İzmir'de yoğun bakımlar doldu

Haber / Sinan KESKİN

Koronavirüs salgınında vaka artışları katlanarak devam ediyor. Günlük vaka sayısı 55 binin üzerine çıktı. İzmir'de ise Kovid-19 için ayrılan yoğun bakımların dolduğu ifade ediliyor. Bazı hastanelerde yoğun bakım yatağı bulunana kadar acil servislerde ağır hastaların izlendiği söyleniyor. Kasım-Aralık döneminde yaşanan 2'nci pik sonrası vaka sayılarının düştüğü dönemde azaltılan Kovid-19 pandemi servisleri yeniden açılıyor. Kovid-19 yoğun bakım yatak sayısı artırılmaya çalışılıyor.
İzmir'deki yoğun bakımlarla ilgili son durumu paylaşan İzmir Tabip Odası Başkanı Dr. Lütfi Çamlı, artan yatak ve yoğun bakım talebinin karşılanmasında sıkıntılar yaşandığını, Üniversite ve Eğitim Araştırma hastanelerinde yeni Kovid-19 pandemi servisleri oluşturulduğunu, yoğun bakım yatak sayılarının artırılmaya çalışıldığını, ancak salgınla ilgili ciddi bir tedbirin uygulanmaması nedeniyle hastanelere talebin katlanarak arttığını açıkladı. Birinci basamakta karşılanmayan, bulaş zincirinin kırılamadığı bir salgınla mücadele anlayışının başarıya ulaşmasının mümkün olmadığını söyleyen Dr. Çamlı, “Salgının hastanelerde karşılanması, katlanarak artan vaka sayılarına, sağlık sisteminin cevap veremez hale gelmesine sebeb olacaktır” dedi.

'ÇEŞMEYİ KAPATMALIYIZ'
“Çeşmeyi kapatmadığınız sürece suyun taşmasını engelleyemezsiniz” diyen Dr. Çamlı, “Koruyucu tedbirleri artırmadığınız sürece salgının önüne geçmeniz imkansız. Kovid-19 hastaları yoğun bakımda uzun süre kalıyor. Dolayısıyla yoğun bakım yataklarının boşalması zaman alıyor. Artan yoğun bakım yatağı talebini karşılamak zorlaşıyor” diye konuştu.

Şu an Türkiye’de 400 binin üzerinde aktif vaka olduğunu dile getiren Dr. Çamlı, “Biz daha zirveyi görmedik. Pandemi artmaya devam ediyor. Acilen tedbir almalıyız ama böyle bir açıklama, hazırlık görmüyoruz. Daha ne olması bekleniyor?” ifadelerini kullandı. Vaka sayıları yükselişteyken 'kontrollü normalleşme' sürecinin başlamasının salgın sürecini olumsuz etkilediğine dikkat çeken Dr. Çamlı, sözlerini şöyle sürdürdü: “Mart başında kontrollü normalleşme süreci başlatıldığında aslında vaka sayıları artmaya başlamıştı ve bütün uyarılarımıza rağmen bu süreç başlatıldı. Martın başında yaklaşık 9 bin olan vaka sayısı şu anda 55 binlere çıkmış durumda ve 60 civarındaki ölüm sayıları da 275’lere ulaştı. Adı hala ‘kontrollü normalleşme’, yani hala bir açılımdan bahsedilmekte. Oysa bir felakete doğru gidiyoruz.”

'TEMİZ HASTANE'
Salgının başından beri iyi yönetilemediğini vurgulayan Dr. Çamlı, şöyle devam etti: “Tüm hastaneler pandemi hastanesine çevrildiğinde 'temiz hastane' diye tanımlayabileceğimiz Kovid-19 dışı hastalara hizmet verecek hastaneler belirlenmedi. Bu nedenle Kovid-19 dışı hastalar sağlığa  erişimde sıkıntı yaşadılar. Birçok kanser taramaları ve takipleride, kronik hastaların takiplerinde aksamalar oldu. Bu hastalar kamu hastanelerinin yerine özel hastanelere başvurmak zorunda kaldı. İkinci pikin kısmen sönümlenmesi, vaka sayılarının azalması ile Ocak ayından itibaren kamu hastaneleri  Kovid dışı hastalara sağlık hizmetini artırdı. Ancak şu an yeniden artan Kovid-19 vaka sayıları ile birlikte hastanelerin yükü arttı. Bu durumda sağlık hakkına erişim ihlallerine yol açmayacak yeni düzenlemeler yapılabilir. Salgının pik yaptığı, hastane ve sağlık çalışanlarının iş yükünün arttığı bu süreçte geçici yeni düzenlemeler uygulamalar organize edilebilir.”