Batı Karadeniz'in şirin sahil ilçesi Bartın'a bağlı Kurucaşile, dün akşam saatlerinde eşine az rastlanır bir olaya sahne oldu. Her zaman olduğu gibi teknesiyle balık tutmak için denize açılan 43 yaşındaki balıkçı Ahmet Açar, bu kez oltasına takılan balıklardan çok daha farklı ve şaşırtıcı bir manzarayla karşılaştı. Limandan yaklaşık 100 metre kadar açıldıktan sonra, denizin ortasında hareket eden bir karaltı fark eden Açar, ilk başta ne olduğunu anlayamadı. Gördüğünün bir yunus ya da büyük bir deniz canlısı olabileceğini düşünen balıkçı, teknesiyle karaltıya biraz daha yaklaştığında ise gözlerine inanamadı. Karşısında, Karadeniz'in hırçın sularında ustaca kulaç atan dev bir yaban domuzu duruyordu.

Yaşadığı şaşkınlığı kısa sürede üzerinden atan Ahmet Açar, bu inanılmaz anı ölümsüzleştirmek için hemen cep telefonuna sarıldı. Telefonunun kamerasıyla kayda giren Açar, yaban domuzunun denizde verdiği yaşam mücadelesini ya da serinleme keyfini saniye saniye görüntüledi. Görüntülerde, yaban domuzunun oldukça sakin bir şekilde, adeta yıllardır denizde yüzüyormuş gibi bir ustalıkla ilerlediği görülüyor. Bu sıra dışı karşılaşma, balıkçı için o günün en büyük "avı" olurken, doğanın sunduğu bu beklenmedik sürpriz, Kurucaşile sahilinde uzun süre konuşulacak bir anı olarak kayıtlara geçti.

Balıkesir'de neden depremler bitmiyor? Şenkaya yanıtladı
Balıkesir'de neden depremler bitmiyor? Şenkaya yanıtladı
İçeriği Görüntüle

D E N I Z D E Y U Z E N Y A B A N D O M U Z U G O R U N T U L E N D I 930886 276518

Yaban domuzunun denizde ne işi var?

Görüntülerin sosyal medyada ve yerel haber kaynaklarında yayılmasının ardından, herkesin aklına aynı soru geldi: Bir yaban domuzunun denizin ortasında ne işi olabilir? Normalde ormanlık ve dağlık alanlarda yaşamaya alışkın olan bu heybetli hayvanların denize girmesi sık rastlanan bir durum değil. Ancak uzmanlar, bu tür olayların birkaç farklı nedenle gerçekleşebileceğini belirtiyor. İlk ve en güçlü ihtimal, domuzun bir tehlikeden kaçıyor olması. Özellikle avcılar, başıboş köpekler veya bir başka yırtıcı hayvan tarafından kovalanan yaban domuzları, kendilerini kurtarmak için en yakın su kaynağına, bu bir nehir, göl ve hatta deniz bile olsa, çekinmeden girebiliyor. Yaban domuzları, sanılanın aksine oldukça iyi yüzücülerdir ve suyu bir kaçış rotası olarak kullanabilirler.

Bir diğer ihtimal ise domuzun serinlemek ya da yiyecek aramak için bilinçli olarak suya girmesi. Ancak olayın akşam saatlerinde yaşanması, serinleme ihtimalini biraz zayıflatıyor. Bununla birlikte, yiyecek kaynaklarının kıtlaştığı dönemlerde veya bir kıyıdan diğerine daha kısa yoldan geçmek için denizi kullanmış olabileceği de bir olasılık. Kurucaşile'nin coğrafi yapısı, yani sarp yamaçların ve ormanlık alanların doğrudan denizle buluştuğu bir bölge olması da, hayvanın bir anlık dikkatsizlik sonucu yüksek bir yerden denize düşmüş olabileceği ihtimalini akıllara getiriyor. Balıkçı Ahmet Açar'ın da ilk tahmini bu yönde. Ne sebeple olursa olsun, bir kara hayvanının ait olmadığı bir ortamda, denizin ortasında tek başına hayatta kalma mücadelesi vermesi, doğanın ne kadar çetin ve aynı zamanda ne kadar dirençli olduğunu gösteriyor.

D E N I Z D E Y U Z E N Y A B A N D O M U Z U G O R U N T U L E N D I 930891 276518

Akıbeti meçhul: Kıyıya ulaşabildi mi?

Balıkçı Ahmet Açar'ın kaydettiği görüntülerde bir süre yüzen ve daha sonra karanlıkta gözden kaybolan yaban domuzunun akıbeti ise tam bir muamma. Denizin ortasında, tek başına kalan domuzun kıyıya sağ salim ulaşıp ulaşamadığı bilinmiyor. Yaban domuzları güçlü ve dayanıklı hayvanlar olsalar da, Karadeniz'in akıntıları ve soğuk suyu, en tecrübeli yüzücüler için bile büyük bir tehlike arz edebilir. Hayvanın, yakındaki bir koya veya daha sakin bir sahile yüzerek karaya çıkmayı başarmış olması en büyük temenni. Ancak yorgun düşerek akıntıya kapılmış ve denizde boğulmuş olma ihtimali de ne yazık ki mevcut.

Bu olay, yaban hayatı ile insan yaşamının ne kadar iç içe geçtiğini ve zaman zaman ne kadar beklenmedik anlarda kesişebileceğini gösteren çarpıcı bir örnek. Kentleşmenin ve insan faaliyetlerinin doğal yaşam alanlarını daraltması, bu tür karşılaşmaların gelecekte daha sık yaşanabileceğinin bir işareti olarak da okunabilir. Ahmet Açar'ın tesadüfen tanıklık ettiği bu kısa an, bir yaban domuzunun gizemli yolculuğunun sadece küçük bir kesitiydi. O yolculuğun nerede ve nasıl sonlandığı ise Karadeniz'in derin sularında bir sır olarak kaldı. Bu olay, doğanın her zaman sürprizlere gebe olduğunu ve insanı şaşırtmaktan asla vazgeçmeyeceğini bir kez daha kanıtlamış oldu.

Kaynak: HABER MERKEZİ