Beşiktaş Kulübü, İstanbul Harbiye’deki ICC Kongre Merkezi'nde gerçekleştirilen olağanüstü genel kurul toplantısında önemli bir karara imza attı. Genel kurul üyeleri, kulübün yıllardır atıl durumda kalan Dikilitaş’taki arazisinin değerlendirilmesini içeren projeye oy çokluğuyla onay verdi.
Başkan Serdal Adalı, yaptığı detaylı sunumda projenin Beşiktaş’ın finansal bağımsızlığına kavuşması açısından tarihi bir fırsat olduğuna dikkat çekti. Adalı, “Yaklaşık 40 yıldır hiçbir gelir elde edemediğimiz bu araziden artık borçlarımızı kapatacak düzeyde gelir sağlayacağız” dedi.
Proje devlet güvencesiyle ilerliyor
Serdal Adalı’nın altını çizdiği en önemli noktalardan biri de, projenin herhangi bir özel şirketle değil, Emlak Konutüzerinden ve devlet güvencesiyle yürütülecek olmasıydı. Bu kapsamda Beşiktaş’ın mülkiyetine yeni araziler de dahil edilecek. Gençlik ve Spor Bakanlığı’na ait olan ve kulübe tahsisli olan iki ayrı parselin tapularının kulübe kazandırılmasıyla toplam alan 20 bin metrekareye ulaşacak.
Adalı, “Bu proje şahıslarla değil, doğrudan devletle birlikte yürütülüyor. Emlak Konut, projeye imar kazandırıp inşa sürecini ihale ile başlatacak. Kulüp yönetimi olarak bu sürece hiçbir şekilde müdahil olmayacağız. Her şey şeffaf olacak” ifadelerini kullandı.
Projeye ayrıca Ziraat Bankası’nın da ortak edilmesi planlanıyor. Bankaya olan borcun, projeye ortaklık karşılığında mahsup edilmesiyle kulübün finansal yükünün hafifletileceği belirtiliyor. Bu sayede hem gelir elde edilecek hem de mevcut borçlarda ciddi bir azalma sağlanacak.
200 milyon avro gelir hedefleniyor
Adalı, projenin tamamı satıldığında 400 milyon avroya yakın ciro beklediklerini, inşaat ve Emlak Konut payı çıkarıldığında kulübün eline 150-200 milyon avro net gelir geçeceğini ifade etti. Bu gelirle öncelikle yüksek faizli borçların kapatılması hedefleniyor. Projenin tamamlanma süresi olarak ise 3 yıl öngörülüyor.
“Buradan gelecek gelirle borçlarımızı ödeyip, kalan tapuları kasamıza koyacağız” diyen Adalı, geçmişteki Fulya projesiyle yapılan kıyaslamalara da sert tepki gösterdi. “Bu proje, Fulya gibi şahıslarla yürütülen bir yap-sat anlaşması değil. Devlet güvencesinde, denetim altında bir proje. Hiç kimse bu projeyi Fulya’yla karıştırmasın” dedi.
Beşiktaş için kırılma noktası
Genel kurulda onaylanan 4. maddeye dikkat çeken Adalı, bu kararın kulüp için sadece bir proje değil, aynı zamanda kadro kalitesi ve transfer rekabetinde denge kurma adına da kritik olduğunu vurguladı. Rakip kulüplerin gayrimenkul gelirleriyle oluşturdukları bütçelere dikkat çeken Adalı, Beşiktaş’ın bu alanda geç kaldığını kabul etti:
“Rakiplerimiz bu projeleri yıllar önce yaptı. Onlar yatırım yaptı, biz birbirimizi yedik. Bu fırsatı değerlendirmek zorundayız. Eğer bu gelir farkını kapatırsak, biz de onların yaptıklarından daha iyisini yaparız.”
Başkan Adalı ayrıca yeni projeyle birlikte Süleyman Seba Spor Salonu'ndaki branşların Akatlar’da inşa edilecek 3 ayrı tesise taşınacağını da açıkladı. Hentbol, tekerlekli sandalye basketbolu ve alt yaş grubu basketbol takımları ile kadın futbol takımına özel sahaların yer alacağı bu tesisler, sporcu altyapısını da güçlendirecek.
“Beşiktaş kendi arsasına kendi projesini yapacak”
Serdal Adalı’nın konuşmasının en dikkat çeken bölümlerinden biri ise, kulübün hiçbir kişi ya da şirkete bağımlı olmadan bu projeyi hayata geçirecek olmasıydı. “Burası Beşiktaş. Kendi arsasının üzerine, kendi projesini yapacak. Borçlarını da kendi yaratacağı gelirle kapatacak” diyerek kulübün bağımsız kimliğine vurgu yaptı.
Ayrıca kongrede kabul edilen maddelerle birlikte, projeden elde edilecek gelirlerin doğrudan borç yapılandırmasına yönlendirileceği ve kalan varlıkların tapularının kulüp adına tescil edileceği de garanti altına alındı.
