İkinci Yüzyılın İktisat Kongresi kapsamında akademisyen ve sendikacı Yıldırım Koç, “Türkiye’de Günümüzde Sendikacılığın Durumu ve Sorunları” adlı sunum yaptı. Yıldırım Koç, “1923 yılında ilk İktisat Kongresi yapıldığında Türkiye işçi sınıfı nicel olarak da nitel çok zayıftı. Gayrimüslimler ağırlıktaydı. O dönemde İstanbul’daki sendikalar Anadolu’daki mücadeleye destek vermek yerine emperyalist ülkelerle işbirliği yaptılar. Müslüman işçiler ise mücadelede hayatını kaybettiler. Dolayısıyla 1923 yılındaki İktisat Kongresi’nde işçiler doğal olarak gerekli yeri bulamamıştır. Bugün çok farklı koşullardayız. Türkiye işçi sınıfı toplumsal ve siyasal geleceğe damga vuracak kadar nicel ve nitel olarak güçlüdür. Türkiye’nin siyasal ve toplumsal geleceğine damga vuracak güç, Türkiye işçi sınıfıdır. Türkiye bir iktisadi depreme hızla gidiyor” diye konuştu.

Ekonomik deprem vurgusu


Türkiye’deki işçi sınıfı ve sendikacılığın gelişimi hakkında bilgi veren Koç, “Çok farklı bir sürece giriyoruz. İşçiler sendikacıları aşar ve kendileri eyleme başlar. Siyasal iktidarın zayıfladığı algısına geçerlerse bu konuda son derece gerçekçidirler ve kitlesel eylemler kendiliğinden gerçekleşir. Siz ağzınızla kuş tutsanız hayatından memnun işçiyi harekete geçiremezsiniz. Şimdi yepyeni bir ekonomik depreme gidiyoruz. Bugün Türkiye’nin yüzde 70’i işçi ve memur. Eğer diğer kesimleri de eklerseniz yüzde 80’i geçer. Bu koşullarda Türkiye tarihinde ilk defa bu kadar fazla toplumsal yoksullaşma olacak. Bu koşullarda, önümüzdeki günlerde insanların eylemlerde ekmek kavgasında birleşeceğini göreceksiniz. Benim madenci bir arkadaşımın sözü var; işçi sınıfı oturduğu minder tutuşmadan ayağa kalkmaz. Minderin tutuştuğu bir sürece giriyoruz” ifadelerini kullandı.

Editör: Kazim Bozkurt