İzmir ve Antalya başta olmak üzere, birçok belediye başkanının "yolsuzluk" ve "rüşvet" iddialarıyla gözaltına alınması ve bazılarının tutuklanması, ana muhalefet partisi CHP'de büyük bir tepkiye yol açmıştı. Bu tepkinin en sert ve en gür sesi ise, partisinin MYK toplantısının ardından kameraların karşısına geçen Genel Başkan Özgür Özel'den gelmişti.
İşte bu sert açıklamalar, iktidar kanadında yanıtsız kalmadı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Özgür Özel'in 5 Temmuz 2025 tarihinde yaptığı bu konuşmayı yargıya taşıyarak, siyasi düelloyu hukuki bir zemine çekti. Bu adım, son dönemde iki lider arasında başlayan ve kamuoyunda "normalleşme" veya "yumuşama" olarak adlandırılan diyalog sürecinin geleceği hakkında da ciddi soru işaretleri doğurdu. Siyasi eleştirinin sınırlarının nerede bittiği ve hukuki sürecin nerede başladığı tartışmalarını yeniden alevlendiren bu gelişme, Ankara'daki siyasi atmosferi bir anda buz kestirdi.
500 bin liralık dava ve ağır suçlamalar
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın hukuki hamlesini, avukatı Hüseyin Aydın kamuoyuna duyurdu. Avukat Aydın tarafından yapılan yazılı açıklamada, sürecin iki ayaklı olduğu belirtildi. İlk olarak, Özgür Özel'in açıklamaları nedeniyle kişilik haklarının ağır bir saldırıya uğradığı gerekçesiyle, Ankara Asliye Hukuk Mahkemesi'nde 500 bin TL'lik bir manevi tazminat davası açıldığı bildirildi. Bu, son yıllarda bir siyasi liderin, bir diğerine açtığı en yüksek meblağlı tazminat davalarından biri olarak kayıtlara geçti.
