Haber / Ramazan ELES

Türkiye'de tekel ürünleri satan işletmeciler, alkollü içkilere ve sigaraya gelen zamlar sonrası, satışlarının büyük ölçüde azaldığını söylüyor. Alım gücünün ve ekonomik krizin derinleştiği bir ortamda son zamlarla ayakta kalmalarının giderek zorlaştığını dile getiriyor. 2019 yılında yayınlanan Eurostat’ın “Alkol tüketim istatistikleri” verilerine göre, Türkiye, Avrupa’da yüzde 85.1 ile en az alkol tüketilen ülke oldu. Öte yandan OECD 2018 verilerine göre de Türkiye en yüksek alkollü içki vergisi sıralamasında 6. sırada. OECD’nin yayınladığı “Tüketim Vergisi Eğilimleri 2018” raporuna göre Türkiye’de 1 litre alkollü içki için alınan maktu asgari vergi 50.52 dolar. Bu tutara göre Türkiye, OECD sıralamasında alkollü içkiye en fazla vergi ödenen ülkeler sıralamasında 6. sırada yer alıyor.

İstanbul Kadıköy’de bar işleten Emre Yolalan, üretici firmaların da yaptığı zamlarla alkollü içki fiyatlarının ÖTV zammının üzerinde arttığını söyledi. 9 Eylül Gazetesi’nin sorularını yanıtlayan Yolalan, “Fiyatlar bize yüzde 50'nin üzerinde yansıdı. Fiyatlarımızı bundan dolayı biz de artırmak zorunda kaldık” dedi.

HAYATA MÜDAHALE

İçkiye yapılan zamları fiyatlarına en az düzeyde yansıttıklarını belirten Yolalan, buna rağmen müşteri sayısının yüzde 30’lara kadar azaldığını dile getirdi. Yolalan, “Kar oranımızı düşürerek müşterilerimize hizmet sunmaya çalışıyoruz. Etrafımızdaki diğer işletmelere oranla daha düşük fiyata satmamıza rağmen yine de müşteri sayısında ciddi düşüş var. Çünkü insanların alım güçleri azaldı. Zamlar sadece alkollü içkiye gelmiyor, ülkede her şeye zam geldi. Bu ürünlere yapılan zammın artık maliyet kaynaklı olduğunu düşünmüyoruz. Burada tamamen hayat tarzına müdahale var. İnsanlar zamdan dolayı eğlencesinden, yemesinden kısmaya başladı. Artık yapacak bir şey yok, ülkenin hali bu. Bir yıl önce 45 lira olan bir alkollü içkinin fiyatı bugünlerde 130 liraya kadar çıktı” diye konuştu.

109 KİŞİ VEFAT ETTİ

Alkollü içkilere yapılan yüksek oranlardaki zamlar, kaçak ve sahte üretimin de artışına neden oldu. Geçen yıl sahte ve kaçak içki tüketimi nedeniyle 109 kişi yaşamını yitirdi. Bu duruma dikkat çeken işletmeci Emre Yolalan, artık bazı işletmeler de sahte içki satışına yöneldiğini iddia ederek şunları söyledi: “Eskiden vatandaşlar kendileri için evlerinde alkollü içki üretirdi, artık bazı işletmeler de imal edip satışını yapıyor. Vatandaşlar bundan bihaber ve kimse bu konu üzerinde durmuyor. Her yıl sahte içki tüketiminden dolayı çok sayıda kişi hayatını kaybediyor. Buna artık bir çözüm bulunması, bu konudaki politikaların baştan düzenlemesi gerekiyor.”

Türkiye Tekel Bayileri Platformu Başkanı Özgür Aybaş da sahte içki kaynaklı yaşanan ölümlerin son beş yıl içinde arttığını söyledi. Yükselen döviz kuru, zam ve ÖTV artışının alkoldeki kaçak üretim ve tüketimi artırdığını belirten Aybaş, “Alkollü ürünlerde yüzde 244’lere varan bir ÖTV oranı var. Bu oran kaldırıldığı zaman kimse kaçak içkiye ihtiyaç duymaz. Dünyada bir problem yok. Sadece ülkemizde böyle bir problemle karşı karşıyayız” dedi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Biz bunların fiyatını yükselterek içilmesini engelleyeceğiz” dediğini dile getiren Aybaş, “Siz ÖTV artırarak, içki ve sigara fiyatlarını yükselterek tüketilmesini engelleyemezsiniz” diye konuştu. Vatandaşlara da güvenilir yerlerden alışveriş yapmalarını önerdi.

HER AY ZAMLANDI

Son dönemde bir içki grubuna ait ithal şarap, votka, viski ve likör ürünlerine zam geldiğini aktaran Aybaş, “Temmuz ayı başında bir içki grubuna ait şarap bazlı içecekler ve bazı kokteyllerin fiyatları yüzde 40 oranında arttı. 6 ayda bir zamlanan alkollü içkiler bu sene itibarıyla neredeyse her ay zamlandı” diye konuştu.

İstanbul Kadıköy’deki pub işletmecisi Murat Sarraç da son ÖTV zamlarından sonra müşteri sayısında ciddi oranda düşüş olduğunu söyledi. Eskiden haftanın 3-4 günü gelen müşterilerinin artık sadece bir gün gelmeye başladıklarını dile getiren Sarraç, “Satışlarımız yüzde 80 oranında düştü; buna karşılık kiralarımız yüzde 40 oranında arttı” diyerek yakındı. Artan fiyatlar karşısında lisanslı olarak alkollü içki üretmeye başladıklarını belirten Sarraç, “Biz hem müşterimizi kaybetmemek hem de zamlardan daha az etkilenmek için lisanslı olarak fabrika kurduk. Kendi ürünlerimizin bazılarını burada üretmeye başladık. Sadece lisansı almamız ise 7 yıl sürdü. Diğer ülkelerde üretimde teşvik yapılırken biz 7 yıl boyunca uğraştık” dedi.

SIRAYLA İÇİYORLAR

Kadıköy’deki bir başka pub işletmecisi Mehmet Başol da şunları söyledi: “İnsanların, hayat pahalılığı karşısında ayakta kalmaya çalışırken bir yandan da eğlenmeye ihtiyacı var. Ama ne yazık ki yüksek enflasyon karşısında insanlar sadece hayat mücadelesi veriyor. İnsanlar artık isteklerinden, arzularından vazgeçiyor. Yıllardır bu sektördeyim ama son birkaç yılda yaşananları daha önce hiç yaşamadım. Burası eskinden haftanın her günü dolu iken artık sadece cumartesi günleri geliyorlar. Hatta geçen gün dört müşterimiz geldi, dördü bir birayı birlikte içtiler. Artık insanlar bu duruma düştü.”

Alkollü içki satılan bir mekânda keyif yapmanın orta sınıf için imkânsıza yakın olduğunu belirten işletmeciler, Kadıköy sokaklarındaki bu tür işletmelerin çoğunun, birkaç masa dışında boş olmasının da bunu gösterdiğini vurguladı. Esnaf, bu zamlarla fiyat belirleyemediklerini, müşterilerinin de alım gücünün kalmadığını dile getirdi. Fiyatlarını ellerinden geldiğince düşük tutmaya çalıştıklarını belirtti.