Spor; kişinin önce kendisine, sonra doğaya,
zamana, insana karşı ruhsal ve bedensel faaliyetlerle
sürdürdüğü bir mücadele biçimidir.
Spor; belli kuralları olan bir sosyal hadisedir.
Spor kişiye sağlıklı, disiplinli, kurallara saygılı,
toplum içinde sevgi ve anlayışlı ilişkiler kazandırmalıdır.
İzlence sporları arasında geniş katmanlarda
en yoğun ilgi göreni; futboldur.
Bu nedenle kulüp sevgisi, renk aşkı, meşin yuvarlak
sevdası doğaldır ki göz ardı edilemez.
Fakat tüm bunların başında sporda dostluğun
sevginin kardeşliğin önde geldiğini de unutmamak gerekir.
Şampiyonluğa ulaşmak elbet güzeldir.
Şampiyonluk için gözyaşı dökmek de güzeldir.
Ama şu da bir gerçektir ki, şampiyonluğa
ulaşılamadığında da kan yaşlarına gerek yoktur!
Şampiyonluklar dürüstçe, mertçe, mücadele edenlerin olmalıdır.
Şampiyonluklar sahada ‘’önce insan’’ olduğunu
unutmayanların hakkı olmalıdır.
Şampiyonluklar futbolu erdemlilik kuralları içinde
en iyi biçimiyle oynamaya çalışanların oynayanların olmalıdır.
Ey Türkiyeli sporcu kardeşlerimiz,
gelin Sait Faik’ın Yani Ustası’ndaki gibi
dostluklar sunalım sahalarda.
Mutlu olmak için sevmek gerekir.
Sevmek; kır çiçeğini, karanfili, madımakı sevmektir.
Sevmek; kuşları, kedileri, kelebekleri sevmektir.
Spor, insanı sevmektir!
Spor, dostluk demektir!
Oxford’da insan soyuna öğretilemeyecek tek şey; dostluktur!
Önce dostluklar gelsin, sonra şampiyonluk diyelim…