Vücutta önemli görevlere sahip, yağda çözünen bir vitamin olan D vitamini, çoğunlukla güneş ışınlarının etkisiyle deride oluşur. Yeterli miktarda alınan D vitamini, özellikle kemik erimesini önlerken sağlıklı kemik ve kas yapısı oluşumunu sağlar. Medicana Sağlık Grubu Kadın Hastalıkları Doğum ve Tüp Bebek Uzmanı Op. Dr. Çağcıl Yetim, son yıllarda yaşam şartlarının değişimine paralel olarak kapalı mekanlarda daha fazla zaman geçirilmesinin, D vitamini eksikliğine yol açtığını, bunun da dolaylı olarak gebelik oluşumunu negatif etkileyen bir faktör olduğunu söyledi ve devam etti:

“Son yıllarda pek çok insanın güneş ışınlarına bağlı cilt kanseri oluşması korkusuyla güneşe çıkmaktan kaçınması, güneş koruyucularını çok fazla kullanması, çevre kirliliği, yetersiz beslenme gibi etkenler D vitamini eksikliği sorunu ile daha sık karşılaşmamıza yol açmaktadır. Yapılan çalışmalarda D vitamininin kadınlarda her adet döneminde veya kısırlık tedavisi sırasında, gelişen yumurta sayısını ve kalitesini artırdığı, yumurtanın sperm tarafından döllenmesini, rahim içi kalınlığı ve oluşan bebeğin rahime tutunmasını kolaylaştırdığı ve böylece gebelik oluşma şansını gerek tüp bebek tedavilerinde gerekse diğer kısırlık tedavilerinde olumlu yönde artırdığı ortaya konmuştur.

"DOĞAL KAYNAKLARI TERCİH EDİN"

Op. Dr. Çağcıl Yetim, güneş ışığının önemine dikkati çekerek, sözlerine şöyle devam etti:

"Günlük D vitamini gereksinimi kollar, bacaklar ve yüzün 20 dakika gün ışığına maruz kalmasıyla karşılanabilir. Gerekli güneş ışığı miktarı; kişini yaşı, deri rengi, maruziyet süresi ve varsa diğer tıbbi sorunlara göre değişir. D vitaminin deri yoluyla vücuda alınması, yaşın ilerlemesiyle azalmaya başlar. Deri rengi koyu olan kişilerde, yeterli D vitamininin deride oluşması için özellikle kış aylarında uzun süreli gün ışığına gereksinim vardır. Güneş koruyucuları (20 faktör ve fazlası) kullananlarda deride D vitamini oluşamaz. D vitaminin diğer önemli kaynağı gıdalardır. Bazı gıdalarda D vitamini doğal olarak bulunur. Özellikle yağlı olan tuzlu su (deniz) balıklarından somon, sardunya ve ton balığında, tereyağ, süt, yulaf, tatlı patates, yumurta sarısı, sıvı yağlarda bulunur. Bitkilerden maydanoz, ısırgan otu, yoncada mevcuttur."

"FABRİKA VE EGZOZ DUMANLARI NEGATİF ETKİ YAPIYOR"

"Sisli havaların sık olduğu bölgeler, fabrika dumanları veya araba egzoz dumanları ile aşırı kirlenen havanın solunduğu alanlar, kapalı giyim tarzı tercihleri yeterli D vitamini oluşumunu engeller." diyen Op. Dr. Yetim, "Genel olarak, erişkinlerde normal D vitamini düzeylerini sağlamak için gereken D vitamini dozu 400- 800 IU’dir. Bu miktarda D vitamini içeren bir takviyenin alınması yeterli olacaktır" diye konuştu. 

"FAZLASI DA ZARAR"

Op. Dr. Çağcıl Yetim, D vitamininin fazlasının da zararlı olduğundan bahsederek, "D vitamini yağda eriyen bir vitamin olduğundan D vitaminin gereğinden fazla alınması, D vitamini zehirlenmesi denilen bir tablo yaratır. Vücuttaki D vitamini seviyesi basit bir kan testiyle ölçülebilir. D vitamini takviyeleri hekimlerin önerdiği sürede ve miktarda alınmalıdır. Fazla alınan D vitamini nedeniyle kan kalsiyumu yükselir ve buna bağlı sağlık sorunları ortaya çıkabilir. Ayrıca bu durumu önlemek için ilaç prospektüsleri dikkatli okunmalı, D vitamini içeren birkaç ilaç bir arada alınmamalıdır. Her türlü takviye ve ilaç konusunda hekimlere sorulmadan hareket edilmemelidir" ifadelerini kullandı. 

Kaynak: dha