Güzelbahçe Kültür Çevre ve Güzelleştirme Derneği (GÜLDER) Başkanı Tuğrul Şahbaz, İzmir-Seferihisar güzergahında bulunan Çamlı mevkisinde Haydar Madencilik tarafından işletilen atık geri dönüşüm tesisinin giderek devasa bir moloz depolama sahası haline geldiğini iddia etti. Şahbaz, tesisin bu şekilde moloz depolama sahası haline gelmesinin nedeninin İzmir’deki kentsel dönüşüm ve 30 Ekim depremi sonrasındaki yıkılan binalardan çıkan atıklar olduğunu söyledi. Geri dönüşüm sırasında ortaya çıkan kimyasal maddelere değinen Şahbaz, “Tesis, atık geri dönüşüm hedefinin çok altında kaldı. Giderek kocaman bir tepeye dönüşen bu yığındaki inşaat atıkları içinde silisyum ve asbest gibi rüzgarla etrafta yaşayanlara zarar verebilecek tozlar bulunuyor. Tesisin adı geri dönüşüm tesisi olsa da Çamlı'daki devasa atık stok alanı yeraltı sularına karışarak zarar verebilir. Söz konusu tesis, ekosistemi bozan, çevresindeki canlı yaşamına zarar veren bir işletmeye dönüştü” diye konuştu.
‘Sonuç alamadık’
Atık geri dönüşüm tesisinin çevre sorunlarına ilişkin Kaymakamlık ve Belediye ile yaptıkları görüşmelerin yıllardır sonuç vermediğine ve Çamlı’da yaşayan yaklaşık 400 kadar hanenin şikayetçi olduğuna değinen Şahbaz, şöyle konuştu: “Göstermelik sulamalar toz sorununu çözmeye yetmiyor. Toz ölçümlerinin insan sağlığı için zararlı düzeyde olmadığı yolundaki resmi cevap yazıları çevrede yaşayanların yaşadığı toz sorununu çözmüyor. Her ilçede çıkan inşaat atığını kendi bölgesi içinde işleyip yine kendi çevresinde kullanması için gereken düzenlemeler yapılmalı. Atık transfer edilecek alanlar, yerleşim yerlerine uzak, yer altı ve yer üstü sularının beslenme alanlarının dışında, geçirimsiz toprakların olduğu kıraç alanlar olmalı. Çamlı’daki alan ise bu tariflerin hiç birisine uymuyor. Tesisin önce elindekilerin geri dönüşümünü tamamlayıp, sonrasında bulunduğu alanı rehabilite etmesini istiyoruz.”
'Şehre uzak olmalı'
Atık geri dönüşüm tesisinin yaşam alanları dışına, şehre uzak bir mekana taşınması gerektiğini dile getiren Şahbaz, “Alana yeni atık girişi azaltılmalı ya da durdurulmalıdır. Alandaki mevcut malzemenin çıkışı artırılmalı ve böylece oluşan devasa moloz yığının minimuma indirilmesi için plan yapılmalıdır. Bu planın yapılması ve uygulanmasında İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer'in inisiyatif almasını istiyoruz. İşletmenin bu plana uygun çalışması yetkili makamlarca denetlenmeli, sonuçları şeffaflık içinde açıklanmalıdır. Alan içindeki yollar tozumanın önüne geçecek malzemeden yapılmalı, toz kirliliğine son verilmelidir. Atık işletme tesisi kapalı sistem içinde ve daha az toz ve gürültü yaratacak teknolojiyle çalışmalıdır” dedi. Didar DEMİRCİ
‘Bana teşekkür etmeleri gerekiyor’
İddiaları yanıtlayan Haydar Madencilik firmasının sahibi Haydar Cesur, atık geri dönüşüm tesisinin belediyeden ruhsatlı olduğuna dikkat çekerek, devlet denetimi altında çalıştıklarını vurguladı. Cesur, gürültü kirliliği, asbest ve toza ilişkin iddialara da şöyle cevap verdi: “Böyle bir geri dönüşümü Türkiye’de yapan sayılı kişiden biriyim. Ne toz kalkıyor ne başka bir şey oluyor. Gerekli ölçümler yapılıyor. Bu yıl yapılan ölçümlerde değerler normalin bile altında çıktı. Sesle ilgili de ölçümler yapıldı. Resmi belgelerimiz var. Gürültü kirliliğimiz yok. Bir sene sonra burada mal alımını durduracağız. Malı eritmeye bakacağız. Geri dönüşüm bittikten sonra da bu alana villa yapacağız. Bu alanla ilgili inşaat sözleşmemiz var. 100 civarı villa olacağını tahmin ediyorum.”
