Türkiye'de her geçen gün artan kadın cinayetleri, bu kez devletin kalbinde yaşandı. Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde çalışan Saliha Akkaş, boşanma aşamasında olduğu erkek tarafından uğradığı bıçaklı saldırı sonucu hayatını kaybetti. Akkaş, vücuduna aldığı 40’tan fazla bıçak darbesiyle ağır yaralanarak hastaneye kaldırıldı ancak tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı.
Saliha Akkaş
Saatlerce mücadele etti
Ankara’daki Güven Hastanesi’ne kaldırılan Akkaş, saatler süren yaşam mücadelesini sabah saatlerinde kaybetti. Yoğun bakımda geçen gecenin ardından ölüm haberi Meclis kulislerine ve Türkiye kamuoyuna acı bir şok dalgası olarak yayıldı. Akkaş’ın ölümünün ardından gözler, bir kez daha kadınların korunması konusunda devletin sorumluluğuna çevrildi.
CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Asu Kaya
"Bu karanlık düzeni mutlaka değiştireceğiz"
Saliha Akkaş'ın hastane sürecinde onu yalnız bırakmayanlardan biri CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Asu Kaya oldu. Kaya, CHP İstanbul Milletvekili Evrim Rızvanoğlu ve parti teşkilat üyeleriyle birlikte dün hastaneye giderek Akkaş'ın yanında yer almıştı. Ancak umutlar sabaha karşı yerini derin bir yasa bıraktı.
Asu Kaya, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi:
"Saliha Akkaş saatlerce direndi. 40’tan fazla bıçak darbesine rağmen yaşamak istedi. Ama olmadı… Bir kadın daha, boşanmak istediği erkek tarafından canice katledildi. Ve bu cinayet, devletin merkezinde işlendi. TBMM çatısı altında görev yapan bir kadın kamu çalışanı vahşice öldürüldü. Buna da mı sessiz kalınacak? Saliha'nın anısı mücadelemizde yaşayacak. Bu karanlık düzeni mutlaka değiştireceğiz."
"Devlet bile çalışanını koruyamıyor"
CHP Grup Başkanvekili Murat Emir de olayın ardından yaptığı açıklamada, devletin kadına yönelik şiddeti önlemedeki yetersizliğine dikkat çekti. Emir, Saliha Akkaş’ın defalarca koruma kararı için başvuruda bulunduğunu ve buna rağmen korunamadığını belirtti.
Emir, “Yasama görevindeki milletvekillerimizin Meclis’teki kendi çalışma arkadaşlarını bile koruyamadığı bir durumdayız. Bu nasıl bir hukuk, nasıl bir vicdan? İstanbul Sözleşmesi’nden bir gecede çıkan bu iktidar, kadınlara yönelik şiddeti meşrulaştıran her politikanın suç ortağıdır" dedi.
İstanbul Sözleşmesi yeniden gündemde
Olayın ardından İstanbul Sözleşmesi bir kez daha tartışmaların merkezine oturdu. Kadın hakları savunucuları, sözleşmeden çekilmenin ardından kadın cinayetlerinde belirgin bir artış yaşandığını savunuyor. Saliha Akkaş’ın ölümü, bu görüşleri destekleyen acı bir örnek olarak kayıtlara geçti.
CHP İzmir Milletvekili Sevda Erdan Kılıç
"Kadınların yaşam hakkı korunmuyor"
CHP İzmir Milletvekili Sevda Erdan Kılıç ise sosyal medya hesabından şu paylaşımı gerçekleştirdi:
"Devletin koruma tedbiri aldığı bir kadın daha göz göre göre katledildi. Kimse onu korumadı. Meclisten çalışma arkadaşımız Saliha Akkaş, boşanmak üzere olduğu erkek tarafından dün 37 yerinden bıçaklandı. Bugün ise yaşam savaşını kaybettiğini üzülerek öğrendik. Şiddet yanıbaşımızda. Bir gün eş… Bir gün kardeş… Bir gün baba ya da herhangi bir akraba oluyor! Ve her defasında “devlet” yok oluyor! İstanbul Sözleşmesi’nden çıkıldı, 6284 sayılı yasa etkisiz bırakıldı, kadınların yaşam hakkı korunmuyor. Kadınlar her gün öldürülüyor, ama iktidar hala “aile bütünlüğü” diyerek şiddeti meşrulaştıran bir zihniyeti sürdürüyor! Bu bir bireysel suç değil, bu bir devlet ihmali, bir siyasi tercihtir. Saliha’yı koruyamayan bu düzenin, artık tek bir kadının daha adını mezar taşına yazacak hakkı yok! Kadınlar bu karanlık düzene karşı yaşam hakkını savunmaya devam edecek. Ve biz susmayacağız!"