İsrail ordusu, uzun süredir hedefinde olan Gazze kenti için yeni bir döneme geçtiğini açıkladı. Yapılan resmi duyuruda, Tel Aviv yönetiminin ilan ettiği “insani ara”nın sona erdiği ve kentin artık “tehlikeli savaş bölgesi” ilan edildiği bildirildi. Bu gelişmeyle birlikte, kuzeydeki saldırıların çok daha sert bir biçimde yoğunlaştırılması bekleniyor. Açıklamalar, İsrail’in bölgeyi işgal etme planının fiilen devreye sokulduğuna işaret ediyor.
Planın ilk adımı devrede
İsrail Güvenlik Kabinesi, 8 Ağustos’ta alınan kararla, Gazze’nin kuzeyindeki stratejik bölgelerin işgal edilmesine onay vermişti. Başbakan Binyamin Netanyahu da yaptığı açıklamada, hedeflerinin yalnızca kısmi bir operasyon olmadığını, Gazze Şeridi’nin tamamının işgal edilmesi olduğunu dile getirmişti. Planın ilk aşaması, yaklaşık 1 milyon Filistinlinin güneye kaydırılması, kentin kuşatılması ve ardından yoğun bombardımanla işgal edilmesi üzerine kurulu. İkinci aşamada ise büyük ölçüde harabeye dönmüş olan Gazze’nin merkezindeki mülteci kamplarının işgali öngörülüyor.
İsrail basınında yer alan bilgilere göre, ordunun yalnızca Gazze’nin kuzeyinde değil, bölgenin geri kalanında da işgal hazırlığı yaptığı kaydedildi. Ancak bu adımın eylül ayından önce hayata geçirilmesi beklenmiyor. İsrail’in açıklamasında, Gazze’nin dışında büyük bir operasyon yapıldığı belirtilerek saldırıların kapsamının yalnızca kente sıkışmayacağı mesajı verildi. Böylece operasyonun bölgedeki tüm dengeleri sarsacak ölçekte büyütüldüğü görülüyor.
Filistinliler yeni göç dalgasıyla karşı karşıya
Planın en kritik adımlarından biri, Filistinlilerin zorla yerinden edilmesi. İsrail’in ilk aşamada en az 1 milyon kişiyi güneye doğru kaydırmayı hedeflediği aktarılıyor. Bu durum, Gazze’nin zaten dar ve yoğun nüfuslu bölgelerinde daha büyük bir insani krizin kapısını aralayacak. On yıllardır süren çatışmaların ardından, halk yeniden belirsizlik ve şiddet ortamına sürükleniyor. Bölgedeki mülteci kampları, daha büyük bir göç baskısıyla karşı karşıya kalabilir.
Gazze’de insani krizin derinleşmesi
Gazze, İsrail’in işgaliyle geçmişte de uzun yıllar boyunca ağır bir baskı altında kaldı. 1967’den 2005’e kadar 38 yıl boyunca İsrail işgali altında kalan bölge, ardından da uygulanan ağır abluka ile nefes alamaz hale geldi. Bugün yaklaşık 2,3 milyon Filistinlinin yaşadığı Gazze Şeridi, 18 yıldır dünyanın en sert kuşatmalarından biri altında bulunuyor. Altyapının büyük ölçüde yıkıldığı, sağlık ve eğitim gibi temel ihtiyaçların bile karşılanamadığı bu bölgede, yeni bir işgal dalgası büyük yıkımlara yol açma riski taşıyor.
Başbakan Netanyahu, kabine toplantıları öncesinde yaptığı açıklamalarda geri adım atmayacaklarının sinyalini verdi. “Gazze Şeridi’nin tamamı işgal edilecek” diyerek uluslararası kamuoyuna meydan okuyan Netanyahu, saldırıların yalnızca güvenlik gerekçeleriyle sınırlı olmadığını, aynı zamanda stratejik bir yeniden yapılanma hamlesi olduğunu savundu. İsrail medyası ise bu sözleri, “kararlılığın göstergesi” olarak yorumladı.
