Müzeyyen Senar'ın kızı Feraye Işıl, annesinin denizle olan ilişkisini şu sözlerle anlatıyor: "Denizsiz yaşayamam" derdi. Sanatçının en çok keyif aldığı aktivitenin deniz olduğunu belirten Işıl, annesinin yıllarca teknesinde yaşadığını ve kışın bile denize girdiğini aktarıyor.
Özellikle dikkat çeken anılardan biri, Müzeyyen Senar'ın Urla'da yaşadığı spontane deniz deneyimi. Feraye Işıl'ın anlattığına göre: "Yılbaşında bir gece yarısı Urla'da bizim haberimiz yokken denize girmişti. Biz içerdeyken baktık denizden çıkmış geliyor".
Sanatçının İzmir'deki deniz alışkanlıkları arasında Urla bölgesi öne çıkarken, özellikle hamam kültürüne de düşkünlüğü biliniyordu. Urla'da bir hamama düzenli olarak gider, saatlerce kalırdı. Bu durum, onun su ve temizlikle olan özel ilişkisini gösteriyor.
Pembe teknesi "Malikâne" ile yaşam
Müzeyyen Senar'ın deniz tutkusu, sahip olduğu "Malikâne" adlı teknesiyle doruk noktasına ulaşıyordu. Kızının anlattığına göre teknesi en sevdiği renk olan pembe rengindeydi. Kendi tekne kullanmayı bilir ve gerektiğinde halatları bağlayabilirdi. Teknede sobası vardı ve kışın bile denize açıldığı olurdu.
"Savaş çıksa, 6 ay denizde kalmış olsa aç kalmazdı" denilecek kadar her türlü ihtiyacını karşılayacak malzemeye sahipti. Yıllarca bu teknede yaşayan Müzeyyen Senar, denizi sadece bir hobi olarak görmüyor, yaşam tarzına dönüştürüyordu.
Bodrum'a olan ilgisi de deniz sevgisinden kaynaklanıyordu. Poyraz'ın önünü özellikle severdi ve "Ütülü denize götürün beni" diyerek sakin denizi tercih ettiğini belirtirdi. Bodrum'da da her hafta hamama gider, saatlerce kalırdı.
Su tutkusu yaşamın merkezinde
Müzeyyen Senar'ın su sevgisi sadece denizle sınırlı değildi. "Hamamsız yaşayamazdı" denilen sanatçı, temizlik ve su ile olan özel bağını yaşamının her alanına yansıtıyordu. İzmir'deki yaşamının merkezi olan Urla bölgesi, onun için hem deniz hem de hamam kültürünün buluştuğu özel bir yerdi.
2015 yılında 97 yaşında vefat eden sanatçının deniz tutkusu, yaşamının son dönemlerine kadar devam etmişti. Müzeyyen Senar'ın İzmir'deki deniz tercihi, özellikle Urla bölgesindeki gece yarısı deniz macerası, onun korkusuz ve denizi seven karakterini yansıtan önemli bir anı olarak tarihe geçmiş durumda.
Bodrum'da yaşadığı dönemde Sezen Aksu, Müjdat Gezen, Sibel Can ve Tarkan ellerini hiç annemin üzerinden çekmediler. Hem telefonla sağlığını sordular hem de evine sık sık ziyarete gittiler. Tarkan hep “ annem gibi “ derdi. Hamamsız yaşayamaz. Bodrum'da da her hafta giderdi hamama ve ben böyle hamam görmedim derdi, saatlerce kalırdı. İzmir'de de Urla'da bir hamama giderdi.
