Türkiye ekonomisinin en önemli öncü göstergelerinden biri olan Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi (Yİ-ÜFE), Ağustos ayında yıllık bazda yavaşlama eğilimini sürdürse de, aylık artışlar maliyet tarafındaki baskıların devam ettiğini ortaya koydu. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan verilere göre, Yİ-ÜFE, 2025 yılı Ağustos ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 25,16 oranında arttı. Bu oran, son iki yılın en düşük yıllık artışlarından biri olarak kayıtlara geçti ve ekonomi yönetiminin enflasyonla mücadeledeki kararlılığının bir yansıması olarak yorumlandı. Geçtiğimiz yıl aynı dönemde yüzde 35,75, 2023 Ağustos'unda ise yüzde 49,41 olan yıllık artışın bu seviyelere gerilemesi, üretici fiyatlarındaki tırmanışın hız kestiğini gösteriyor. On iki aylık ortalamalara göre artış oranı ise yüzde 26,28 olarak gerçekleşti.
Ancak, yıllık bazdaki bu olumlu tabloya rağmen, aylık veriler maliyet baskılarının henüz tam olarak ortadan kalkmadığını gösteriyor. Yİ-ÜFE, Ağustos ayında bir önceki aya göre yüzde 2,48 oranında artış gösterdi. Bu aylık artış, üreticilerin girdi maliyetlerinin yükselmeye devam ettiğini ve bu durumun önümüzdeki aylarda tüketici fiyatlarına (TÜFE) yansıma potansiyeli taşıdığını işaret ediyor. Ekonomistler, yıllık bazdaki düşüşün "baz etkisi"nden kaynaklandığını, yani geçen yılın aynı dönemindeki çok yüksek artışlar nedeniyle bu yılki oranın daha düşük göründüğünü, asıl odaklanılması gereken noktanın aylık artış trendi olduğunu belirtiyor.
Sektörlerin karnesi: su temini şampiyon, elektrik-gaz alev aldı
Üretici fiyatlarındaki değişim, sanayinin alt sektörlerinde farklı oranlarda gerçekleşti. Sanayinin dört ana sektörünün yıllık değişimlerine bakıldığında, en yüksek artışın yüzde 55,35 ile su temini sektöründe yaşandığı görüldü. Bu durum, özellikle belediyelerin ve su idarelerinin artan enerji ve işletme maliyetlerini su faturalarına yansıttığını gösteriyor. Yıllık bazda diğer sektörlerdeki artışlar ise; madencilik ve taş ocakçılığında yüzde 27,62, imalatta yüzde 24,73 ve elektrik, gaz üretimi ve dağıtımında yüzde 26,68 olarak gerçekleşti.
Aylık değişimlerde ise en dikkat çekici artış, yüzde 10,09 ile elektrik, gaz üretimi ve dağıtımı sektöründe yaşandı. Özellikle yaz aylarında artan soğutma ihtiyacı ve enerji talebinin bu yüksek artışta etkili olduğu düşünülüyor. Bu sektördeki yüksek aylık artış, önümüzdeki dönemde hem sanayi üretiminin maliyetlerini hem de hane halkının faturalarını doğrudan etkileme potansiyeli taşıması açısından kritik bir öneme sahip. Diğer sektörlerdeki aylık değişimler; madencilik ve taş ocakçılığında yüzde 1,97 artış, imalat sanayinde yüzde 1,78 artış ve su temininde yüzde 0,82 artış olarak kaydedildi.
Ana sanayi gruplarında dayanıklı tüketim malı önde
Ana sanayi grupları bazında incelendiğinde ise, yıllık bazda en yüksek artışın yüzde 30,22 ile dayanıklı tüketim mallarında olduğu görüldü. Bu kategoride, beyaz eşya, mobilya ve otomobil gibi ürünler yer alıyor. Bu artış, tüketicilerin bu tür ürünlere erişiminin giderek zorlaştığını gösteriyor. Dayanıklı tüketim mallarını, yüzde 28,94 artışla gıda gibi temel ürünleri içeren dayanıksız tüketim malları takip etti. Diğer gruplardaki yıllık artışlar ise; sermaye mallarında yüzde 26,61, enerjide yüzde 24,76 ve ara mallarında yüzde 22,02 olarak gerçekleşti.
Aylık bazda ise en yüksek artış, yüzde 6,39 ile enerji grubunda yaşandı. Bu artış, elektrik ve gaz sektöründeki fiyat artışlarının bir yansıması olarak öne çıkıyor. Enerjiyi, yüzde 3,21 artışla dayanıksız tüketim malları izledi. Bu durum, özellikle gıda ürünlerinde maliyet baskısının devam ettiğine ve bunun gıda enflasyonu üzerindeki etkilerinin sürebileceğine işaret ediyor.
Ağustos ayı Yİ-ÜFE verileri, Türkiye ekonomisinde enflasyonla mücadelenin karmaşık bir seyir izlediğini ortaya koyuyor. Yıllık bazda görülen düşüşler umut verici olsa da, aylık bazdaki, özellikle enerji ve gıda bağlantılı sektörlerdeki artışlar, dezenflasyon sürecinin henüz tam olarak rayına oturmadığını gösteriyor. Üretici maliyetlerindeki bu artışların, önümüzdeki aylarda perakende fiyatlara ve dolayısıyla Tüketici Fiyat Endeksi'ne (TÜFE) nasıl yansıyacağı, ekonomi çevreleri tarafından yakından takip edilecek. TÜİK, bir sonraki Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi haber bültenini 3 Ekim 2025 tarihinde yayımlayacak. Bu veriler, enflasyonla mücadelenin seyrini ve Merkez Bankası'nın para politikası kararlarını etkileyecek en önemli göstergelerden biri olacak.