Manisa'yı yasa boğan ve ardında bir dizi soru işareti bırakan Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek'in ölümüyle ilgili adli süreç, Adalet Bakanı Yılmaz Tunç'un yaptığı kritik açıklamalarla yeni bir boyut kazandı. Evindeki havuzun makine dairesinde yaşanan ve ilk başta bir kaza olarak değerlendirilen trajik olayın ardından, Manisa Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında hazırlanan ilk bilirkişi raporu, adeta bir felakete davetiye çıkaran ölümcül ihmaller zincirini gözler önüne serdi. Bakan Tunç, raporun detaylarını kamuoyuyla paylaşarak, soruşturmanın seyrini ve kamuoyunun beklentilerini şekillendiren önemli bir adım attı. Bu gelişmelerin ardından, olayın tüm teknik boyutlarıyla aydınlatılması ve akıllarda hiçbir şüpheye yer bırakmamak amacıyla daha kapsamlı bir ek bilirkişi raporu hazırlanmasının kararlaştırılması, soruşturmanın ne denli titizlikle yürütüldüğünü ortaya koydu.

Evlat Acısına Dayanamadı: Kuyumcu Baba Yaşamına Son Verdi
Evlat Acısına Dayanamadı: Kuyumcu Baba Yaşamına Son Verdi
İçeriği Görüntüle

Adalet Bakanı'ndan kritik açıklama: Soruşturma titizlikle yürütülüyor

Tüm Türkiye'nin yakından takip ettiği şüpheli ölümle ilgili sessizliğini bozan Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı paylaşımla hem soruşturmanın mevcut durumu hakkında bilgi verdi hem de ilk bilirkişi raporundaki çarpıcı bulguları sıraladı. Soruşturmanın selameti için bir Cumhuriyet Başsavcıvekili ile iki Cumhuriyet Savcısının özel olarak görevlendirildiğini belirten Bakan Tunç, "Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek'in, elektrik akımına kapılması sonucu vefat ettiği elim olayla ilgili olarak Manisa Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturma titizlikle yürütülmektedir" dedi. Bugüne kadar 12 kişinin ifadesine başvurulduğunu ve 2 kişinin de gözaltına alındığını açıklayan Tunç, devletin olayın aydınlatılması konusundaki kararlılığını vurguladı.

Bilirkişi raporundaki tüyler ürpertici ihmaller zinciri

Bakan Tunç'un açıklamasının en can alıcı bölümü ise elektrik ve makine mühendislerinden oluşan bilirkişi heyetinin hazırladığı ilk raporda yer alan tespitlerdi. Rapora göre, adeta bir felakete davetiye çıkaran bir dizi ölümcül hata ve ihmal, Başkan Zeyrek'in hayatına mal olmuştu. Bakan Tunç'un tek tek sıraladığı kusurlar, olayın basit bir kaza olmaktan çok öte olduğunu gösteriyordu:

  • Arızalı Pompa Motoru: Kazanın merkezindeki havuz pompa motorunun arızalı olduğu net bir şekilde tespit edildi.

  • Hayat Kurtaran Röle Yok: Binanın ana girişinde bulunması gereken ve en küçük bir elektrik kaçağında tüm sistemi keserek hayat kurtaran kaçak akım rölesi ekipmanının mevcut olmadığı belirlendi. Bu, sistemin en temel güvenlik mekanizmasından yoksun olduğu anlamına geliyordu.

  • Her Yerde Paslanma: Havuz ve çevresindeki tüm metal ekipmanlarda, zamanla bakımsızlıktan kaynaklandığı anlaşılan ve iletkenliği tehlikeli bir şekilde artırabilen yoğun korozyon (paslanma) tespit edildi.

  • Su ve Nem Tehlikesi: Elektrik kabloları ve ek yerlerinin su ve neme maruz kaldığı, bunun da kaçak riskini en üst seviyeye çıkardığı anlaşıldı.

  • İkinci Röle de Arızalı: Havuz enerji odasında bulunan ve ikincil bir koruma sağlaması gereken kaçak akım rölesinin de korozyona uğradığı ve arızalı olduğu, yani işlevini tamamen yitirdiği ortaya çıktı.

  • Standartlara Aykırı Mesafe: Havuz enerji odasının havuza olan mesafesinin, olası bir tehlikeyi önlemek için belirlenmiş uluslararası standartlara uygun olmadığı da raporda yer alan bir diğer kritik bulguydu.

Bu tespitler, olayın önlenebilir olduğunu ancak bir dizi ağır ihmal nedeniyle trajik bir şekilde sonuçlandığını açıkça ortaya koydu. Soruşturma, şimdi bu ihmallerin sorumlularını belirlemek üzerine yoğunlaşmış durumda.

