Millî Eğitim Bakanlığı (MEB), her yıl olduğu gibi bu yıl da 24 Kasım Öğretmenler Günü kutlamalarına ilişkin programın çerçevesini belirleyen genelgeyi yayımladı. Bakan Yusuf Tekin'in imzasını taşıyan ve 81 il valiliğine gönderilen genelge, kutlama etkinliklerinin detaylarını içerirken, metinde yer almayan bir isim büyük bir tartışma başlattı. Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu ve Millet Mektepleri'nin Başöğretmeni sıfatını kabul ettiği günün anısına kutlanan bu özel günde, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün adının genelgede hiç geçmemesi, eğitim sendikaları ve kamuoyu tarafından eleştiriyle karşılandı.
Genelgede 'Aile' ve 'Yeşil Vatan' temaları öne çıktı
Bakanlık tarafından hazırlanan genelgede, bu yılki kutlamaların ana temaları "Aile Yılı" ve "Yeşil Vatan" olarak belirlendi. Metinde, eğitimin bireyin şahsiyetini inşa eden ve milletlerin kültürel devamlılığını sağlayan temel güç olduğu vurgulandı. Öğretmenlerin ise bu sürecin sadece bir uygulayıcısı değil, aktif bir öznesi olduğu belirtildi. 2025-2026 eğitim öğretim yılında ailenin korunması ve güçlendirilmesi ile çevreye duyarlı, doğa bilincine sahip bir nesil yetiştirilmesi hedeflerinin altı çizildi. Genelgede, 24 Kasım Öğretmenler Günü'nün, gösterdikleri fedakârlıklarla müreffeh yarınları inşa eden ve "maarif davası"nı omuzlayan her bir öğretmene şükran sunmak için bir vesile olduğu kaydedildi. Ancak, metnin hiçbir bölümünde bu "maarif davası"nın en büyük öncüsü olan Başöğretmen Atatürk'e atıfta bulunulmadı.
Öğretmenler Günü'nün anlam ve önemini belirleyen en temel tarihi olgu, 24 Kasım 1928'de Mustafa Kemal Atatürk'ün "Millet Mektepleri'nin Başöğretmenliği" unvanını kabul etmesi. Türkiye'de 1981 yılından bu yana kutlanan bu gün, doğrudan Atatürk'ün şahsı ve eğitim devrimleriyle özdeşleşmiş durumda. Millî Eğitim Bakanlığı tarafından hazırlanan resmi bir kutlama genelgesinde, günün ithaf edildiği Başöğretmen'in isminin anılmaması, siyasi ve sembolik bir tercih olarak yorumlandı. Eğitimciler, bu durumun Öğretmenler Günü'nün tarihi köklerinden ve anlamından koparılması anlamına geldiğini belirterek tepkilerini dile getirdi. Genelgede, kutlamaların amacının "Türk millî eğitimine gönül veren ve bu uğurda can vermiş öğretmenleri anmak" olduğu belirtilse de, bu misyonun liderine yer verilmemesi, metnin en çok eleştirilen yönü oldu.
Şehitler anılacak, emekliler ziyaret edilecek
Tartışmaların odağındaki eksikliğe rağmen, genelgede kutlama programlarına ilişkin birçok detay yer aldı. Buna göre, il ve ilçe millî eğitim müdürlükleri bünyesinde kutlama kurulları oluşturulacak. Programlara şehit öğretmenlerin yakınları, emekli öğretmenler ve mezun öğrenciler davet edilecek. Başta şehit öğretmenler olmak üzere ebediyete intikal etmiş eğitimciler kabirleri başında anılacak, aileleri ve huzurevlerinde kalan emekli öğretmenler ziyaret edilecek. Ayrıca, 24 Kasım itibarıyla adaylık sürecini tamamlayan öğretmenler için yemin törenleri düzenlenecek. Yıl içinde emekli olan ve kutlamalara katılan öğretmenlere de "Hizmet Şeref Belgesi" takdim edilecek.
Yarışmalardan panellere geniş etkinlik takvimi
Genelgeye göre kutlamalar hafta boyunca çeşitli etkinliklerle devam edecek. Öğretmenler, öğrenciler ve veliler arasında anı, resim, şiir, kompozisyon, kısa film gibi konularda yarışmalar düzenlenecek. Öğretmenlerden oluşan takımlarla spor müsabakaları yapılacak. Ayrıca, mesleki başarılarıyla öne çıkan öğretmenlerin başarı öykülerini meslektaşları ve öğretmen adaylarıyla paylaşacağı konferans ve paneller organize edilecek. Üniversiteler ve sivil toplum kuruluşlarıyla iş birliği içinde, öğretmenlik mesleğinin misyonu, saygınlığı, kardeşlik, aile ve Yeşil Vatan gibi temaları ele alan akademik etkinlikler de planlandı. İllerdeki "100. Yıl Eğitim Ormanı" ve diğer uygun alanlarda ağaç dikimi etkinliklerinin gerçekleştirilmesi de genelgede yer alan maddeler arasında.
