Tarihi Kemeraltı Çarşısı'nın önemli yapılarından biri olan Salepçioğlu İş Hanı, sessiz sedasız el değiştirirken, içinde yıllardır emek veren yüzlerce esnaf ve çalışan belirsizlik içinde bırakıldı. Salepçioğlu İş Hanı’nın 30 yıllığına kiraya verilmesiyle ilgili süreçte ihale sona erdi. 150 dükkân ve yaklaşık 600 çalışanın geçimini sağladığı yapı, “yapım ve onarım karşılığı kiralama” modeliyle İstanbul merkezli bir firmaya devredildi. 211 milyon TL muhammen bedel üzerinden düzenlenen ihaleyi, en yüksek teklifi veren Gökkuşağı Yapı Sistemleri adlı şirket kazandı. Daha önce 22 Ocak 2024’te yapılması planlanan ilk ihale, esnafın yoğun itirazları üzerine iptal edilmişti. Ancak Vakıflar Genel Müdürlüğü, kısa süre sonra yeniden ihaleye çıkarak süreci sürdürdü.
İhalenin iptali için hukuki yollara başvurmayı planlayan dükkân sahipleri, mücadeleyi bırakmıyor. Daha önce de kamuoyunun desteğiyle ihalenin ertelenmesini sağlayan esnaf, şimdi yeniden itiraz hazırlığında. Hem geçim kaynaklarını hem de Kemeraltı’nın tarihî dokusunu korumak için hukuki haklarını sonuna kadar kullanacaklarını belirtiyorlar.
Kültürel miras ranta kurban gitmesin
Esnafın ve yurttaşların kaygısı, bu tarihi yapının otel ya da benzeri ticari bir projeye dönüştürülme ihtimali. Salepçioğlu İş Hanı gibi yapılar, yalnızca ticaretin değil, aynı zamanda Kemeraltı’nın tarihsel dokusunun bir parçası olarak görülüyor. Şehrin belleğinde yer etmiş bu yapının, ranta değil kamusal yarara hizmet edecek şekilde korunması ve yaşatılması için yetkililerin adım atmasını bekleyen esnaf umutlu.
İş Hanı içinde çalışanlardan Mehmet Şahin: "Her dükkânda iki-üç kişi çalışıyor. Çoluğu çocuğu olanlar var, onlar ne yiyecek mesela? Devlet hiç düşünmüyor mu bunu? Orta kattaki çoğu dükkan kapandı. Ne yapacak bu insanlar? Kapatıp gidiyorlar. Zaten dışarıda kiralar çok yüksek. Vakfın kiraları yüzde yüz zamlandı. Bazı insanlar hâlâ kira ödüyor, bazıları ödeyemiyor. Bu iş nasıl olacak? Herkesin düzeni bozuldu. Esnafın çoğu burada komple dekorasyon yaptı. Sonra 'çıkın' dediler. E dekor ne olacak? Bir esnaf adam dükkânı alırken bir kilo altın verdi mesela. Bunun zararını kim karşılayacak? Devlet mi? Vakıf mı? Yoksa 'ne hâlin varsa gör' mü diyecekler?” diye konuştu.
Depreme dayanıksız binalara baksınlar
Esnaf kadar çarşıya alışveriş için gelen yurttaşlar da kaygılı. Sık sık Kemeraltı’na geldiğini belirten Cemile Demirtaş, şunları söyledi: “Buraya çok işimiz düşüyor. Özellikle abiye bakmak istediğimizde uygun fiyata buluyoruz. Binaya ne yapılacağına bilirkişi gelip karar verecek. Depreme dayanıklı mı, dayanıksız mı? Ona göre bakacaklar herhalde. Ama bakın bu Kemeraltı’nda yarık oluşmuş binalarda oturmaya devam ediyor vatandaşlar. Bu kadar çok yıkılacak yer var. Balkon çatlamış boydan boya ama hâlâ insanlar oturuyor. Önce onlar yıkılsın. Sağlam binayı niye yıksınlar? Yüzlerce esnaf var. Günah onlara. Nereye gidecekler şimdi? Kiraya çıktın mı, her şey zamlı. Koca bir düzen bozuluyor.”