Yaz dendiğinde ilk akla gelen yerlerden biri Alaçatı. Çeşme’nin gözbebeği olan bu kasaba, yalnızca rüzgar sörfü tutkunlarının değil, keyifli vakit geçirmek isteyen herkesin rotasında. Taş evlerle çevrili dar sokaklarında gezerken zamanda yolculuğa çıkmış gibi hissedersiniz. Cumbalı evleri, tasarım butiklerle bezeli çarşısı ve gün boyu dinmeyen meltemiyle Alaçatı, sıcak yaz günlerinde serinliğe sığınabileceğiniz bir liman. Aynı zamanda dünyaca ünlü rüzgar sörfü parkurlarına da ev sahipliği yapıyor. Bahar aylarında düzenlenen Ot Festivali ise bölgenin ruhunu daha yakından tanımak isteyenler için kaçırılmayacak bir etkinlik.
Dikili’de doğa ile iç içe bir tatil
İzmir’in kuzeyindeki saklı cennetlerden biri olan Dikili, hem tarihi hem doğasıyla huzurun adresi. Dikili, Ege’nin en çok güneş alan sahillerinden biri olarak, mavi bayraklı plajlarıyla turizmde öne çıkıyor. Üstelik bölgenin geçmişi M.Ö. 5000’lere kadar uzanıyor. Tatilini sadece deniz-kum-güneş üçlüsüyle değil, doğal göller, çam ormanları ve tarihi mağaralarla zenginleştirmek isteyenler için benzersiz bir atmosfer sunuyor. Kalabalıktan uzak, dingin bir yaz düşü için Dikili birebir.
Özdere’de sakinliğin içinde saklı bir Ege
Uygun fiyatlı tatil rotaları arasında başı çeken Özdere, hem doğası hem de tarihi dokusuyla fark yaratıyor. İzmir’in güneyinde konumlanan bu şirin kasaba, gölgelik çam ağaçlarıyla çevrili plajları ve berrak deniziyle öne çıkıyor. Özdere’nin en büyük avantajlarından biri ise çevresindeki tarihi kalıntılar. Efes, Notion, Claros, Lebedos ve Teos Antik Kentleri bu bölgeye oldukça yakın. Yani yalnızca deniz tatili değil, tarih dolu keşifler de sizi bekliyor.
Çeşme’nin enerjisiyle dolu bir Ege kaçamağı
İzmir’in simge tatil beldelerinden biri olan Çeşme, sadece bir yaz tatili değil, adeta bir yaşam tarzı sunuyor. Alaçatı’yı da içinde barındıran bu bölge, farklı zevklere hitap eden plajları, beach club’ları, gece hayatı ve butik otelleriyle dikkat çekiyor. Tarih severler için Çeşme Kalesi ve Kervansaray, Osmanlı’nın izlerini taşıyan büyüleyici yapılar arasında. Her köşesi ayrı bir hikâye anlatan bu belde, deniz tutkunları kadar fotoğraf ve tarih meraklıları için de ideal.
Urla’da enginar tadında huzur
Zeytin ağaçları arasında kaybolan yolları, enginar tarlaları ve şarap bağlarıyla Urla, adeta Ege’nin zarif yüzü. Aynı zamanda Ege’nin en eski liman yerleşimlerinden biri olan Urla’da düzenlenen Enginar Festivali ve Dokuz Mart Ot Festivali, yerel lezzetlerin ön plana çıktığı etkinlikler arasında. Kışın bile başka bir güzelliğe bürünen bu ilçe, dört mevsim ziyaret edilebilirliği ile fark yaratıyor. Yerel üreticiler, organik pazarlar ve doğayla iç içe kafeleriyle şehirden uzaklaşmak isteyenler için kaçış noktası niteliğinde.
Foça’da mitolojiyle sarılmış günbatımları
Adını fok balıklarından alan Foça, hem doğası hem de tarihi yapısıyla İzmir’in mistik rotalarından biri. Sakin sahilleri, eski taş evleri ve dost canlısı insanlarıyla dikkat çeken bir yer. Athena Tapınağı, Pers Anıt Mezarı ve Liman Kutsal Alanı gibi değerli kalıntılar, antik dönemin izini süren gezginler için oldukça cezbedici.
Çandarlı’da her sokak denize açılıyor
Yarımada üzerinde kurulu olması sayesinde üç tarafı denizle çevrili olan Çandarlı, bölgenin en eski yerleşim alanlarından biri. Sokaklarının büyük kısmı denize açıldığı için burada yürüyüş yapmak bile başlı başına bir terapi. Çandarlı çevresinde denize girilecek onlarca koy ve plaj bulunuyor. Özellikle sessizlik ve doğayla baş başa kalmak isteyenler için oldukça cazip bir yer.
Bergama’da tarih ve doğa iç içe
Denize kıyısı olmayan ama tarihiyle büyüleyen Bergama, UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alıyor. Antik çağın en önemli şehirlerinden biri olan Bergama, aynı zamanda modern zamanlarda da kültürel zenginliğiyle öne çıkıyor. Ayvalık ile arasında kalan Kozak Yaylası, doğaseverler için nefes kesici bir güzellik sunuyor. Pergamon Antik Kenti, Bergama Akropolü ve Asklepion, tarihle iç içe bir yolculuk vadediyor.
Selçuk’ta tarihle iç içe bir deniz kaçamağı
Efes Antik Kenti gibi dünyaca ünlü bir değeri barındıran Selçuk, tarih dolu bir tatilin anahtarı. Artemis Tapınağı, dünyanın 7 harikasından biri olarak kabul edilen bir yapı ve Selçuk’ta bulunuyor. Üstelik Selçuk Efes Müzesi, bölgede çıkarılan kalıntıları yakından inceleme şansı tanıyor. Hem denize yakın oluşu hem de arkeolojik mirasıyla dikkat çeken Selçuk, tarih ve tatil arasında seçim yapmak zorunda kalmak istemeyenler için ideal.
Seferihisar’da mandalina kokulu bir huzur
Türkiye’nin ilk Cittaslow (Sakin Şehir) unvanına sahip ilçesi olan Seferihisar, sessizlik arayanların gözdesi. Mandalina bahçeleriyle çevrili sokakları, Ege’ye özgü mimarisi ve yerel pazarlarıyla tam anlamıyla ruhu besleyen bir yer. Urla’nın güneyinde kalan bu belde, dört mevsim boyunca ziyaret edilebilir. Özellikle yerel ürünlerin ön planda olduğu pazarı ve Sığacık Kalesi çevresinde kurulan organik ürün tezgahlarıyla şehir karmaşasından sıyrılmak isteyenler için biçilmiş kaftan.