, tam kıyafetle eğitim alanına gidelim 2 saatin sonunda motosiklet kullanmaya başlıyor. Gün ortasına doğru dönüşleri, sekizleri yapmaya başlıyor. Biz teknik öğretiyoruz, tecrübe aktarımı yapmıyoruz. Eşinin, dostunun, arkadaşının öğretmesi trecrübe aktarımı oluyor. Motosikletin dinamiklerini, yavaş ya da hızlı sürüş tekniklerini öğretiyoruz. Bu bilgileri size aktardığımızda gün sonunda gayet düzgün motosiklet kullanabiliyorsunuz. Eşiniz dostunuz 'gel öğreteyim' dediğinde, kaç defa düşersiniz bilemem. Çünkü bu tecrübeyle aktarılacak bir şey değil. Bu işin bir tekniği var.

İleri sürüş teknikleri eğitmeni olmak için hangi süreçlerden geçmek gerekiyor?

Ben çok iyi sürücüyüm, eğitmen olayım demekle olmuyor. Adım adım aşılması gereken basamaklar var. Öncelikle motosiklet sürüşünde kendinizi bir noktaya taşımanız gerekiyor. Herkes motosiklet kullanıyor, fakat bu işi kuralına uygun bir şekilde yapmak lazım. Bunun ölçüsünü girmiş olduğunuz testlerde anlayabiliyorsunuz. Mayıs 2015'te RoSPA Test (The Royal Society for the Prevention of Accidents), Kasım 2015'te IAM Test (Institude of Advanced Motorists), Temmuz 2017'de RoSPA INSTRUCTOR (İleri ve Güvenli Sürüş Eğitmeni) testlerinden geçtim. Mayıs 2019'da ise TMF eğitmeni (İleri Sürüş Eğitmeni) oldum. Hem yurt dışı RoSPA eğitmenliği hem de Türkiye Motosiklet Federasyonu eğitmenliğine sahip olan Türkiye’deki ilk ve tek kadın motosiklet eğitmeniyim.

Zor olan yavaş sürüş

Aslında en zoru yavaş sürüş. Bir yere girmek, park etmek, dönmek, motosikleti kontrol edebilmek... Belli bir hızın üstüne çıktığınız zaman kullanmak daha kolaydır. İyi sürücü de daha çok yavaş sürüşte belli olur.

Kendi motorunuzla eğitim alın

Bizim eğitim motorlarımız var. Ama kişinin kendi motoruyla eğitim alması daha etkili oluyor. Kendi ayarlarını yapması daha mantıklı. Bizim motorlarla eğitim alsa bile sonrasında kendi motoruyla tekrar tecrübe yapması gerekiyor.

Motosikleti şansa kullanıyorlar

Çok uzun yıllar motosiklet kullanıp eğitime gelen insanlar var. İnanın gözleri parlıyor, hayretler içinde kalıyorlar. Biz motosikleti şansa kullanmışız diyorlar.