Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK), TELE1 kanalına yönelik ağır yaptırımlar uygulamaya devam ediyor. Son olarak, gazeteci Merdan Yanardağ’ın “4 Soru 4 Yanıt” programında sarf ettiği ifadeler gerekçe gösterilerek, kanala 5 gün süreyle ekran karartma ve yüzde 5 oranında idari para cezası verildi.
RTÜK kararında, Yanardağ’ın 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin değerlendirmeleri, “toplumu kin ve düşmanlığa tahrik” olarak nitelendirildi. Kararın içeriğinde, “İslam inancı/darbe bağlantısı kurduğu ve Demokrasi ve Millî Birlik Günü’nü değersizleştirdiği” iddiaları yer aldı.
Bir yıl içinde tekrar ceza alınırsa lisans iptal edilecek
RTÜK’ün aldığı bu karar yalnızca geçici bir yayın kesintisini değil, TELE1’in geleceğini de doğrudan etkileyebilecek bir sürecin başlangıcını oluşturdu. Kurulun iç işleyişine göre, aynı maddeden bir yıl içinde tekrar ceza alınması durumunda kanalın yayın lisansı iptal edilebilecek.
Bu durum, geçtiğimiz haftalarda Sözcü TV ve Halk TV için de gündeme gelmiş, RTÜK tarafından uygulanan ağır yaptırımlar nedeniyle üç kanal da aynı yasal kıskaca girmişti.
Başarır’ın sözleri de ceza gerekçesi oldu
RTÜK yalnızca Yanardağ’ın ifadelerini değil, aynı zamanda TELE1’in CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır’ın açıklamalarını canlı olarak yayınlamasını da cezalandırdı. Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek’in tutuklanmasına yönelik düzenlenen basın toplantısında, Başarır’ın "Onurunuz varsa, cesaretiniz varsa, şerefiniz varsa gelin mücadelenizi bizle yapın" ifadeleri, “eleştiri sınırını aşmak” gerekçesiyle yüzde 3 oranında ek idari para cezası getirdi.
Aynı ifadeler Halk TV ekranlarında da yayınlandığı için, bu kanala da yüzde 3 oranında ceza kesildi.
CHP’li RTÜK üyesinden sert tepki
RTÜK’ün CHP kontenjanından seçilen üyesi Tuncay Keser, alınan kararları basın özgürlüğüne doğrudan müdahale olarak yorumladı. Keser, yaptığı yazılı açıklamada şu ifadeleri kullandı:
“Sözcü TV’ye 10 günlük ekran karartma cezası uygulanarak zaten negatif bir eşik aşılmıştı. Şimdi, TELE1’in de aynı sürece sokulması, bağımsız medyaya yönelik sistematik bir baskının parçası. Bir yıl içinde tekrar benzer bir gerekçeyle ceza alması hâlinde kanalın lisansı tamamen iptal edilebilir. Bu tabloyu demokratik bir toplumla bağdaştırmak mümkün değil.”
Medyada büyüyen sansür endişesi
Özellikle muhalif yayın çizgisiyle öne çıkan kanalların, son dönemde RTÜK tarafından sistematik biçimde cezalandırılması, medya özgürlüğü tartışmalarını yeniden alevlendirdi. Basın meslek örgütleri, alınan kararların “sansür” ve “susturma politikası” olduğuna dikkat çekerken, gazeteci örgütleri de hukuki mücadele çağrısında bulundu.
Sosyal medyada da çok sayıda gazeteci, sanatçı ve hukukçu, TELE1’e verilen cezaya tepki göstererek, demokratik toplumların olmazsa olmazı olan eleştirel medyanın hedef alındığını savundu.
TELE1 hukuki yollara başvuracak
TELE1 yönetiminin, alınan kararı hukuki zemine taşıyacağı öğrenildi. Kanal avukatları, RTÜK’ün cezalarının ölçüsüz ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu savunarak yürütmenin durdurulması ve kararın iptali için idare mahkemesine başvuracak.
Kararın gerekçeli metninin kısa süre içinde RTÜK tarafından kamuoyuna açıklanması bekleniyor.