Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), yarın Ankara'da Nazım Hikmet Kültür Merkezi'nde toplanacak 22. Olağanüstü Kurultay ile parti tarihinde yeni bir sayfa açmaya hazırlanıyor. Genel Başkan Özgür Özel'in ve yeni seçilen Parti Meclisi (PM) ile Yüksek Disiplin Kurulu (YDK) üyelerinin, 1127 kayıtlı delegeden güvenoyu isteyeceği bu kritik toplantı öncesinde, siyasetin merkezini hareketlendiren önemli bir gelişme yaşandı. CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partinin kurumsal hafızasına ve geleneklerine bağlılığını gösteren bir adımla, kendisinden önceki genel başkanları tek tek telefonla aradı. Özel, partinin 7. Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile onursal genel başkanlar Altan Öymen, Hikmet Çetin ve eski genel başkanlardan Murat Karayalçın'ı arayarak, yarınki tarihi kurultaya bizzat davet etti. Bu davet, parti içinde "birlik ve beraberlik" mesajı olarak yorumlanırken, aynı zamanda liderlik değişiminin ardından yaşanan tartışmalara bir son verme ve partiyi tek bir hedef doğrultusunda birleştirme hamlesi olarak değerlendirildi.
Gözler Kılıçdaroğlu'nda: Kurultaya katılacak mı?
Özgür Özel'in bu nazik daveti, kamuoyunun ve parti tabanının dikkatini özellikle bir isme, bir önceki genel başkan Kemal Kılıçdaroğlu'nun tavrına çevirdi. 38. Olağan Kurultay'da genel başkanlığı Özgür Özel'e devreden Kılıçdaroğlu'nun, yarınki güven oylamasına katılıp katılmayacağı ve nasıl bir mesaj vereceği merak konusu oldu. Kılıçdaroğlu'nun kurultay salonunda yer alması, liderlik değişiminin parti içinde bir kırılmaya yol açmadığını ve kurumsal bütünlüğün korunduğunu göstermesi açısından sembolik bir önem taşıyor. Öte yandan, Kılıçdaroğlu'nun kurultaya katılmaması veya sessiz kalması, parti içindeki "değişim" ve "devamlılık" yanlıları arasındaki ayrışmanın sürdüğü şeklinde yorumlanabilir. Kılıçdaroğlu'nun yakın çevresinden henüz konuyla ilgili net bir açıklama yapılmazken, kurultay sabahı verilecek kararın, CHP'nin gelecekteki siyasi atmosferini de etkilemesi bekleniyor. Siyaset kulislerinde, Kılıçdaroğlu'nun bir devlet adamı sorumluluğuyla hareket ederek partinin birliğine zarar verecek bir tutumdan kaçınacağı, ancak salondaki varlığıyla kendi siyasi ağırlığını da hissettireceği konuşuluyor.
Kurultayın gündemi: Güven oylaması ve yeni bir başlangıç
Yarın sabah saatlerinde saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başlayacak olan 22. Olağanüstü Kurultay, CHP için sadece bir güven oylaması olmanın ötesinde, yeni bir başlangıcın tescili niteliği taşıyor. Kurultay başkanlık divanının seçiminin ardından, Genel Başkan Özgür Özel'in bir açılış konuşması yapması bekleniyor. Özel'in bu konuşmada, liderlik değişiminden bu yana geçen süreci değerlendirmesi, partinin yeni dönemdeki yol haritasını açıklaması ve Türkiye'nin temel sorunlarına ilişkin partisinin çözüm önerilerini delegelerle ve kamuoyuyla paylaşması öngörülüyor. Konuşmanın ardından, kurultayın en kritik maddesine geçilecek: Genel başkan, Parti Meclisi (PM) ve Yüksek Disiplin Kurulu (YDK) için güven oylaması. 1127 delegenin sandığa giderek, partinin yeni yönetim kadrolarına "devam" ya da "tamam" demesi istenecek. Bu oylama, Özgür Özel liderliğinin delege nezdindeki meşruiyetini perçinlemesi açısından hayati bir önem taşıyor.
Güven oylaması sonrası yeni seçimler yapılacak
Güven oylamasının tamamlanması ve sonuçların açıklanmasının ardından, kurultayda ikinci bir seçim süreci daha yaşanacak. Mevcut yönetim "güvenoyu" alsa dahi, tüzük gereği genel başkan, PM ve YDK için ayrı ayrı seçimler düzenlenecek. Bu seçimler, parti yönetiminde olası revizyonlara veya yeni isimlerin yönetime katılmasına olanak tanıyacak. Güven oylamasından çıkacak sonuç, bu ikinci tur seçimlerin atmosferini de doğrudan etkileyecek. Yüksek bir güvenoyu oranı, Özel'in elini güçlendirerek listelerinde rahatça değişiklik yapmasına imkan tanırken, düşük bir oran ise parti içinde farklı grupların ve isimlerin PM ve YDK'ya girmek için daha yoğun bir pazarlık sürecine girmesine neden olabilir. Bu nedenle yarınki kurultay, CHP'nin sadece mevcut yönetimini oylamakla kalmayacak, aynı zamanda önümüzdeki yıllarda partiye yön verecek kadroların belirlenmesinde de kilit bir rol oynayacak.
Neden olağanüstü kurultay toplanıyor?
CHP'nin bu olağanüstü kurultayı toplamasının temelinde, 38. Olağan Kurultay'da yapılan tüzük değişikliğinin ve bu değişikliğe karşı açılan davaların yarattığı hukuki belirsizlik yatıyor. Tüzük değişikliğinin bazı maddelerinin mahkemeler tarafından iptal edilmesi, parti yönetiminin meşruiyeti konusunda bir tartışma başlatmıştı. Yargı sürecinin uzaması ve partinin kayyum tehlikesiyle karşı karşıya kalabileceği iddiaları üzerine CHP yönetimi, bu hukuki düğümü kökten çözmek amacıyla olağanüstü kurultay kararı aldı. Yarınki kurultayda yapılacak güven oylaması ve yeni seçimler, tüm bu hukuki tartışmalara son noktayı koymayı ve partinin yenilenmiş bir meşruiyetle yoluna devam etmesini sağlamayı hedefliyor. Bu kurultay, CHP'nin hem kendi iç hukuki sorunlarını çözme hem de tabanına ve kamuoyuna "birlik içinde, daha güçlü bir şekilde geliyoruz" mesajı verme fırsatı olarak görülüyor.