Türkiye ekonomisinin bir numaralı gündem maddesi olan yüksek enflasyon ile mücadelede yeni bir perde aralandı. Milyonlarca vatandaşın alım gücünü doğrudan etkileyen ve piyasaların seyrini belirleyen Ağustos ayı enflasyon rakamlarının açıklanmasının ardından, ekonomi yönetiminin en yetkili ismi Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'ten kritik bir değerlendirme geldi. Sosyal medya hesabı üzerinden kamuoyuna seslenen Şimşek, uygulanan ekonomi programının meyvelerini vermeye başladığına işaret ederek, fiyat artış hızındaki yavaşlamayı ifade eden dezenflasyon sürecinin kararlılıkla sürdüğünü belirtti. Bakan Şimşek'in açıklamaları, bir yandan rakamlardaki iyileşmeye dikkat çekerken, diğer yandan da gıda gibi temel kalemlerdeki inatçı yüksek seyrin altını çizerek, mücadelenin henüz bitmediğine dair önemli ipuçları verdi. Bu mesaj, ekonomi programının başarısını gösterme ve piyasalara güven aşılama amacı taşırken, vatandaşın gündelik hayatta hissettiği ekonomik zorluklarla makroekonomik veriler arasındaki makasın ne yönde evrileceğine dair beklentileri de şekillendirdi.
Tırmanış yerini inişe mi bırakıyor?
Bakan Şimşek'in açıklamasının en dikkat çekici noktası, yıllık enflasyondaki gerilemeye yaptığı vurguydu. Geçen yılın Mayıs ayında zirve yapan ve Türkiye ekonomisi için büyük bir baskı unsuru haline gelen yıllık Tüketici Fiyat Endeksi'nin (TÜFE), aradan geçen sürede 42,5 puanlık dikkate değer bir düşüş sergilediğini belirten Şimşek, endeksin yüzde 33'ün altına indiğini duyurdu. Bu rakam, fiyat artışlarının durduğu anlamına gelmese de, artış hızının belirgin bir şekilde yavaşladığını gösteren dezenflasyonist bir eğilimin teyidi olarak yorumlandı. Ekonomi yönetimi için bu veri, uygulanan sıkı para ve maliye politikalarının bir sonucu olarak görülüyor ve programın doğru yolda ilerlediğine dair güçlü bir kanıt olarak sunuluyor. Enflasyonla mücadelenin uzun ve meşakkatli bir süreç olduğu bilinirken, zirveden bu denli bir geri çekilme, geleceğe yönelik beklentilerin olumluya dönmesi açısından kritik bir psikolojik eşik olarak değerlendiriliyor.
Sofradaki yangın sönmüyor: Gıda faturası ağır
Makroekonomik verilerdeki olumlu tabloya rağmen, vatandaşın cebini en çok yakan kalem olan gıda enflasyonundaki durum, endişelerin odağında kalmaya devam ediyor. Bakan Şimşek de bu gerçeği göz ardı etmeyerek, açıklamalarında bu konuya özel bir parantez açtı. Özellikle mevsimsel etkilerin de hissedildiği tarım sektöründe yaşanan sorunlara dikkat çeken Şimşek, "Zirai don ve kuraklığın da etkisiyle uzun dönem ortalamasının oldukça üzerinde fiyat artışı gerçekleşen gıda grubunun aylık enflasyona etkisi 0,7 puan oldu" ifadelerini kullandı. Bu durum, aylık enflasyonun önemli bir kısmının tek başına gıda fiyatlarındaki artıştan kaynaklandığını ortaya koyuyor. Çarşıda, pazarda ve markette temel gıda ürünlerine erişimde zorlanan milyonlarca hane için bu veri, hayat pahalılığının en somut göstergesi olmaya devam ediyor. Hükümetin genel enflasyonu düşürme çabalarına karşın, gıda fiyatlarındaki bu inatçı seyir, toplumsal refahın artırılması önündeki en büyük engellerden biri olarak varlığını koruyor.
