Türkiye ekonomisinin geleceğine dair en önemli yol göstericilerden biri olan Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), piyasaların nabzını tuttuğu Haziran 2025 dönemi "Piyasa Katılımcıları Anketi"nin sonuçlarını kamuoyuyla paylaştı. Reel sektör ve finansal sektör temsilcilerinden oluşan geniş bir katılımcı kitlesinin beklentilerini yansıtan anket sonuçları, ekonomi yönetiminin kararlılıkla uyguladığı dezenflasyon programına olan güvenin artmaya başladığını ve beklentilerde gözle görülür bir iyileşme yaşandığını ortaya koydu. Özellikle yıl sonu enflasyon ve dolar kuru beklentilerindeki aşağı yönlü revizyon, piyasalar için moral verici bir gelişme olarak yorumlandı. Ancak anketin detayları, kısa vadeli iyimserliğin yanı sıra, orta vadeli risklerin ve belirsizliklerin de hala masada olduğunu gösteriyor.

Enflasyon beklentisinde psikolojik eşik aşıldı

Anketin en çarpıcı ve en olumlu sonucu, şüphesiz ki yıl sonu Tüketici Fiyatları Endeksi (TÜFE) beklentisinde yaşandı. Bir önceki anket döneminde yüzde 30,35 olan yıl sonu enflasyon beklentisi, bu anket döneminde önemli bir geri çekilmeyle yüzde 30'luk psikolojik sınırın altına inerek yüzde 29,86'ya geriledi. Bu düşüş, piyasa profesyonellerinin, TCMB'nin sıkı para politikasının ve atılan diğer adımların, yılın ikinci yarısında enflasyonu belirgin bir şekilde düşüreceğine olan inancının arttığını gösteriyor.

Beklentilerdeki bu iyileşme, sadece yıl sonu ile sınırlı kalmadı. Enflasyonun gelecekteki seyrine dair önemli bir gösterge olan 12 ay sonrası TÜFE beklentisi de, bir önceki anket dönemindeki yüzde 25,06 seviyesinden, bu anket döneminde yüzde 24,56'ya düştü. Benzer şekilde, 24 ay sonrası TÜFE beklentisi de yüzde 17,77'den yüzde 17,35'e gerileyerek, orta vadede de dezenflasyon sürecinin devam edeceğine dair bir öngörünün hakim olduğunu ortaya koydu. Bu veriler, ekonomi yönetiminin "en kötüsü geride kaldı" söyleminin, piyasa aktörleri tarafından da yavaş yavaş satın alınmaya başlandığının en somut kanıtı olarak değerlendiriliyor.

Dolar kuru tahmininde aşağı yönlü revizyon

Enflasyon beklentilerindeki iyimserliğe paralel olarak, döviz kuru tahminlerinde de bir miktar geri çekilme yaşandı. Piyasa katılımcılarının cari yıl sonu dolar/TL kuru beklentisi, bir önceki anket döneminde 43,70 TL iken, bu anket döneminde 43,57 TL olarak güncellendi. Bu sınırlı düşüş, katılımcıların, yılın geri kalanında kurda büyük bir sıçrama veya şok beklemediğini, mevcut istikrarlı seyrin devam edeceğini öngördüğünü gösteriyor. Ekonomi yönetiminin seçim sonrası dönemde de sıkı duruşunu koruması, kur korumalı mevduat (KKM) gibi uygulamalardan kademeli çıkış stratejisi ve Merkez Bankası'nın rezervlerini güçlendirmesi, bu beklentinin oluşmasındaki en önemli faktörler olarak öne çıkıyor.

Ancak, kısa vadedeki bu istikrarlı beklentiye rağmen, anketin orta vadeye ilişkin tahmini, temkinli olmak gerektiğini hatırlatıyor. Katılımcıların 12 ay sonrası döviz kuru beklentisi, bir önceki anket dönemindeki 46,62 TL seviyesinden, bu anket döneminde 47,04 TL'ye yükseldi. Bu durum, piyasanın, önümüzdeki bir yıllık süreçte TL'de kademeli bir değer kaybının devam edeceğini ve kurun 47 TL seviyesini aşabileceğini fiyatladığını gösteriyor. Bu beklentinin arkasında, Türkiye'nin hala devam eden dış ticaret açığı, jeopolitik riskler ve küresel piyasalardaki olası dalgalanmalar gibi faktörler yatıyor.

Politika faizi beklentisi ne yönde?

Anketin en çok merak edilen bölümlerinden biri de, piyasanın Merkez Bankası'nın para politikası adımlarına ilişkin beklentileri oldu. Katılımcıların, Borsa İstanbul Repo ve Ters-Repo Pazarı’nda oluşan cari ay sonu gecelik faiz oranı beklentisi, bir önceki anket dönemindeki yüzde 49,00 seviyesinden, bu anket döneminde yüzde 46,21'e geriledi.

Daha da önemlisi, önümüzdeki Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısı için TCMB politika faizi beklentisi, bu anket döneminde yüzde 46,00 olarak gerçekleşti. Bu beklenti, piyasanın, Merkez Bankası'nın bir sonraki toplantısında politika faizinde bir değişikliğe gitmeyeceğini, yani faizi mevcut seviyesinde sabit tutacağını öngördüğünü gösteriyor. Bu durum, TCMB'nin sıkı duruşunu bir süre daha koruyacağı ve enflasyonda kalıcı bir düşüş görmeden faiz indirim döngüsünü başlatmayacağı beklentisiyle uyumlu.

Beklentilerdeki dağılım ne anlatıyor?

Anket, sadece ortalama beklentileri değil, aynı zamanda katılımcıların beklentilerinin hangi aralıklarda yoğunlaştığını da ortaya koyarak, piyasadaki genel kanı hakkında daha detaylı bir resim sunuyor. 12 ay sonrası TÜFE artışına ilişkin olasılık tahminleri değerlendirildiğinde, katılımcıların en yüksek olasılığı (yüzde 47,37) enflasyonun yüzde 23,00 – 25,99 aralığında gerçekleşeceği yönünde verdiği görülüyor.

Milyonlarca memur ve emeklinin maaş zammı için kritik viraj
Milyonlarca memur ve emeklinin maaş zammı için kritik viraj
İçeriği Görüntüle

Nokta tahminlere göre yapılan değerlendirmede de benzer bir tablo ortaya çıkıyor. Katılımcıların yaklaşık yarısı (yüzde 47,62), 12 ay sonrası enflasyon beklentilerinin yine yüzde 23,00 – 25,99 aralığında olduğunu belirtiyor. Bu, piyasanın büyük bir çoğunluğunun, enflasyonun önümüzdeki bir yıl içinde yüzde 25 bandına doğru gerileyeceği konusunda bir konsensüs oluşturduğunu gösteriyor.

Bu veriler, genel olarak ekonomi yönetiminin uyguladığı politikaların piyasa tarafından olumlu karşılandığını ve dezenflasyon sürecine olan inancın güçlendiğini gösterse de, zafer ilan etmek için henüz erken olduğunu da hatırlatıyor. Özellikle küresel piyasalardaki belirsizlikler ve iç talepteki olası canlanma riskleri, enflasyonla mücadelenin önündeki en önemli engeller olarak duruyor. Gözler şimdi, Merkez Bankası'nın atacağı somut adımlarda ve açıklanacak yeni ekonomik verilerde olacak.

Kaynak: HABER MERKEZİ