Cıva Nedir ve Nasıl Oluşur?

Cıva, doğada bulunan ve zehirli özelliklere sahip bir elementtir. Cıva, volkanik patlamalar, orman yangınları ve kaya erozyonu gibi doğal süreçlerle atmosfere salınabilir. Ancak, insan faaliyetleri de cıva salımına büyük katkıda bulunur. Özellikle, kömür madenciliği ve yakma, altın madenciliği, endüstri faaliyetleri, atık işleme ve diş dolgusunda amalgam bulunan cesetlerin yakılması gibi faaliyetler, cıvanın havaya karışmasına neden olur.

Brezilya'daki sel felaketinde ölenlerin sayısı 148'e yükseldi Brezilya'daki sel felaketinde ölenlerin sayısı 148'e yükseldi

Cıva Nasıl Deniz Canlılarında Birikir?

Atmosfere salınan cıva, yağmur, kar ve tozla birlikte yeryüzüne iner ve su kaynaklarına karışır. Bu şekilde, cıva deniz ekosistemlerine ulaşır ve burada metil cıvaya dönüşür. Metil cıva, cıvanın en tehlikeli formudur ve kolayca deniz canlılarının dokularına nüfuz eder. Deniz canlıları, besin zinciri yoluyla birbirlerini yedikçe, metil cıva vücutlarında birikir. Bu birikim, biyolojik büyütme olarak adlandırılır.

Orkinoslar, deniz canlılarının en üstünde yer alan ve çok miktarda balık tüketen büyük yırtıcı balıklardır. Bu nedenle, orkinoslarda metil cıva birikimi çok yüksektir. Orkinoslar, dünya çapında insanlar tarafından en çok tüketilen balıklardan biridir. Bu da, insanların cıvaya maruz kalmasına yol açar.

Cıva İnsan Sağlığı İçin Neden Tehlikelidir?

Cıva, insan sağlığı için çok zararlı bir elementtir. Cıva, sinir sistemi, beyin, böbrek, karaciğer, akciğer, kalp ve damar sistemi üzerinde olumsuz etkilere sahiptir. Cıva, özellikle hamile kadınlar, doğmamış bebekler ve küçük çocuklar için çok tehlikelidir. Çünkü, cıva, gelişmekte olan sinir sistemine zarar verir ve zeka, öğrenme, hafıza, dikkat, dil, motor ve görsel becerilerde bozulmalara neden olur. Cıva, yetişkinlerde de kalp krizi, felç, yüksek tansiyon, diyabet ve bağışıklık sistemi bozuklukları gibi hastalıklara sebep olabilir.

Cıva Emisyonları Nasıl Azaltılabilir?

Cıva ile ilgili sağlık riskleri, tüm dünyada bu kimyasalı atmosfere salan faaliyetleri azaltma yönünde adımlar atılmasını gerektirir. Bu amaçla, 2013 yılında Minamata Sözleşmesi adı verilen bir uluslararası anlaşma imzalanmıştır. Bu anlaşma, cıva emisyonlarını ve salımlarını önlemek, azaltmak ve kontrol etmek için çeşitli önlemler içermektedir. Bu önlemler arasında, kömür yakma, altın madenciliği, endüstri faaliyetleri, atık işleme ve diş dolgusu gibi alanlarda cıva kullanımının kısıtlanması veya yasaklanması yer almaktadır.

Bu anlaşmanın etkisi, 1990 yılından bu yana atmosferdeki cıva seviyelerinin yaklaşık yüzde 90 oranında düşmesini sağlamıştır. Ancak, bu düşüş orkinoslardaki cıva seviyelerinde bir değişikliğe yol açmamıştır.

Orkinoslardaki Cıva Seviyeleri Neden Sabit Kalıyor?

Araştırmacılar, cıva emisyonlarının azaltılmasının orkinoslardaki cıva seviyeleri üzerinde bir etkisi olup olmadığını görmek için Pasifik, Atlantik ve Hint Okyanuslarında yakalanan ve küresel orkinos avının yüzde 94’ünü oluşturan çeşitli türlerden alınan yaklaşık 3 bin orkinos kas örneğinden elde edilen verileri inceledi.

Yeni çalışma, bazı orkinos türlerinde cıva seviyelerinin azaldığını gösteren diğer araştırmalarla tezat oluşturuyor. Bilim insanları, 1990’ların sonunda Kuzeybatı Pasifik’teki artış dışında, orkinoslardaki cıva seviyelerinin 1971-2022 yılları arasında sabit kaldığını tespit etti. Bunun artan kömür tüketiminin tetiklediği Asya’daki artan cıva salımıyla bağlantılı olduğu düşünülüyor.

Kaynak: HABER MERKEZİ