Çekirdekteki soğuma umut veriyor
Ekonomistler ve merkez bankaları için manşet enflasyon kadar, hatta bazen daha da önemli olan bir diğer gösterge ise çekirdek enflasyondur. Gıda ve enerji gibi oynaklığı yüksek kalemlerin dışarıda bırakılmasıyla hesaplanan çekirdek enflasyon, ekonomideki ana fiyatlama eğilimini ve talep yönlü baskıları daha net bir şekilde ortaya koyar. Bakan Şimşek, bu alandaki gelişmeleri de olumlu bir sinyal olarak sundu. Yıllık temel mal ve hizmet enflasyonundaki düşüşün Ağustos ayında da devam ettiğini belirten Şimşek, temel mal enflasyonunun yüzde 19,8 gibi dikkat çekici bir seviyeye gerilediğini açıkladı. Daha da önemlisi, genellikle "yapışkan" olarak nitelendirilen ve düşürülmesi daha zor olan hizmet enflasyonunun yüzde 45,8'e gerileyerek 2022 yılı Nisan ayından bu yana en düşük seviyesini görmesi oldu. Hizmet sektöründeki fiyat artış hızının yavaşlaması, enflasyonist beklentilerin kırılmaya başladığına ve uygulanan politikaların ekonominin geneline yayıldığına dair önemli bir işaret olarak kabul ediliyor.
'Mali disiplin' ve 'yapısal reform' vurgusu
Bakan Mehmet Şimşek, açıklamasının sonunda mevcut durum analizinin ötesine geçerek geleceğe yönelik yol haritasını da net bir dille tekrarladı. Enflasyonla mücadelenin sadece para politikasıyla sınırlı kalmayacağını, maliye politikasının da bu sürece tam destek vereceğini ifade etti. "Sürdürülebilir büyüme ve toplumsal refah artışı için ön koşul olan fiyat istikrarını kalıcı şekilde sağlamak için mali disiplini ve yapısal adımlarımızı aynı kararlılıkla sürdüreceğiz" diyen Şimşek, popülist harcamalardan kaçınılacağının ve bütçe dengesinin gözetileceğinin altını bir kez daha çizdi. Bu mesaj, özellikle uluslararası yatırımcılar ve kredi derecelendirme kuruluşları tarafından yakından takip edilen bir taahhüt niteliği taşıyor. Yapısal reformlar vurgusu ise, Türkiye ekonomisinin verimliliğini artıracak, rekabet gücünü yükseltecek ve enflasyonist baskıları kalıcı olarak ortadan kaldıracak daha derinlikli adımların atılacağına dair bir beklenti oluşturuyor.
Vatandaşın beklentisi ve uzun vadeli hedef
Ekonomi yönetiminin sunduğu teknik veriler ve olumlu mesajlar, piyasalar tarafından pozitif karşılansa da, vatandaş için asıl belirleyici olan, bu rakamların kendi alım gücüne ne zaman ve nasıl yansıyacağı. Dezenflasyon sürecinin, fiyatların genel seviyesinin düştüğü "deflasyon" ile karıştırılmaması gerekiyor; bu süreç yalnızca fiyatların daha yavaş arttığı bir dönemi ifade ediyor. Dolayısıyla, hayat pahalılığının bir anda ortadan kalkması beklenmiyor. Hükümetin Orta Vadeli Program'da (OVP) ortaya koyduğu hedefler, enflasyonun tek haneli seviyelere indirilmesinin birkaç yıl alacak, sabır gerektiren bir süreç olduğunu gösteriyor. Bakan Şimşek'in açıklamaları, bu zorlu süreçte hem kamuoyunun beklentilerini yönetme hem de programın arkasındaki siyasi iradenin devam ettiğini teyit etme amacı taşıyor. Önümüzdeki aylar, çekirdek göstergelerdeki soğumanın manşet enflasyona ve en önemlisi vatandaşın cüzdanına ne ölçüde yansıyacağını göstermesi açısından kritik olacak.