Sağlık alanında son yıllarda giderek artan iş yükü ve esnek mesai uygulamaları bu kez sağlıklı hayat merkezleri üzerinden yeni bir tartışmanın fitilini ateşledi. Sağlık Bakanlığı Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü’nün 19 Aralık 2025 tarihli yazısıyla, 81 ilin il sağlık müdürlüğüne talimat gönderilerek ilçe sağlık müdürlüklerine bağlı sağlıklı hayat merkezlerinde (SHM) görev yapan psikolog, sosyal çalışmacı, fizyoterapist, çocuk gelişimci ve diyetisyenlerin mesai kaydırma yöntemiyle cumartesi günleri de görevlendirilmeleri istendi.
Söz konusu düzenlemeye dayanak olarak 25 Mayıs 2018 tarihli ve 30341 sayılı yönetmelik gösterilirken, sahada görev yapan sağlık emekçilerinin temsilcileri bu uygulamayı “kanunsuz ve keyfi” olarak nitelendirdi. Açıklamaya göre, yedi yılı aşkın süredir yürürlükte olan yönetmeliğe rağmen, yurttaşların önemli bir kısmı hâlâ bu merkezlerin varlığından ve burada görev yapan çok disiplinli sağlık ekiplerinden haberdar değil.
Bilgilendirme eksikliğinin faturasını çalışana kesemezsiniz
Birlik Sağlık Sen Genel Başkanı Ahmet Doğruyol, yaptığı yazılı açıklamada, Sağlık Bakanlığı’nın yıllardır kamuoyuna yeterli tanıtımını yapmadığı SHM’lerde yaşanan bilinirlik sorununun emekçilere “hafta sonu mesaisi” olarak yansıtılmasına sert tepki gösterdi. Doğruyol, “Yönetmelik 2018’de yayımlandı, aradan 7 yıl geçti ama bugün hâlâ vatandaşlarımızın önemli bir kısmı sağlıklı hayat merkezleri diye bir birimden haberdar değil. Bu merkezlerde psikolog, sosyal çalışmacı, fizyoterapist, çocuk gelişimci, diyetisyen gibi meslek gruplarımızın bulunduğunu bilen çok az insan var” diyerek, bakanlığın tanıtım ve planlama eksikliğinin bedelinin sağlık çalışanlarına çıkarıldığını savundu.
Sendika, öncelikle yurttaşların SHM’lerde sunulan hizmetler konusunda bilgilendirilmesi, randevu ve erişim modellerinin güçlendirilmesi gerektiğini, aksi durumda “hizmet veriliyor gibi yapmanın” çalışan üzerinde yalnızca angarya etkisi yaratacağını vurguluyor.
‘Personel tek başına binaya çağrılamaz’ uyarısı
Cumartesi günü çalışma talimatının sahadaki güvenlik ve sorumluluk boyutuna da dikkat çeken Doğruyol, herhangi bir SHM’de tek başına görevlendirilecek personelin can güvenliği ve yetki sınırlarının açık bir şekilde tanımlanması gerektiğinin altını çizdi. “Personele yazılı bir görev emri verilmeden, hiçbir üyemiz hafta sonu bir binada tek başına çalışamaz. O personelin güvenliğini kim sağlayacak? O gün hangi usul ve yetki çerçevesinde hareket edecek? Olası bir sorun veya şikâyet durumunda sorumluluk kimde olacak?” sorularını yönelterek, sözlü veya muğlak talimatların kabul edilmeyeceğini dile getirdi.
Sendika, bu sorular yanıtlanmadan, güvenlik ve idari sorumluluk zinciri netleştirilmeden sahada “cumartesi nöbeti” görünümünde fiili mesai yaptırılmasının hem hukuki hem idari açıdan ciddi riskler taşıdığını belirtiyor.
Mesai kaydırma polemiği: Fazla mesai mi, olağanüstü hal mi?
Sağlık emekçilerinin en çok itiraz ettiği başlıklardan biri de yazıda kullanılan mesai kaydırma ifadesi oldu. Devlet memurlarının çalışma gün ve saatlerinin açıkça kanunla belirlendiğini hatırlatan Doğruyol, hafta sonlarının istisna dışında tatil günü olduğunu, bu günlerde yapılan her çalışmanın normalde fazla mesai ya da nöbet kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini ifade etti.
Yapılan açıklamada, sadece olağanüstü durumlarda –savaş, pandemi, geniş çaplı doğal afet gibi kriz hallerinde– kamu personelinin mesai düzeninin geçici olarak değiştirilebileceğine dikkat çekilerek, rutin bir sağlık hizmeti planlaması üzerinden “mesai kaydırma” adı altında fiilen hafta sonu çalışması talep edilmesinin kabul edilemez olduğu vurgulandı. Sendika, kamu yönetiminin “ben yaptım oldu” anlayışıyla hareket edemeyeceğini, her değişikliğin hem hukuki zemininin hem de çalışan üzerindeki etkisinin titizlikle analiz edilmesi gerektiğini belirtiyor.
Birlik Sağlık Sen’den üyelerine net mesaj: Yazılı talimatsız görev yok
Birlik Sağlık Sen, yayımladığı açıklamada sahadaki üyelerine de net bir yol haritası sundu. Doğruyol, “Bilinmelidir ki; üyemiz olan hiçbir çalışanımız, yazılı talimat olmadan cumartesi günleri göreve gitmeyecektir” diyerek, telefon, sözlü talimat veya kurum içi baskı ile hafta sonu çalıştırma girişimlerine kapıyı kapattı.
Genel başkan, buna rağmen yazılı talimat alan her bir üye için de hukuki süreç başlatılacağını duyurdu. Sendika, idare mahkemeleri ve gerekli diğer yargı yollarına başvurarak uygulamanın iptalini talep etmeye hazırlanıyor. Çalışanların bireysel hak kaybına uğramaması için de üyelerine hukuki destek sağlanacağı belirtiliyor.
Ahmet Doğruyol, imzasını taşıyan açıklamasını, “Sağlık çalışanlarımızın yanındayız. Kural dışı her uygulamaya karşı, örgütlü gücümüzle mücadele etmeye devam edeceğiz” mesajıyla sonlandırırken, uygulamanın geri çekilmesi için Sağlık Bakanlığı’na diyalog ve katılımcı planlama çağrısında bulundu.