Oda tarafından yapılan açıklamada, yıkım tozlarının özellikle akşam saatlerinde rüzgârla birlikte geniş alanlara yayıldığına dikkat çekildi. Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre asbest, akciğer, larinks, over kanseri ve mezotelyoma gibi hastalıklarla doğrudan ilişkili. Türk Tabipleri Birliği ise asbest kaynaklı hastalıkların 10 ila 50 yıl sonra ortaya çıkabileceğini, hiçbir güvenli limit değerinin bulunmadığını hatırlatıyor.
Yönetmeliğe rağmen kurallar uygulanmıyor
13 Ekim 2021’de Resmî Gazete’de yayımlanan “Binaların Yıkılması Hakkında Yönetmelik”, asbest ve diğer tehlikeli maddeler sökülmeden ana yıkıma başlanamayacağını açıkça belirtiyor. Ancak İzmir’deki uygulamalarda bu kuralların ihlal edildiğini söyleyen TMMOB, asbest denetimlerinin zorunlu hale getirilmesini, Türkiye genelinde risk haritalarının hazırlanmasını ve bu haritaların kentsel dönüşüm projeleriyle ilişkilendirilmesini istedi.
Yetkililere sorumluluk çağrısı
TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası İzmir Şubesi, yerel yönetimlere “asbest raporu olmadan yıkım izni verilmemeli” çağrısında bulundu. Açıklamada, çalışanların da ciddi risk altında olduğu vurgulanarak, iş sağlığı ve güvenliği önlemlerinin eksiksiz uygulanması gerektiği belirtildi. Oda, “Bu tehlikenin önüne geçilmeli, aksi halde tedavisi güç hastalıkların yayılması kaçınılmaz olacaktır” ifadelerini kullandı.
