4 Ekim Dünya Hayvanları Koruma Günü, tüm yurtta olduğu gibi İzmir'de de çeşitli etkinliklerle kutlandı. Bu anlamlı günün en dokunaklı adresi ise İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin Bornova Gökdere'de kurduğu, Türkiye'ye örnek olan Pako Sokak Hayvanları Sosyal Yaşam Kampüsü oldu. Geleceğin teminatı olan çocuklarda hayvan sevgisi ve sorumluluk bilincini artırmak amacıyla düzenlenen etkinlikte, ilkokul öğrencileri ağırlandı. Öğrenciler, kampüsteki veteriner hekimler ve bakıcılar eşliğinde, sahipsiz dostlarımızın dünyasına keyifli bir yolculuk yaptı. Bu özel gün, sadece bir kutlama olmanın ötesinde, minik kalplerde büyük bir farkındalık yaratmayı hedefledi.
Bilinçli sevgi ve "tek sağlık" vurgusu
Etkinlikte öğrencilerle bir araya gelen İzmir Büyükşehir Belediyesi Veteriner İşleri Dairesi Başkanı Hüseyin Gökhan Özdemir, önemli mesajlar verdi. Amaçlarının, çocukları küçük yaştan itibaren bakımevlerine getirerek onlarda bir bilinç oluşturmak olduğunu belirten Özdemir, "En önemli durum, bilinçli hayvan sevgisi ve bilinçli hayvan sahibi olmaktır," dedi. Son yıllarda sokağa terk edilen hayvan sayısındaki artışa dikkat çeken Özdemir, "Bakamayacağımız hiçbir hayvanı almamamız lazım," uyarısında bulundu.
Özdemir ayrıca, modern dünyanın kabul ettiği "Tek Sağlık" konseptinin önemini vurguladı. Bu konseptin, dünya sağlığının korunması için hayvan, çevre ve insan sağlığının bir bütün olarak ele alınması gerektiğini ifade ettiğini belirten Özdemir, "Hayvanlar sağlıklıysa çevre sağlıklı, çevre sağlıklıysa insanlar sağlıklı olur," diyerek ekosistemdeki hassas dengeye işaret etti.
Minik kalplerden yükselen çığlık: Şiddet bitsin!
Etkinliğin en çarpıcı anları ise çocukların, sokak hayvanlarına yönelik şiddet olayları hakkındaki düşüncelerini dile getirdiği anlardı. Hayvanları çok sevdiğini ve bir kedisi olduğunu söyleyen Irmak Yeşilçavdar isimli öğrenci, "Hayvanlar insanların parçası gibi. Sahipsiz hayvanlara yönelik kötü muameleler karşısında çok üzülüyorum. Çok yanlış bunlar. Bu duruma son verilmesini istiyorum," sözleriyle adeta büyüklerine ders verdi.
Bir başka öğrenci Ömer İncioğlu, evinde hayvanı olmamasına rağmen bir kedi sahiplenmeyi çok istediğini söylerken, Melisa Keskin ise "Sokak hayvanlarının yaşadığı şeyler karşısında üzülüyorum. Çünkü yaşadıkları olumsuz durumları hak etmiyorlar. O nedenle barınaklar onlar için kurtuldukları bir yuva," diyerek barınakların sahipsiz canlar için önemini vurguladı. Çocukların bu saf ve vicdan dolu tepkileri, toplumun kanayan yarası olan hayvana yönelik şiddetin ne denli derin izler bıraktığını bir kez daha gözler önüne serdi.
"Satın alma, sahiplen" çağrısı
Pako Sokak Hayvanları Sosyal Yaşam Kampüsü'nde düzenlenen bu anlamlı etkinlik, aynı zamanda "Satın Alma, Sahiplen" sloganının da güçlü bir şekilde yinelenmesine vesile oldu. Veteriner hekimler, öğrencilere bir hayvanı sahiplenmek için gerekli şartları, onun bakımının getirdiği sorumlulukları ve onlarla nasıl doğru iletişim kurulacağını uygulamalı olarak anlattı. Hayvan sahiplenmenin, bir canlıya ömür boyu yuva olma sözü vermek anlamına geldiği vurgulandı. Etkinlik, hem çocuklara hem de ailelerine, bir petshoptan bir hayvan satın almak yerine, barınaklarda sıcak bir yuva bekleyen binlerce candan birine kucak açmanın paha biçilmez mutluluğunu hatırlattı.