Rojda DOLGUN/Karşıyaka Belediyesi'nin ekonomik kriz gerekçesiyle memurların maaşının üçte birini oluşturan Sosyal Denge Tazminatı (SDS) ödemelerini durdurması kararı sonrası basın açıklaması gerçekleştirildi. Karşıyaka'da bir araya gelen sendikalar belediye yönetiminin bu kararını sert bir şekilde eleştirdi. Basın açıklamasına Emek Partisi (EMEP) Gaziantep Milletvekili ve Genel Başkan Yardımcısı Sevda Karaca katıldı. Sosyal Denge Tazminatı, belediye memurlarının aylık gelirlerinin yaklaşık üçte birini oluşturuyordu. Halihazırda işçi maaşların da düzensiz ödendiği Karşıyaka Belediyesi’nde bu kesinti, çalışanların geçim derdini derinleştirdi.
Emek Partisi (EMEP) Gaziantep Milletvekili ve Genel Başkan Yardımcısı Sevda Karaca, "Yaşanan kriz, işçilerin emekçilerin omzuna yük edilemez. Bugün de Karşıyaka Belediyesi emekçileri işçisiyle memuruyla Karşıyakanın bütün emekçilerine halkına her gün bu ilçede yaşanabilir bir şehir yaratmak için dişiyle kemiğinde çalışıyorsa akşam yemeğinde çocuğuna yemeğini götürmek, kirasını zamanında ödemek en doğal hakkıdır. Sana işçilerin emekçilerin hakkını ayaklar altına al diye oy vermedik." dedi.
Tüm Bel-Sen 2 No’lu Şube Yöneticisi Fırat Belen "Bizler zaten içerde çok ciddi alacakları olan insanlarız. Belediye yönetimi haklarımızı ortadan kaldırmaya hazırlanıyor. Bugüne kadar işçiler ve memurlar bu belediyenin önünde yüzlerce kez ses yükseltmişti. Bir yönetememe ve emekçiyi düşünmeme hâli var. Hayat mücadelenin koşullarını oluşturuyor. İşçisiyle memuruyla herkesi bu kapının önünde birikmeye zorluyor. İşçisiyle memuruyla herkes bu kapının önünde. Karşıyaka halkı buranın nasıl bir direniş meydanı olduğunu biliyor. Bu krizin yükünü reddediyoruz" ifadelerini kullandı.
MÜCADELE EDECEĞİZ
Belen sözlerini şöyle devam ettirdi:
"Belediye yine ekonomisini dengeleme sorununu işçilerin maaşını ödememekle, SDT ödememekle çözebileceğini düşünüyor. Şunu unutuyor, bizler zaten içeride çok fazla alacağı olan çalışanlarız. Biz bunu kapatmaya çalışırken belediye bir de belki de SDT’yi ortadan kaldırmaya yönelik hamleler yapmaya çalışıyor. Bugüne kadar işçiler bu belediyenin önünde yüzlerce kez mücadele etmiştir. Bugüne kadar bir tane meclis üyesi, Belediye idarecisi yanımıza inerek destek vermedi, nasılsınız diye bile sormadı. Bu koca İzmir’i yöneten bir yönetici gelmedi. İlk defa bugün buradan bize destek olan vekilimize de teşekkür etmek istiyorum. Belediye idaresinin en çok çekindiği işlerden biri de işçilerle memurların aynı anda aşağı inmesi. Bunu bize defalarca da ifade ettiler aslında. Ancak öyle bir yönetememezlik hali var ki hayat işçisiyle memuruna herkesi burada birikmesi zorluyor. Daha önce de söyledik, burayı bir direniş meydanına çeviririz dedik. Bugünden tezi yok haklarımızı el uzatanlara karşı mücadeleyi elbette büyüteceğiz. Şundan eminiz, yan yana gelince kazanabileceğimizi tecrübe ettik. Yeter ki yan yana gelme iradesini gösterelim. Bu belediyeyi şimdi ya da eskiden yönetenler krizle ilgili açıklama yapınca sadece belediyede çok çalışan var diyorlar, hükümet bizi sıkıştırıyor diyorlar. Hepsinin gerçeklik payı olabilir ama bu sorunları yaratanlar biz değiliz. Çalışan fazlaysa belediyeyi plansız yönetenlerin sorunudur, borçlar ödenmediyse yönetenlerin sorunudur. Bu krizin yükünü reddediyoruz. Hakkımızı almak için mücadele edeceğiz. Birlik yerelden tüm yerelden ve Tüm Bel Sen bugün burada. Bundan sonra bu mücadeleyi daha da artırarak sürdüreceğiz."
ZAFER DİRENEN EMEKÇİNİN OLACAK
Yapılan basın açıklamasında mücadeleden vazgeçmeyeceklerini beliren Tüm Yerel Sen İzmir 2 No'lu Şube Başkanı Murat Beker ise şu ifadeleri kullandı:
"Unutmadık. Siz verdiğiniz sözlerinizi unuttuysanız sıkıntı yok biz hatırlatırız. Yaşanan mali sıkıntılara çözüm üretecek yolları bulmak sizlerin işidir. Ancak bu yollar emekçinin cebinden geçemez. Çalışanların haklarını kısıtlayarak tasarruf yapamazsınız. Bizlerle masaya oturduğunuzda personel ve belediye giderlerinin ağırlığından bahsediyor emekçiye geldiği zaman mali krizden bahsedip gözümüzün içine baka baka etkinlikler düzenliyorsanız, inandırıcılığınız olmayacaktır.
Atılan imzalar verilen sözler unutulmamalıdır. Bu meydandan sayın belediye başkanımıza sormak istiyorum personelinize vermiş olduğunuz sözleri tutmayacak iseniz halka hizmet için vermiş olduğunuz sözleri nasıl tutacaksınız çok merak ediyorum. Çünkü bu hizmetler emekçi eli ile olur, emekçi ile yapacaksınız, emekçinin boynu bükük, aklında geçim derdi var iken nasıl çalıştırmayı düşünüyorsunuz?
HAKLIYIZ, KAZANACAĞIZ
Biz adil, liyakatli ve huzurlu bir ortamda işimizi yaparak evimize ekmek götürmek isteyen emekçileriz. Buradan almış olduğumuz maaşlar ile kiramızı, kredilerimizi ve faturalarımızı ödemeye çalışıyoruz. Tek derdi evini, ailesini geçindirmek olan emekçileri görmezden gelemezsiniz. Şimdi şapkanızı önünüze koyun ve sorun çıkarmak yerine göreviniz olan sorun çözmeye odaklanın. Hakkımızdan fazlasını değil hakkımızı istiyoruz. Eğer sözlerimize kulak tıkamaya devam edecekseniz bizler de üretimden gelen gücümüzü kullanmaktan geri kalmayacağız."
