Haber/ Sinan KESKİN

Efes Selçuk Belediye Başkanı Filiz Ceritoğlu Sengel, “Doğa talanına karşı Efes Selçuk yaşama sahip çıkacak!” dedi

Tarım alanları ve meyve bahçelerine verdiği zararlarla gündeme gelen derin jeotermal kuyu açma projelerinin bir yenisi İzmir’in Selçuk ilçesinde ortaya çıktı. Aydın Valiliği Yatırım İzleme Koordinasyon Başkanlığı’ndan aldığı ruhsat ile çalışmalara başlayan İstanbul merkezli RE Enerji Yatırım Üretim A.Ş, 4’ü üretim, 3’ü enjeksiyon olmak üzere 7 adet derin sondaj açmak için Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na başvuru yaptı. Bölgede 13.7 MWe kurulu güce sahip Jeotermal Enerji Santrali (JES) ve 999 kWe güce sahip Güneş Enerji Santrali (GES) kurmak isteyen şirket jeotermal ısıtmaya dayalı endüstriyel sera tesisi projesini hayata geçireceğini duyurdu. 5686 sayılı Jeotermal Kaynaklar ve Doğal Mineralli Sular Kanunu’na istinaden 3290482 erişim numaralı Jeotermal Kaynak İşletme Ruhsatı’nı gerekçe gösteren şirketin alanlarının bir kısmı Aydın’da bir kısmı da İzmir sınırları içinde kalıyor.

İzin vermeyiz

Selçuk’ta 7 adet derin sondaj açmak için girişimde bulunulması Efes Selçuk Belediye Başkanı Filiz Ceritoğlu Sengel'in ve çevre örgütlerinin tepkisini çekti. Dokuz Eylül Gazetesine açıklamalarda bulunan Efes Selçuk Belediye Başkanı Filiz Ceritoğlu Sengel, “Doğa talanına karşı Efes Selçuk yaşama sahip çıkacak!” dedi. “Ülkemizin dört bir yanında kâr hırsıyla sürdürülen doğa katliamlarının son halkası da Gökçealan köyümüz civarında inşa edilmek istenen JES, GES ve endüstriyel sera projeleri oldu” diyen Filiz Ceritoğlu Sengel, “Tüm dünyanın ekolojik kriz ve felaketlerle boğulduğu bir dönemde, doğal yaşama verdiği telafisiz zararları bilimsel olarak da açık olan endüstriyel enerji ve tarım projelerine izin vermemiz mümkün değildir” diye konuştu.

'Direnmeye hazırız'

Tarım kenti olan Efes Selçuk’ta doğayla uyumlu bir yaşamı geliştirmek için çalıştıklarını, endüstriyel enerji ve tarım projelerini reddettiklerini vurgulayan Filiz Ceritoğlu Sengel, sözlerini şöyle sürdürü: “Başta köylü yurttaşlarımız ve belediyemiz olmak üzere tüm Efes Selçuk, daha önce defalarca yaptığı üzere hep birlikte doğa talanına karşı direnmeye hazırdır. Tüm yasal ve toplumsal koşulları değerlendirerek toprağımızı, doğamızı ve geleceğimizi koruyacağımızdan kimsenin şüphesi olmasın. Efes Selçuk’taki doğal yaşam, şirketlerin kârlarından çok daha değerli ve büyüktür!”

