17 Aralık'ı hepimiz biliyoruz artık.

En azından ayakkabı kutularındaki dolarları, euroları.

Sıfırlanan hesapları,

Torpilli vatandaşlıkları,

Milyon dolarlık kol saatlerini,

Beleş uçakla gidilen umreleri,

Havadan düşen altınları,

Unutmamışızdır umarım.

***


O dönemin bir de devamı vardı.

Hani 5 Şubat'ta yapılanları.

Orada bir hafıza tazelemeye gerek var sanırım.

Kısa yoldan gidersek,

MİT Müsteşarı'nın ifadeye çağırıldığı,

Meşhur Tehvid-i Selam dosyası vardı hani...

***


Hani Türkiye'nin önemli dosyaları,

Birileri eliyle acem uşaklarına gitmişti.

Hani Uğur Mumcu ve bazı aydınları öldüren,

Bazı isimlerin acem bağlantıları falan vardı dosyada...

***


Unuttuk mu yoksa,

Ya da unutturulmasında başarılı mı olundu?

Eh merak etmeyin,

Bugünden sonra bolca dinleriz.

***


Hafta sonu yine operasyon vardı,

Yine belli isimlere, yine belli polislere...

Çoğu bu dosyada görevliydi onların.

Acem uşaklarının Türkiye'de neler karıştırdığını araştırıyorlardı.

***


Bir yaptılar, yetmedi iki yaptılar.

Demek ki o da yetmemiş ki,

Hafta sonunda üçüncüsü yaptılar.

Bugün yarın iki sütun haberde serbest kaldıklarını okur,

Sonra da normal hayatımıza döneriz...

***


İki yeni bilgisayar deposu (hard disk) çözülmüş.

Bu sefer ondan operasyon yapmışlar.

Bir de o bilgilerde yer alan bazı dinlemeler için,

Başbakanlık ve Cumhurbaşkanlığı'na yazı yazıp görüş sormuşlar.

Onlar da demiş ki;

"Bu bilgiler devletin güvenliği için önemlidir..."

***


Devletin içine acem kaçmış,

Devlet diyor ki;

"Olsun ben böyle mutluyum..."

İşte o acemlerden biri,

Kod adı "Emin" olan biri var ki,

"Ben bu işi yapmıyorum abi" dedi istifa etti görevinden.

Şimdi vekil olup dokunulmaz olacak...

***


Kavga başladı daha ilk günden.

İlk yumruğu Bülent Arınç attı.

İkincisi kimden gelecek diyordum ki,

Çok yakınından geldi.

Gerçi bence danışıklı dövüş, nabız düşürmece numarası ama olsun.

Anlayan aldı mesajı...

O yüzden bundan sonrasını iyi izlemek lazım.

Acem oyunları bundan sonra çoğalacak,

Keskinleşecek ve hile hurda karışacak.

Belki de dosyalar savaşı başlayacak...

***


Demem odur ki,

Yarınlar gerçekten "emin" ellerde...