Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), merakla beklenen haziran enflasyonu verilerini 3 Temmuz Perşembe günü saat 10.00’da kamuoyuna duyuracak. Bu açıklama, sadece ekonomik göstergeler için değil, aynı zamanda yaklaşık 20 milyon kişiyi doğrudan etkileyen zam oranları için de belirleyici olacak.
Özellikle yılın ikinci yarısında uygulanacak olan memur ve emekli maaş zammı, bu verinin ardından netleşmiş olacak. Açıklanacak oran, sosyal ödemeleri ve destek kalemlerini de doğrudan etkileyecek.
Memur ve emekli zammında gözler TÜİK’te
Yılın ilk beş ayına dair enflasyon oranları baz alındığında, memur ve memur emeklisinin zam oranı yüzde 14,01, SSK ve Bağ-Kur emeklilerinin zam oranı ise yüzde 15,09 olarak hesaplandı. Ancak haziran ayı enflasyonu, bu oranların üzerine eklenecek ve son zammı belirleyecek.
Bu güncellemeyle birlikte yaklaşık 16,5 milyon emekli ve 4 milyona yakın memurun maaşlarında artış yaşanacak. Zammın açıklanmasıyla birlikte maaş bordroları da yeniden şekillenecek.
Zam, sadece maaşlarla sınırlı değil
Yalnızca maaşlar değil, aynı zamanda devlet tarafından sağlanan birçok sosyal destek ödemesi de yeni oranlara göre güncellenecek. Bu kapsamda;
- Evde bakım maaşı
- 65 yaş aylığı
- Engelli maaşları
- Dul ve yetim aylıkları
gibi kalemlerde de artış yaşanacak. Bu güncellemeler, hem doğrudan ödeme alanları hem de hane gelirini etkileyen sosyal yardımları kapsayacak şekilde geniş bir kesimi ilgilendiriyor.
Yeni oranla hangi ödemeler ne kadar artacak?
Yüzde 14 ila 20 arasında olması beklenen zam oranı, farklı kalemlerde şu etkileri yaratacak:
- Evde bakım maaşı yaklaşık 6.000 TL’ye yaklaşabilir.
- 65 yaş aylığı 3.000 TL bandını geçebilir.
- Engelli aylıkları, engel oranına göre 3.000 TL ila 5.000 TL arasında değişebilir.
- Dul ve yetim aylıkları ise hissedarlık oranına göre yeniden düzenlenecek.
Bunlara ek olarak, asgari ücret üzerinden hesaplanan bazı destek kalemleri de enflasyon karşısında yeniden değerlendirilecek.
Memur zammı bütçeyi nasıl etkileyecek?
Yeni zam oranlarının bütçe üzerindeki yükü de dikkat çekiyor. Özellikle kamu harcamalarının artması, orta vadeli ekonomik dengeler açısından hükümetin manevra alanını daraltabilir. Bu nedenle Hazine ve Maliye Bakanlığı, zammın yaratacağı bütçesel etkiyi minimize etmek için alternatif senaryolar üzerinde çalışıyor.