Hücum ediyorlar

Selçuk’ta birçok bölgenin aslında SİT alanıyken imara açılması için SİT derecelerinin düşürüldüğünü ifade eden Ege Çevre ve Kültür Platformu (EGEÇEP) Sözcüsü Erhan İçöz ise, “Bu örneği de göz önüne aldığımız zaman yatırımcıların buraya doğru hücum etmeye başladığı çok net bir şekilde gözüküyor. Yani düşünün Meryem Ana ve Menderes'in denize döküldüğü bölgedeki sulak alanların korunması gerekirken hepsinin SİT dereceleri düşürüldü ve imara açıldı. Söz konusu yer ise yeşil alan, ormanlık alan, meralık alan. O nedenle bu projeler doğaya çevreye zararlı projelerdir” diye konuştu. EGEÇEP'in söz konusu sahaların SİT derecelerinin düşürülmesi kararının iptali için dava açtığını hatırlatan İçöz, şunları kaydetti: “Bu habere konu olan yer ise yeşil alan, ormanlık alan, meracılık faaliyetlerinin olduğu alanlar. O nedenle bu projeler, doğaya çevreye zararlı projelerdir. Meryem Ana’nın 15- 20 metre ötesindeki muhteşem bir çamlık imara açıldı.
Şimdi ilk olarak şunu söylemek gerekir; o bölge ya da bir başka bölge fark etmez, Türkiye’nin enerji fazlası var. Enerji açığımız yok. Elektrik Mühendisleri Odası her yıl yayınladığı raporlarla bunu belgeliyor. Buradaki asıl amaç, enerji açığı değil, kamu kaynaklarının belirli gerekçelerle yandaşlara aktarılması şeklinde yorumlanabilir. Jeotermal yasasında çok büyük yanlışlar var. Bizim ısrarla üzerinde durduğumuz konu jeotermal yasasının değiştirilerek, çevreye uygun hale getirilmesidir.”

Tarımsal bütünlük bozulur

RES ve JES yapılmak istenen alanın mutlak tarım arazilerinden ve dikili tarım arazilerinden oluştuğunu ifade eden Ziraat Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Tevfik Türk de, “Bölge de yoğun bir şekilde tarımsal faaliyet yürütülmekte. Dolayısıyla yapılacak olan bu tesisler bölgedeki tarımsal bütünlüğü bozacaktır. Ayrıca JES’lerin çevresel etkileri de gerek Aydın’dan gerekse Salihli-Alaşehir’den net olarak bilinmektedir. Bu tesisler sadece bulundukları yerlerdeki tarımsal faaliyeti değil bölgenin tarımsal faaliyetini de olumsuz olarak etkilemektedir. GES’lere bakacak olursak da bu tesislerin hiç bir şekilde mutlak-dikili veya özel ürün arazilerine yapılmaması, tarımsal üretim kesintiye uğratmaması gerekmektedir” diye konuştu.

200 kilo zeytin 20 kiloya düştü

Öte yandan CHP Jeotermal Enerji Araştırma Komisyonu’nun hazırladığı rapor bu ay başında kamuoyu ile paylaşılmıştı. Raporda, JES’lerin yüzde 61'inin tarım arazilerine kurulduğu ve tarımsal üretimi olumsuz etkilediği vurgulanmıştı. Raporda, JES'lerin işletildiği bölgelerde yaşayan vatandaşların tarım ürünlerinin kalitesinin düştüğü, atıkların derelere bırakıldığı, çevrede pis kokuların oluştuğu yönündeki beyanları şöyle yer aldı: Önceki yıllarda 200 kg zeytin veren ağaçtan artık 20 kg zeytin alabiliyoruz. Zeytin, incir, üzüm gibi tarımsal ürünlerinin kalitesi düştü. Su kaynaklarında kirlenme ve azalma yaşanıyor. Dere yataklarına bırakılan atıklar nedeniyle tarımsal sulama yoluyla ürünler zarar görüyor. JES'lerden kaynaklı hava kirliliği nedeniyle özellikle solunum yollarıyla ilgili sağlık sorunları yaşanıyor. Kimyasalların sebep olduğu hastalıkların, kanser vakaları arttı. Özellikle deprem bölgelerinde kurulu olan JES'lerin, deprem anında patlama riskinin olduğu da belirtiliyor.

Şirket kime ait?

RE Enerji Yatırım Üretim A.Ş.’nin ortakları arasında Kıbrıs Ercan Havalimanı’nı yapan ve birçok alanda inşaat, konut projeleri yürüten Mehmet Alp Delimollaoğlu yer alıyor. Aile fertleriyle birlikte hissedar olduğu şirket üzerinden yeni yatırım alanında projeyi geliştirmeyi planlayan üst kuruluş Terminal Yapı’nın da birçok alanda projesi dikkat çekiyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın yürüttüğü Çeşme Projesi nedeniyle yapımı iptal edilen Çeşme Alaçatı Havalimanı’nın da ihalesini kazanan Terminal Yapı’nın Bodrum Güllük, İskenderun ve Mersin Limanları projesi de bulunuyor.