Özel/Gökçe ADAR
'Türkiye Ormancılığı 2022: Türkiye'de Ormansızlaşma ve Orman Bozulması' raporuna göre, Türkiye'de yeşil alan sayısı her geçen gün azalıyor. 13 uzmanın hazırladığı raporda, ülkedeki yeşil alanların siyasi rant kaygısı ve yanlış yönetim politikalarıyla niteliklerini kaybettiği ifade edildi. Raporda yeşil alanın azalmasında en büyük etkilerden birinin orman yangınları olduğu kaydedildi. Korunan alan sistemi içerisinde yer alan milli parklar, tabiatı koruma alanları, tabiat parkları ve yaban hayatı geliştirme sahaları da ormanlık alanların bozulmasına yol açan nedenler olarak adlandırıldı. Ayrıca 2020 yılı sonu itibarıyla toplam 748 bin hektar orman alanının, madencilikten enerjiye, turizmden ulaştırmaya uzanan geniş bir yelpazedeki uygulamalara tahsis edildiği bildirildi. 2012-2020 yılları arasında, 51 bin 663 hektarlık ormanlık alanda tahsis işleminin gerçekleştiği ve bu tahsisin yüzde 44'ün madenciliğe, yüzde 20'si ise enerji sektörüne adeta heba edildiği ifade edildi. Verilerde; tahsislerin yalnızca orman alanını değil, aynı zamanda yakın civarındaki orman alanlarını da olumsuz etkilediği bildirildi.

YAPILAŞMAYA AÇILDI

Öte yandan Orman Yasası’na 2018 yılında eklenen Ek 16’ncı madde, üzerinde yerleşim oluşmuş orman alanlarının orman sınırları dışına çıkarılmasını olanaklı hale getirilmişti. Anayasa’nın 169’uncu maddesine açıkça aykırı olan söz konusu maddenin iptali için çevreciler tarafından dava açılmış, ancak Anayasa Mahkemesi başvuruyu reddetmişti. Bugüne kadar, toplam 928 hektar orman alanı orman sınırları dışarısına çıkarıldığı kaydedildi. Bu yasanın 16, 17 ve 18'inci maddeleri, ayrıca madenciliğe ve yeşil alanların yapılaşmaya açılmasına neden oldu. 2022 yılının başında da, Resmi Gazete’de yayımlanan Cumhurbaşkanlığı kararına göre; Kastamonu ve Manisa’da 611 bin 848 metrekare orman alanı, Ankara ve Mersin’de 376 bin 494 metrekare büyüklüğünde orman alanı, orman statüsünden çıkarılmıştı. Bu karara tepki gösteren çevreye duyarlı platformlar, ormanların ciddi şekilde yok edilmeye çalışıldığını ifade etmiş, yeşil alanları koruyacak, 'Yeni Bir Orman Kanunu' talebinde bulunmuştu. Ekoloji Birliği Eş Sözcüsü Süheyla Doğan, “Orman Kanunu'nun maddeleri, bugüne dek hektarlarca ormanın orman alanı dışına çıkarılmasına ve madenciliğe, yapılaşmaya açılmasına neden oldu. Ormanlar orman olarak kalmalı” ifadelerini kullandı.

'Çevre politikaları geleceği yok ediyor '
CHP İzmir Milletvekili Kani Beko, doğanın ve yeşil alanların sermaye tarafından katledildiğini ifade etti. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı'nın soru önergelerine yanıt vermediğini söyleyen Beko, şöyle konuştu: “Doğanın sermaye tarafından katledilirken, tek adam yönetiminde bütün bakanlıklar sorularımıza ya kaçamak yanıtlar veriyor ya da hiç yanıt vermiyor. Artık doğamızı, ormanımızı, suyumuzu yandaş şirketlerden ve devletten koruyacak duruma geldik. Ranta dayalı bu çevre politikalarının gelecek nesillerimizi, ormanlarımızı, biyolojik çeşitliliği ve ekosistemi yok ettiği açıktır.”