Manisa'yı yasa boğan ve ardında bir dizi soru işareti bırakan Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek'in ölümüyle ilgili adli süreç, tüm hızıyla ve titizlikle devam ediyor. Evindeki havuzun makine dairesinde yaşanan ve bir kaza olarak kayıtlara geçen trajik olayın ardından, Manisa Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma derinleşiyor. İlk bilirkişi raporunun savcılığa sunulması ve rapordaki bulgular ışığında iki kişinin gözaltına alınmasının ardından, şimdi de soruşturmanın seyrini değiştirebilecek yeni bir adım atıldı. Savcılığın, olayın tüm teknik boyutlarıyla aydınlatılması ve akıllarda hiçbir şüpheye yer bırakmamak amacıyla daha kapsamlı bir ek bilirkişi raporu hazırlanmasını talep ettiği öğrenildi. Bu karar, Zeyrek'in ölümünün arkasındaki sır perdesini aralamak için kritik bir hamle olarak değerlendiriliyor.

İlk rapordaki tüyler ürpertici ihmaller zinciri

Manisa Cumhuriyet Başsavcılığı'na sunulan ilk bilirkişi raporu, Başkan Zeyrek'in ölümüne neden olan olayın adeta bir ihmaller zinciri sonucu meydana geldiğini gözler önüne serdi. Rapora göre, olay anında Zeyrek'in çıplak ayakla bulunduğu makine dairesinin zemini ıslak ve nemliydi. Bu tehlikeli ortamda, arızayı kontrol ettiği motor pompasında 68 ila 80 volt arasında dalgalanan bir elektrik akımı ölçüldü. Uzmanlar, 50 volt üzerindeki bir akımın insan hayatı için "öldürücü" etkiye sahip olduğunun altını çizerken, bu durum kazanın vahametini ortaya koydu.

Raporun en çarpıcı tespiti ise elektrik sistemindeki koruma mekanizmalarının durumuyla ilgiliydi. Olayın yaşandığı alanda bulunması gereken hayati önemdeki koruma cihazlarının, zamanla korozyona uğraması (paslanma ve aşınma) nedeniyle tamamen işlevini yitirdiği belirlendi. Daha da vahimi, Zeyrek'in konutunun ana girişinde, olası bir kaçak akım durumunda sistemi otomatik olarak kesecek herhangi bir koruma önleminin dahi bulunmadığı tespit edildi. Bu bulgular, adli makamları harekete geçirdi. Rapordaki tespitler doğrultusunda, havuzun bakımından sorumlu olduğu belirlenen Y.Ö. ile elektrik sistemindeki kaçağı bildirmeyerek ölüme sebebiyet verdiği iddia edilen A.S., soruşturma kapsamında şüpheli olarak gözaltına alındı.

Ek bilirkişi raporu neden kritik önem taşıyor?

İlk rapor, kazanın nasıl meydana geldiğine dair önemli ipuçları sunsa da, savcılık olayın tüm teknik ayrıntılarını ve olası kasıt ihtimalini ortadan kaldırmak için soruşturmayı bir adım öteye taşıma kararı aldı. Bu doğrultuda görevlendirilecek olan yeni ve daha geniş bir uzman heyetinden, kapsamlı bir ek bilirkişi raporu hazırlaması istendi. Alınan bilgilere göre, yeni bilirkişi heyeti, önümüzdeki günlerde Başkan Zeyrek'in hayatını kaybettiği konutunda yeniden detaylı bir keşif yapacak.

Bu yeni keşif sırasında, elektrik tesisatının tamamı, motor pompasının arıza geçmişi, daha önce yapılan bakım ve onarım işlemleri, işlevini yitiren koruma cihazlarının durumu gibi konular en ince ayrıntısına kadar incelenecek. Yeni raporun, özellikle "Koruma cihazları sadece bakımsızlıktan mı işlevsiz hale geldi, yoksa bu cihazlara kasıtlı bir müdahale mi oldu?", "Motor pompasındaki arıza, doğal bir yıpranma mı yoksa dışarıdan bir etkiyle mi tetiklendi?" gibi kritik sorulara yanıt vermesi bekleniyor. Bu nedenle, hazırlanacak olan ek teknik rapor, soruşturmanın "ihmal" ekseninden çıkıp çıkmayacağını belirlemesi açısından hayati bir önem taşıyor.

Kamuoyu vicdanı ve 'tehdit ediliyorum' iddiaları

Ferdi Zeyrek'in ölümü, sadece trajik bir kaza olarak değil, aynı zamanda daha önce kamuoyuyla paylaştığı "tehdit ediliyorum" iddialarının gölgesinde de tartışılıyor. Zeyrek'in, vefatından aylar önce düzenlediği bir basın toplantısında, belediye ihaleleri üzerinden bazı çıkar odakları tarafından tehdit edildiğini ve kendisinden para istendiğini açıklaması, bu ölümün ardından kamuoyu vicdanında bir suikast şüphesi doğurmuştu. Sosyal medyada ve siyasi kulislerde, "rant odaklarına karşı duran bir başkanın bu kadar şüpheli bir şekilde ölmesi tesadüf mü?" sorusu sıkça dile getirilmişti.

Kaynak: HABER MERKEZİ