TKP, Küba Devrimi'nin 65. yıldönümünde, devrimin elde edilişindeki mücadelelerin önemine vurgu yapan bir mesaj yayınladı. Mesaj, yalnızca devrimin başarılarına değil, bu başarıların kazanılması için gösterilen direnç ve kararlılıkla ilgili bir bakış açısını vurguluyor.

Mesajda, "Yalnızca kazanımlarına değil, hangi zorlu mücadeleler içinde direnç ve kararlılıkla elde edildiğine bakmak önemli" ifadelerine yer verildi.

Mücadelenin Önemi

TKP'nin yayınladığı bu özel mesaj, Küba Devrimi'nin sadece tarihsel bir olay değil, aynı zamanda o devrimin ruhunu ve mücadelesini günümüze taşıyan önemli bir simge olduğunu vurguluyor. Devrimin elde ediliş sürecindeki direnç ve kararlılık, hâlâ dünya çapında ilham kaynağı olmaya devam ediyor.

Mesajın devamında, "Küba Devrimi’ni anlamak için Küba Devrimi’nin yalnızca kazanımlarına değil, bu kazanımların hangi zorlu mücadeleler içinde gösterilen direnç ve kararlılıkla elde edildiğine bakmak önemlidir. Devrim bayrağını taşımaya devam eden onurlu Küba halkıyla dayanışmak için bu mücadelede safını tereddütsüz seçmek zorunludur" denildi.

Küba Devrimi'nin Önemi

Küba Devrimi, Latin Amerika'nın yanı sıra tüm dünyada sosyal ve politik değişimin simgesi haline gelmiş bir dönüm noktası olarak kabul ediliyor. Devrim, emperyalizme karşı verilen mücadelenin sembolü olmuş, adil bir toplumun oluşturulmasında ilerici bir model sunmuştur.

Bu özel mesaj, devrimin sadece bir kutlama değil, aynı zamanda devrimin ardındaki ruhu, direnci ve geleceğe yönelik umudu da temsil ettiğini belirtiyor.

Mesajın tamamı şöyle:

"Şanlı Küba Devrimi’nin 65. yıldönümünü partimiz ve Türkiye işçi sınıfı adına en içten devrimci selamlarımızla kutluyoruz.

Küba Devrimi insanlık adına büyük bir kazanımdır; bu kazanım, Küba halkının eğitimde, sağlıkta, kültürde, bilimde, siyasi katılım alanında sergilediği gelişkinlikte kendini göstermektedir. Küba Devrimi, insanlığın yüz akı ve umududur.

Ama Küba Devrimi aynı zamanda mücadeledir. Devrim, ABD’nin devrimin başlangıcından bu yana uyguladığı insanlık dışı iktisadi, ticari ve finansal ablukaya, bir soykırım suçu niteliği taşıyan bu abluka politikasını pandemiyle birlikte hunharca sertleştirmesine, şimdiye dek binlerce Kübalının hayatına mal olan terör saldırılarına, tüm bu saldırılara eşlik eden yalan ve karalama kampanyalarına boyun eğmeyerek 65. yaşına ulaşmıştır.

Geçtiğimiz yıl Küba’nın Washington’daki büyükelçiliğine molotof kokteyliyle düzenlenen ve failleri hala cezalandırılmamış olan saldırı, emperyalizmin arsız düşmanlığının son örneklerinden yalnızca biridir.  

65. yılında Küba Devrimi’ni anlamak için Küba Devrimi’nin yalnızca kazanımlarına değil, bu kazanımların hangi zorlu mücadeleler içinde gösterilen direnç ve kararlılıkla elde edildiğine bakmak önemlidir. Devrim bayrağını taşımaya devam eden onurlu Küba halkıyla dayanışmak için bu mücadelede safını tereddütsüz seçmek zorunludur. 

ABD’nin Küba halkına uyguladığı iktisadi, ticari, finansal ablukaya derhal son verilmelidir.

ABD’nin bu korkunç soykırım suçunu meşrulaştırmak için Küba’yı dahil ettiği “terörü destekleyen ülkeler listesi” derhal tasfiye edilmelidir. 

Küba halkını, Kübalı diplomatları, Küba’nın devrimci önderliğini hedef alan terör saldırıları bir daha tekrarlanmamak üzere son bulmalıdır. 

Küba’ya uygulanan insanlık dışı ekonomik yaptırımlar neticesinde Küba halkının yaşadığı olağan üstü güçlükleri sosyalizmin başarısızlığına yoran, Küba halkının bağımsız, egemen, katılımcı demokrasisiyle arkasında durduğu siyasi düzeni yıkmayı hedefleyen her türlü yalan ve karalama kampanyası lanetlenmelidir. 

Türkiye Komünist Partisi olarak tereddütsüz sözümüz budur. 

Devrimin yeni yıldönümünde kardeş Küba halkını en içten duygularımızla tekrar selamlıyor, Türkiye Komünist Partisi olarak yeni yılda da Küba halkıyla dayanışma içinde olacağımızı, onun devrimci önderi Küba Komünist Partisi ile dayanışma ve işbirliğimizi sürdüreceğimizi kararlılıkla ilan ediyoruz.

Yaşasın Küba Devrimi!

Özgür Özel, Müsavat Dervişoğlu’nu Telefonla Kutladı Özgür Özel, Müsavat Dervişoğlu’nu Telefonla Kutladı

Yaşasın Sosyalizm!

Yaşasın Uluslararası Dayanışma!

Merkez Komite"

Kaynak: HABER MERKEZİ